Sur’un yetim Ayhan’ı anılarını istiyor

Hendek – barikat, sokağa çıkma yasakları, zorunlu göç, operasyonlar,  aylar süren çatışmalar ve Sur’da büyük bir yıkım… Sur’daki o büyük yıkımın altında kalan, insana dair ne varsa şimdi hepsi Sur’dan birbiri ardına çıkan kamyonlara yüklenmiş çöpe gidiyor. Tarihi kadim şehir Sur’un sakinleri artık tüm yaşanmışlıklarını şehrin dışına dökülen molozlar arasında arıyor. Henüz evlerinin yıkıntıları kamyonlara yüklenmeyen vatandaşlar ise, Sur’un yüksek binalarından evlerinin yıkıntılarını seyrediyor.

Evlerinin yıkıntılarına uzaktan, yaşlı gözlerle bakarak anılarını diri tutmaya çalışan vatandaşların birbirinden acı hikâyelerini, Sur’daki bir odalı evinde tek başına yaşayan Ayhan Ulaş’ın hikâyesi ile şimdilik sonlandırıyoruz.

Ayhan Ulaş,  10 yıl önce annesini ve babasını kaybetmiş. Uzun zamandır Sur’da yalnız yaşayan Ulaş, yasaktan dolayı aylardır,  Dabanoğlu mahallesi Bekçioğlu Sokaktaki bir odalı evine giremiyor.

Psikolojisinin alt üst olduğunu söyleyen Ulaş, dört aydır evden çıkmış ve şuan hiçbir geliri olmadığı için devletin verdiği kira parasıyla geçinmeye çalışıyor. Ulaş’ın ilkokul mezunu bir kardeşi var ve o da kendisinden uzak Ankara’da yaşıyor. 

Yasak öncesi bir Cafe’de çalıştığını ve kıt kanaat ancak geçinebildiği maaşıyla evine birçok masraf yaptığını söyleyen Ulaş, “Evinin tüm Beyaz eşyasını yeniledim, evin kapısına varıncaya kadar değiştirdim. Bunların hepsini de bir Cafe'de çalışarak yaptım.  Evime yedi milyar masraf yaptım ve bunların hepsini Cafe'de çalışarak yaptım” diyor.

Her gün Sur’daki evine bakmaya gelen Ulaş, “Çocukluğum Sur’da geçti. Anneme, babama, çocukluğuma ait tüm anılarım Sur’da. Sur’dan ayrılamam, başka bir yerde yaşayamam. Annem, babam artık yok sadece onların anıları kaldı ve o anılarda Sur’dadır. Sur benim için sadece ikamet ettiğim bir mekân değil Sur benim geçmişim, anılarım, çocukluğum, ailemden kalan tek hatıra” diyerek Sur’a olan bağlılığını dile getirdi.

Geçmişim silindi

Ailesinden kalan fotoğraflarını bile alamadan evinden çıkmak zorunda kaldığını söyleyen Ulaş, “Geçmişe dair hiçbir şeyim kalmadı, benim için hayat sıfırdan başlayacak ama benim köküm Sur’da. Sıfırdan da olsa yeni bir hayatı Sur’da kurmak istiyorum, çünkü beni geçmişe bağlayan tüm anılarım Sur’dadır” dedi.

Evimi istiyorum

Kamulaştırma meselesine dair ise Ulaş, “Sur’da kalmamıza izin verilecek mi, bilmiyorum. Sur’da bir evim olabilecekse, evimin eşyaları kaldıysa ya da eşyalarımın zararları karşılanırsa kamulaştırmaya diyecek sözüm olmaz. Ama üç kuruş elimize tutuşturup Sur dışında bir yerlere gitmeye mecbur bırakılırsam istemem böyle bir kamulaştırma. Sur’daki insanların geçim imkânları çok sınırlıdır, sonuçta fakir insanların yaşadığı bir yerdi Sur. Yeniden yapılaşma olduğunda Sur’daki evleri almaya insanların güçleri yeter mi bilmiyorum. Sur’da kalmak isteyenlere yeni evleri kaç paraya verecekler hiçbir şey belli değil. Bugün Sur’da yeni yapılacak evin fiyatına 150 bin TL derlerse böyle bir parayı nereden bulacağız” diye konuştu.

 Sur’dan başka yerde yaşayabilir misin diye sorduğumuzda ise ‘ saray dahi verseler yaşamam’ diyen Ulaş, Sur’un hayatındaki vazgeçilmezliğini özetliyor.                                                                                                                                                                                                               

Haber:Ali Abbas YILMAZ / ÖZEL