Harranlı çocukların "Survivor" heyecanı

Ordu Üniversitesi Beden Eğitimi Öğretmenliği mezunu olan Ali Çeçen kırsalda bulunan ve çevresinde park ve farklı eğlence imkanı bulunmayan Harran ilçesine bağlı Yedikardeş köyünde oturan yeğenleri için oyun oynayabilecekleri küçük bir parkur oluşturdu.

Çeçen, kısa sürede çevre köylerden de çocukların ilgi odağı olan parkurun küçük gelmesi üzerine çocukların da desteğiyle köyün 3 kilometre dışındaki büyük bir araziye tahta engeller, lastikler ve naylon havuzdan oluşan bir alan kurdu.

Rampa koşusuyla başlayan parkurda araç lastiklerinin arasından geçen çocuklar, yüksekten atlayıp havuzda yüzerek zorlu engelleri aşıyor ve 100 metrelik mesafede yarışı önde tamamlamaya çalışıyor.

"Gönüllüler" ve "Ünlüler" diye iki takıma bölünen yarışmacıların bir grubuna dünyanın farklı ülkelerinden isimler verilirken diğer takımın oyuncuları ise geldikleri köylerinin ismi ve kendi adlarıyla izleyicilere tanıtılıyor.

Anne ve babaları tarlalarda çalışan çocuklar, günlerinin tamamını büyük bir heyecan ve çekişmeli sahnelerin yaşandığı parkurda geçiriyor.

 Yarışmanın ödülü çiğ köfte

Adeta panayır alanına dönüşen, 100'e yakın çocuğun büyük bir ilgiyle takip ettiği yarışlarda bazen de büyükler yarışmacı olarak çocukların heyecanına ortak oluyor.

Yarışı kazanan takıma ise kente özgü olan ve parkurda köyün büyükleri tarafından yoğurulan çiğ köfte ödül yemeği olarak ikram ediliyor.

Harranlı çocuklar, köylerine profesyonel bir parkur kurulmasını hayal ediyor.

"Tehlikelerden uzak tutmayı sağlıyoruz"

Çocukların "Eğlence abimiz" diye nitelendirdikleri Ali Çeçen, AA muhabirine, kırsaldaki köylerin doğal olarak çok kısıtlı imkanlara sahip olduğunu ancak oradaki çocukların da eğlenmeye, keyifli vakit geçirmeye ihtiyaç duyduğunu söyledi.

Yarışmaların çok keyifli geçtiğini anlatan Çeçen, şöyle konuştu: "Çocuklarla hayalimiz bir gün televizyonda yayınlanan 'Survivor'a katılmak. Kırsal kesimlerdeki mağduriyet bölgesindeki çocukların ilgiye, eğlenceye biraz daha fazla ihtiyacı var. Harran bölgesinde diğer illerdeki gibi park ve oyun alanlarının olduğu yerler yok. Buradaki çocukların genelde günü ailelerine yardım ederek ve çobanlık yaparak geçiyor.

Her yıl bu bölgede çok sayıda çocuk maalesef eğlenmek için girdikleri kanallarda boğuluyor. Biz aslında bu tür bir eğlence düzenlerken çocukları sulama kanalındaki boğulma, yollardaki kazalar gibi tehlikelerden bu şekilde uzak tutmayı amaçlıyoruz. Aynı zamanda onların çok eğlenceli, keyifli vakiler geçirmesine vesile oluyoruz."

Yarışmacılardan 12 yaşındaki Zehra Çarboğa, parkurda çok eğlenceli vakit geçirdiklerini belirterek, "Kazananlar, kaybedenler oluyor. Benim arkadaşlarım çok güzel mücadele ediyor, kazanmak önemli değil eğlenmek için geliyoruz." dedi.

"Günümüz burada geçiyor"

Mustafa Çeçen ise köylerinde eğlenecek bir şeyin olmadığını belirterek, "Köyümüzde bize göre eğlenecek bir şeyimiz yok. Tüm günümüz burada geçiyor. Vakitler hızlı geçiyor, çok eğleniyoruz. " diye konuştu.

Köyün büyüklerinden Ömer Çelik de "Parkurda çocukları yarışırken gördüm. Ben de kendimi tutamayıp sahneye attım kendimi, dengim bir arkadaşla yarıştım ve kazandım, mutluyum. Gerçekten çok eğlenceli." ifadelerini kullandı. (AA)