Bir yolculuğun hikayesi
İlyas AKENGİN'in izlenimleri
Tigris Haber Gazetesi olarak tarihe not olarak düşecek olan Peşmergelerin Kobani'ye geçişini an be an takip ettik.
Kobani'de YPG ile omuz omuza vererek IŞİD'e karşı savaşmak üzere Habur'dan Türkiye'ye giriş yapan Peşmerge güçleri önceki gün uzun süre hafızalardan silinmeyecek görüntülerin yaşanmasına neden oldu. Bizde hafızalardan ve tarihe not düşülecek gün olan 29 Ekim sabahı Peşmergenin geçişine tanıklık etmek için saat 17.00 sularında gazeteci arkadaşım Aziz Fidancı ile birlikte Diyarbakır'dan Habur'a doğru hareket ettik. Ancak hareket ettiğimiz sıralarda Peşmerge güçlerini taşıyan konvoy Erbil'den Habur'a doğru yola çıkmıştı, konvoya yetişip yetişmeyeceğimiz şansa kalmıştı ve bu tarihi ana tanıklık edemeyeceğimiz için burukluk vardı. Ama biz az da olan bu şansımızı umuda çevirmek istedik ve yola koyulduk. Yaklaşık 4.5 saatlik yolu 3 saate kat ederek Silopi'ye ulaştık. Silopi'ye ulaşır ulaşmaz ilçenin her yerinden dumanlar yükseliyor ve sevinç turları atılıyordu. 30 bin nüfusluk İlçenin büyük bir bölümü 'Kürt birlikteliğine' tanıklık etmek için sokaklardaydı ve gözleri Peşmergelerin gelişindeydi. Peşmergelerin hangi saatte gireceği belirsiz iken Silopi halkı, Habur sınır kapısına giderek uzun süre bu ana tanıklık etmek için bekledi. Ancak havaların soğuması ile bazı vatandaşlar evlerine dönmesine rağmen binlerce kişi de Kobani'deki soydaşlarına omuz vermek için yola koyulan Peşmergeyi yalnız bırakmamak için beklemekte kararlıydı.
Barzani'nin aslanları, Öcalan'ın aslanlarına yetişecek
Kapının etrafında toplanan kimi vatandaş ateş yakıp etrafında birlikteliği halaylarla kutlarken, araçlardan Şiwan Perver'in 'Waye hatım Peşmerge me' (Peşmerge geliyor) şarkısı soğuk havaya karışın halay çeken insanların yüreğini ısıtmaya yetiyordu. Yüreği ısınmayan kimi vatandaş ise televizyonların canlı yayın programlarına katılarak içini döküyordu. Rudaw Tv'de muhabir olarak çalışan gazeteci arkadaşım Maşallah Dekak'ın canlı yayına aldığı konuk, çok önemli bir mesaj veriyordu. O vatandaş tüm dünyaya şu mesajı veriyordu, 'Kim ne yaparsa yapsın bu saatten sonra Kürtlerin arasına bozamayacak. Kürtler 4 parçada çoktan bir oldu. Şimdi Kobani'de bir yangın var ve bütün Kürtler bu yangının sönmesini istiyor. Barzani’nin aslanları, Öcalan’ın aslanlarına yardım edip bu ateşi söndürecek ve Kürtlerin birlikteliğini ilan edecekler' sözleri Kobani'de çoktan hayata geçmişti.
Halk Kürt birlikteliğinin imzasını attı
Bitmek bilmeyen saatler 05’i gösterdiğinde tarihi an geliyordu, konvoydaki araçlardan 'birliktelik kornasının' sesi geldiğinde yüzlerce kişi Habur Sınır kapısından giriş yapan Peşmergeyi bağrına bastı. Herkesin heyecan içerisinde izlediği Peşmerge zafer işaretleri ile halkı selamlıyordu. Barzani ve Öcalan posterlerinin altından geçen Peşmerge ilk etapta bu kadar ilgi alaka beklemiyordu. Ancak her geçen saniye Peşmerge konvoyunun geçişi insan seli nedeniyle yol alamıyordu. Konvoya eskortluk eden askerlerde sağ duyulu bir şekilde yolun açılması için uyarılarda bulunuyordu. Ancak kilometrelerce uzak olan Kürtler çoktan bunu yıkmıştı. Silopi halkı Kobani'de kardeşlerine yardıma giden Kürt kardeşlerini bağırlarına basmıştı. Peşmerge geçtiği her yerde sevgi ve coşku ile karşılanıyordu. Yoğun ilgi nedeniyle çoğu kez peşmerge konvoyu milim milim ilerleyebiliyordu. Kimi peşmerge arabasına çıkarak, 'Sizler bizim canlarımızsınız, gidin namusumuza göz diken IŞİD belasını yok edin' dedikten sonra Peşmergenin alnına öpücük konduruyordu. Kimi Peşmergeye karanfil, kimi gül veriyordu, kimisi de bu birlikteliği görünce duygulanıyordu. İşte tüm güzergah boyunca hal böyle olunca 6.5 saatlik olan Silopi Şanlıurfa yolu 21 saat sonra tamamlandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.