“Tam zamanıydı”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın, Başbakan R. Tayyip Erdoğan ve hükümete dönük sert eleştiriler içeren konuşmasıyla ilgili “Anayasa Mahkemesi Başkanı hukuku savunmak zorunda. Hukuka karşı, yine onun tanımıyla, sığ eleştiri yapan kim? Birilerinin buna yanıt vermesi lazım. Ona yanıtı ana muhalefet partisi genel başkanı vermemeli. Böyle bir konuşmanın yapılmasının tam zamanıydı" yorumunu yaptı
İşte Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satırbaşları;
Anayasa Mahkemesi Başkanı tarafından böyle bir konuşmanın yapılmasının tam zamanıydı. Nedeni ise şu: Hukuku, hukukun üstünlüğünü unuttuk. Toplum açıkça baskıya alıştırılmaya çalışılıyor. Siyasi partilerin kendi aralarındaki görüşlerini, yurttaş bir siyasal çekişme olarak görüyor. Başkanın bu çıkışı çok önemliydi. Siyasetçi değil hukukçu, hukukun üstünlüğüne, Türkiye’nin saygınlığına günlük, sıcak politikaya, yargının karıştırılmaması çağrısını yaptı.
"Hukuk evrenseldir, gömleği yoktur"
Onu ona sormak lazım. Hukuk evrenseldir. Evrensel kuralları vardır, dini, inancı, cinsiyeti, aidiyeti yoktur. İnsan özne olarak alınır, onuruyla beraber hukukun üstünlüğü çerçevesinde korunur. Hukukun evrenselliğinden yola çıkıldığı zaman bunun gömleği yoktur. İstediğim yerde istediğim hukuk kurallarını uygularım kuralı yoktur. Ona vurgu yapmış olabilir. (Yargıya yönelik çete suçlamaları) Yargı ile ilgili Başbakanlık koltuğunda oturan kişi, yargıyla ilgili suçlamaları dile getirmez. Gereğini yapar, elinde bilgisi, belgesi vardır, ilgili organlara süratli bir şekilde aktarır. Elinizde bilgi belge olmadan suçlama yapıyorsanız bu doğru değildir. Yapılan çağrı da o. Elinde belge varsa, gereğini yaparsın hemen, bu sorun kendiliğinden çözülür.
"O eleştirilerin bugün de arkasındayım"
Anayasa Mahkemesi’nin HSYK kararını eksik olduğu için ben de eleştirdim. Zaman zaman sert eleştiriler yaptım. O eleştirilerin bugün de arkasındayım. Torba yasa ucubesi, Anayasa Mahkemesi kararının sonunda çıktı. Bugün geldiği nokta şu: Yargıyı tümüyle siyasal iktidarın arka bahçesi haline getirmek isteyen bir anlayış var. Bunun başında da Erdoğan var. ‘İdare mahkemelerini hallettim, Yargıtay’ı hallettim, bir de şu Anayasa Mahkemesi’ni halletmem lazım’ İsyanın gerekçesi budur. ‘Bizi arka bahçen haline getirmek istiyorsun, buna itiraz ediyoruz’ diyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.