‘Ekolojik Yıkım ile Mücadele Haftası’nda çevre duyarlılığı
Çevre Mühendisleri Odası Diyarbakır Şubesi “Ekolojik Yıkımla Mücadele Haftası” dolayısıyla bir açıklama yaptı.
Açıklamayı Çevre mühendisleri odası şube Eşbaşkanı Canfidal Boldaş okudu.
‘30 Mayıs-5 Haziran Ekolojik Yıkım ile Mücadele Haftası’
Açıklamada, TMMOB Çevre Mühendisleri Odası 12. Olağan Genel Kurulu’nda 30 Mayıs-5 Haziran tarihleri arasındaki haftanın Çevre Mühendisleri Odası birimlerince “Ekolojik Yıkımla Mücadele Haftası” olarak kutlanmasına karar verildiği belirtilerek, şu ifadelere yer verildi: “Bilindiği gibi 5 Haziran Dünya Çevre Günü olarak kutlanmaktadır. Ancak 5 Haziran, bizler için hiçbir zaman kutlanacak bir gün olmamıştır. Aksine; bu gün, ekolojik yıkımı alenileştirdiğimiz, çevreye karşı işlenen ihlallerle mücadele ettiğimiz ve bu mücadelelere çağrılarımızı yinelediğimiz gündür. Tüm bu sebeplerle bu günün haftasını bizler de Ekolojik Yıkım ile Mücadele Haftası olarak kabul etmiş bulunuyoruz.”
‘Her yerde ekolojik önemi önceleyen meslek odasıyız’
Rize’nin İkizdere ilçesinde yapılmak istenen Taş Ocağı Projesine karşı olduklarına değinilen açıklamada, “İşkencedere Vadisi halkının mücadelesine tanıklık ediyoruz. Yine aynı minvalde doğasını talana karşı korumak isteyen, dağını taşını seven ve sahiplenen Van’ın Gürpınar İlçesine bağlı Yurtbaşı köylülerinin üzerine merkezi düzeyde uygulanan bölgesel politikalardan alınan güç ile yağdırılan kurşunlara da tanıklık ettik. Maalesef ki her iki olay da benzer olaylar gibi sermayeyi ve sermayedarları koruyan anlayışa karşı demokratik tavrıyla doğanın talanına karşı duran onurlu halkların mağduriyetidir. Biz Çevre Mühendisleri Odası olarak Hakkari’de yanan ormana, Lice’de kesilen ağaca, Kaz Dağları ve Antalya’da kıyılan yeşilliğe, İkizdere’de ve Gürpınar’da tahrip edilmek istenen dağa taşa hassasiyetimiz aynıdır. Bunun böyle bilinmesi gerekmektedir. Biz ülkenin doğusuyla batısıyla kuzeyiyle güneyiyle bir bütün olarak yaşanmasından yanayız. Biz her yerde ekolojik önemi önceleyen meslek odasıyız” denildi.
Rant ve yıkım projelerine geçit yok
‘Ekolojik Yıkım ile Mücadele Haftası’nda tüm doğa mücadelelerine destek verdiklerine vurgu yapılan açıklamada, “İkizdere ve Yurtbaşı örneğinde de olduğu gibi doğanın ve emeğin düşmanı pek çok projeye izin almak için yazılan ÇED Raporları, projelerin çevresel etkilerinin boyutlarını olduğundan çok daha düşük göstermekte, söz konusu etkilere önlem olarak oldukça yetersiz taahhütler içermektedir, dolayısıyla bilimsel değildir ve kabul edilemez! İkizdere’den Mersin Akkuyu’ya, Hasan Keyf’den, Ergene Havzasına, Hewsel’den Kanal İstanbul’a kadar ülkenin dört bir yanında “kalkınma, ekonomik büyüme, 2023 hedefleri” propagandalarıyla gerçekleştirilmeye çalışılan rant ve yıkım projeleri, sermaye gruplarını zenginleştirirken halkın geleceğini ve ekolojik yaşamın sürekliliğini yok etmektedir. Rize’nin Pazar İlçesinin Haçapit Köyünde yapılan ve büyük ekolojik yıkıma neden olan taş ocağı engellenemediği için bugün İkizdere’de benzer bir yıkımı yapma gücünü kendinde bulan sermaye ve ortakları, yarın İkizdere’den aldığı güçle Kanal İstanbul ve başka büyük yıkım projelerini hayata geçirmek için attığı adımları sıklaştıracaktır” ifadeleri kullanıldı. (Haber Merkezi)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.