Sur’da 10 bin kişi işsiz kaldı
‘Çatışma Ve Diyalog Süreci Değerlendirme Çalıştayının açılış konuşmasını yapan Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Sayar, çatışmalı ortamın Diyarbakır ekonomisine faturasını açıkladı.
Sayar, “Ekonomik boyutundan baktığımızda aylar süren sokağa çıkma yasakları ve çatışmalar nedeniyle binlerce işyeri açılamamış, sadece Sur ilçemizde 10 binin üzerinde çalışan işsiz kalmıştır. Şehrin genelinde iş hacimlerinde %50’lere varan kayıplar yaşanmakta, firmalar küçülmeye gitmektedir. ‘İflas erteleme’ kavramını da maalesef daha çok duyar hale geldik” şeklinde konuştu.
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, Sivil Toplum Kuruluşları Çatışma Ve Diyalog Süreci Değerlendirme Çalıştayı düzenledi. Diyarbakır Yenişehir Plaza Otel’de dün yapılan Çalıştay’ın açılış konuşmasını Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Sayar yaptı. STK’ların çatışma ve diyalog süreci değerlendirme çalıştayına GÜNGİAD Başkanı Şahismail Bedirhanoğlu, Baro Başkanvekili Ahmet Özmen, MÜSİAD Başkanı İsmail Şanlı, Ticaret Borsası Başkanvekili Engin Yeşil’in yanı sıra çok sayıda STK temsilcisi ve Akademisyenler katıldı.
Çalıştay açılış konuşmasını yapan Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Sayar, yaşanan çatışmalı ortamdan Diyarbakır ekonomisinin ağır darbe aldığı yönündeki değerlendirmelerini sayısal verilerle çarpıcı bir şekilde açıkladı.
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Sayar’ın STK’lar ile düzenlenen Çatışma ve Diyalog Süreci Değerlendirme Çalıştayında yaptığı konuşmanın satırbaşları şöyle:
“Zor ve olağanüstü bir süreç yaşıyoruz”
“Maalesef zor ve olağanüstü bir süreç yaşıyoruz. Yaklaşık 2,5 yıl süren çözüm sürecinden sonra başlayan çatışmalar bambaşka bir boyuta ulaşmıştır. Şehiriçi çatışmalar, yaşanan can kayıpları, yaşanan göçler, okula gidemeyen çocuklar, tahrip olan yıkılan yakılan yapılar, ağrır darbe alan ekonomi ile her yönüyle ağır bir tablo ile karşı karşıyayız.
“Sur ilçemizde 10 binin üzerinde çalışan işsiz kalmıştır”
Ekonomik boyutundan baktığımızda aylar süren sokağa çıkma yasakları ve çatışmalar nedeniyle binlerce işyeri açılamamış, sadece Sur ilçemizde 10 binin üzerinde çalışan işsiz kalmıştır. Şehrin genelinde iş hacimlerinde %50’lere varan kayıplar yaşanmakta, firmalar küçülmeye gitmektedir. ‘İflas erteleme’ kavramını da maalesef daha çok duyar hale geldik. Önümüzdeki aylarda ekonomik tahribat daha net ortaya çıkacaktır. Bu çatışmalı sürecin devam etmesi siyasi, ekonomik, sosyolojik ve psikolojik anlamda geri dönülmez tahribatlar yaratacaktır. Tüm bu yaşananların Türkiye halkları açısından toplumsal bir kopuşu ve kutuplaşmayı derinleştireceğine dair kaygımız bu dönemde çok daha fazla artmıştır.
“Türkiye halkları olarak bütün sorunlarımızı diyalog ve müzakereyle çözmek dışında bir şansımız yok”
Türkiye’nin en önemli sorunu olarak kabul edilen Kürt sorununun güvenlikçi politikalar ile veya sadece sosyal ve ekonomik politikalarla çözülebileceği yaklaşımı geçmiş 40 yıllık dönemde çözmediği ortadadır. Sürekli dile getirdiğimiz üzere Türkiye halkları olarak bütün sorunlarımızı diyalog ve müzakereyle çözmek dışında bir şansımızın olmadığını tekrar ifade etmek isterim. Silahların susması, ölümlerin durması ve barış adına gerekli tüm argümanların bir an önce devreye girmesi gerektiğini düşünüyorum. Çalıştay’da bu dönemde yeniden ve daha güçlü bir şekilde bu toplumsal, ekonomik sorunları konuşmak tartışmak ve çözüm önerileri geliştirmek, yine STK’lar olarak çatışma ortamının sona ermesi, toplumsal barışın geliştirilmesi için bugüne kadar yapılan çalışmalardan farklı neler yapabilirizi konuşmak istiyoruz.”
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odasının, Sivil Toplum Kuruluşları Çatışma Ve Diyalog Süreci Değerlendirme Çalıştayı 3 oturum olarak gerçekleşti. Moderatörlüğünü Erkan Azizoğlu’nun yaptığı ilk oturumda; sokağa çıkma yasakları ve uygulanan alanlarda oluşan tahribatlar, yasaklar süresince gelişen sivil ölümleri ve toplumda gelişen algı, yasak bölgelerde sunulamayan hizmetler ve göçler (eğitim, sağlık, temel ihtiyaçların karşılanması), yasak bölgelerde ve bir bütün olarak bölgenin ekonomisinde oluşan tahribat
Çalıştayın Prof. Dr. İrfan Açıkgöz moderatörlüğünde yapılan 2. Oturumunda ise, geliştirilen politikaların ve yaklaşımların değerlendirilmesi yapıldı. Çalıştayın 2. Oturumunda; hendekler, sokağa çıkma yasakları, sivil ölümleri, Türkiye’de ve bölgemizde gelişen toplumsal tepkiler, kutuplaşma, dil ve medyanın etkisi, Ortadoğu'daki gelişmelerin sürece etkisi, geleceğe ilişkin beklentiler ve kaygılar ( toplumsal, sosyal ve ekonomik) değerlendirildi.
Moderatörlüğünü Celalettin Birtane’nin yaptığı 3. Oturumda ise, Sivil Toplum Kuruluşları olarak neler yapılabilir? Sorusunun yanıtı arandı. Çalıştayın 3. Ve son oturumunda; çatışma ortamının sona ermesi için bugüne kadar geliştirilen lobi faaliyetleri ve tarafların yaklaşımları, gelecek dönemde yapılabilecek lobi faaliyetleri, yasaklı alanlarda ve bir bütün olarak bölgede oluşan tahribatın giderilmesi için atılması gereken adımlar ve bunun için yapılabilecek lobi faaliyetleri, toplumsal barışın geliştirilmesi için farklı çalışmalar mümkün müdür', ' Sivil toplum kuruluşları bu dönemde daha farklı somut adımlar atabilir mi? başlıkları üzerinde duruldu.
Haber: Ali Abbas YILMAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.