Demirtaş: Üçüncü şahısların elleri tetikte
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, hükümet çevresinden kendisi ve partisine yönelik eleştirilere yanıt verdi. Şiddet çağrısında bulundukları eleştirilerine “saçmalık” diyen Demirtaş, “Provokasyonları yapan HDP tabanı değildir. Gösterilere silah sokan, silahlı kişileri devreye sokanlardır. Şiddeti, gerilimi büyüten, tırmandıran açıklamalar yapan hükümet temsilcileridir. HDP şiddet çağrısı yaptı diyen herkes aklını başına alsın. Herkes diline, üslubuna dikkat etsin” dedi. Yaşanan provokatif olaylarla ilgili, “Önceden hazırlık yapan birtakım yapıların aynı anda devreye girdiği ortada” diyen Demirtaş, çatışmaların şiddetlenmesini, ölümlerin sona ermesini istemeyen üçüncü şahısların olaylara dahil olduğunu söyledi. Demirtaş, bu 3. şahısların kimler olduğu sorusuna, “Spekülasyon yaratmaya gerek yok ama içeride ve dışarıda bu anlayışta olanların kimler olduğunu herkes biliyor” karşılığını verdi. Demirtaş, 10 kişinin öldüğü şiddetli çatışmaların yaşandığı Diyarbakır’da önceki gün yaptığı basın toplantısında HDP tabanına itidal ve sağduyu çağrısı yapmıştı. Pastırma sıcaklarının yaşandığı Diyarbakır’da, havalandırması olmayan hınca hınç dolu bir salonda yaptığı konuşmada Demirtaş’ın söyledikleri değil, terlemiş olması haber oldu. AKP’ye yakın medya organlarında terlemesinin “suçluluk göstergesi” olduğuna yönelik yazı ve yorumların çıktığı dün, Demirtaş sorularımızı yanıtladı. Demirtaş, Vatan gazetesinde yer alan Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın, “KCK zaman zaman bu tür şiddet içerikli çağrılar yaptı ama siz bir siyasi partisiniz. HDP, KCK gibi davranamaz” sözlerine değil kendilerine yönelik eleştirilere toplu bir yanıt vereceğini söyledi.
‘Herkes üslubuna dikkat etsin’
“Herkes şunu iyi anlasın HDP’nin herhangi bir şiddet çağrısı olmadı” diye söze başlayan Demirtaş şöyle devam etti:
“Şiddeti teşvik eden bir sözümüz olmadı. HDP’ninki bir imdat çağrısıydı. Kamuoyu yaratarak bir katliamın yaşanacağı Kobane’ye dünyanın ilgisini çekmek amaçlıydı. Böyle bir açıklamayı bir siyasi parti değil de kim yapacak? HDP’nin ve çağrımızla sokaklara çıkan halkımızın bir kaç saat içinde şiddet örgütlediğini iddia etmek tek kelimeyle saçmalıktır. HDP şiddet çağrısı yaptı diyen herkes aklını başına alsın. Herkes diline, üslubuna dikkat etsin.”
‘HÜKÜMET GERİLİMİ BÜYÜTTÜ'
Yaşanan olaylardan kendilerinin hakarete varan sözlerle sorumlu tutulmasını eleştiren Demirtaş, “Uyarmam gerekir ki şahsıma ve partime yönelik hakaret ve tehdit içeren sözler öfkeyi dindirmez aksine büyütür. Bu yaşanan karanlık olaylar bizim kararımızla, isteğimizle, çağrımızla olmamıştır ve bunları yapanlar bizim örgütlenmemiz içinde yer alanlar değildir” dedi. Kürt hareketinin tabanının kontrol edilemeyen bir öfkeye sahip olduğu için olayların kontrolden çıktığı iddialarına “Tabanımıza hakimiz ve sözümüzü dinletiriz” diyen Demirtaş, provokasyonları yapanların kendi parti mensupları değil birtakım “tetikte bekleyen güçler” olduğunu söyledi. Olayların büyümesinde hükümet kanadının şiddeti tırmandıran, gerilimi büyüten açıklamalarının rolü olduğunu belirten Demirtaş, “Hem böyle açıklamalar yapacaksın hem de şiddet yaşanıyor diye eleştireceksin. Ama herkes bilmelidir ki provokasyonları yapan HDP tabanı değil, gösterilere silah sokan, silahlı kişileri devreye sokanlardır. Hüda-Par binalarını taşlatan, bazı yerlerde onlara silahlar verenledir. Evet biz, sokağa çıkın çağrısı yaptık. Ama anlaşılan o ki, daha önceden hazırlığını yapan, provokatif çalışmalar için tetikte bekleyen birtakım yapılar aynı anda devreye girdiler” diye konuştu.
Hüda-Par ile diyalog
Demirtaş, “Çatışmaların şiddetlenmesinde, olayların sona ermesini istemeyen üçüncü şahısların etkili olduğunu mu söylüyorsunuz?” sorusunu, “Bundan yüzde yüz eminiz. Bu kesindir. Bellidir. Bizler uzlaşmayı talep ettikçe, çözümü yakalamak için uğraştıkça bazıları ısrarla ölüm olsun istiyor, çatışma istiyor. Spekülasyon yaratmaya gerek yok ama içeride ve dışarıda bu anlayışta olanların kimler olduğunu herkes biliyor, tahmin ediyor. Bir isim vermeyeceğim” diyerek yanıtladı. HDP’liler tarafından saldırıya uğradıklarını söyleyen Hüda-Par ile çatışmaların, gerilimin sonlanması için DTK’nin devreye girdiğini ifade eden Demirtaş, “Gerginliğin, çatışmanın bitmesi için gerekli diyalog ortamını kurmaya çalışıyoruz” dedi.
‘ÖCALAN EL YAZISIYLA MEKTUP YAZDI’
“Kürtlerle hükümet arasında muazzam şekilde karşılıklı güvensizlik var” diyen Demirtaş, “Türkiye hükümetinin Suriye’de ortaya çıkacak bir Kürt özerk bölgesine hazır mı emin değilim. Kırmızı çizgisi bu mudur hala bilmiyorum. Ama Türkiye’nin ortaya çıkacak bir Kürt devleti kaygısı var. Türkiye
IŞİD’in değil Kürtlerin yanında olduğunu göstermeli. Bu algıyı yaratmak önemli, o zaman provokasyon zemini de ortadan kalkar” dedi. Abdullah Öcalan’dan SMS ya da başka bir takım teknolojik olanaklarla mesaj geldiği haberlerine güldüğünü söyleyen Demirtaş, “Her tutuklu gibi Abdullah Öcalan da mektup yazmıştır. El yazısıyla kaleme alınmış bir mektuptur. Bize ulaştırılmıştır. Abdullah Öcalan’dan gelen mesajlar ve Kürt hareketinin kurumlarını yaptığı çağrı ortadadır. Şiddet ve çatışmalar dursun istiyoruz. Abdullah Öcalan baş müzakerecidir ve rolü bellidir. Kürt hareketinin herhangi bir yapısıyla da arasında görüş ayrılığı yoktur” diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.