“Artık çekemiyorum”

Bir çocuğu asker, özürlü bir çocuğu 2 yıldır kayıp olan 81 yaşındaki Sait Türk, ilerleyen yaşına rağmen onurlu yaşam mücadelesini sürdürüyor. Şehitlik mahallesinde izbe bir evde yaşayan ve üç ayda bir 550 TL yaşlılık maaşı ile geçimini sağlayan Türk, çekçek arabasıyla hamallığa devam ediyor. 21 Nisan tarihli haberimizin ardından Sait Türk’e bir koli gıda yardımı dışında ulaşan bir şey olmadığı gibi arayan soran da olmamış.

Devlet yardım ederse evde otururum

Arabayı çekmeye gücü olmadığını, zorlansa da yapabileceği başka bir şeyinin olmadığını belirten Sait Türk, “Benim 65 yaş maaşım var 3 ayda bir, bir de araba çekiyorum anca geçiniyorum. 3 ay önce aldım 550 TL ama şimdi zam oldu olmadı bilmiyorum. Eğer hükümet bana bir yardım bağlarsa ben idare ederim ama yardım olmazsa ben arabayı çekmeye mecburum. Devlet yardım ederse ben daha bu arabayı gezdirmem evde otururum. Bir koli yardım ile 3 ay ne yaparım, ne yerim?  Ya her ay yardım edilir ya da 3 ay arabayı gezdiririm. 3 ay 550 TL ile geçim nasıl olsun, bu arabayı çekmezsem 3 ay ben ne yaparım? ” diye konuştu.

Sait Türk, 81 yaşında Çekçek arabası ile geçimini sağlamaya çalışan yaşlı bir amaca. 20 Nisan günüydü, Sait amca ile Yenişehir Camlıca sokakta tesadüfen karşılaşmıştık. Ayaküstü kısaca hal hatır edip Sait amcanın durumunu sormuş ve sonrasında da haberini yapmıştık. Aradan 2 hafta bir zaman geçtikten sonra ise Sait amcanın durumunda bir değişiklik olup olmadığını yerinde görmek için Sait amcanın hamallık yaptığı yere ve kaldığı eve ziyarette bulunduk.  Ancak üzülerek gördük ki, iki haftada Sait amcanın pek halini hatırını soran onu terk edildiği zorlu yaşam koşullarının içerisinden çekip çıkaran bir şefkat eli uzanmamış. Sait amcaya son iki haftada ulaşan tek şey bir yardım kolisi, içinde gıda malzemeleri bulunan bir koli dışında Sait amcanın yaşamında bir değişiklik olmamış. Sait amca yine Urfa kapıda, Melikahmet caddesi üzerinde bir çay ocağının önündeki ağacın altına yasladığı Çekçek arabası ile ekmek parasının peşinde.

Sait amcanın gözleri bir adım ötesini göremiyor, dizleri tutmuyor ama mecbur Çekçek arabasını gezdirmeye, çünkü üç ayda bir 550 TL yaşlılık maaşı ile geçim olmuyor. Sait amcanın eşi de kendisi gibi yaşlı ve onun da herhangi bir geliri yok.  81 yaşına rağmen hayata boyun eğmeyen ve geçimini Çekçek arabası peşinde hamallık yaparak çıkaran Sait Türk ile 2 hafta aradan sonra ikinci kez görüştük. Sait amaca ile tesadüfen ilk karşılaşmamızdan bu yana geçen 2 hafta içinde, Sait amcanın durumunda bir koli gıda yardımından başkaca bir değişiklik olmamış.

Sait Türk’ün zorlu yaşam koşullarını daha yakından kendisinden dinleyelim:

‘Kim göndermişse Allah razı olsun ama bir koli kaç gün idare eder ki’

“Gözlerim yakını göremiyor, uzağı görebiliyorum. Gözlerim göremiyor ama mecburum dolaşmaya. Geçenlerde eve kimdir bilmiyorum bir koli yardım getirmişler. Şeker, mercimek, pirinç, çay, yağ vardı kolinin içinde. Yardımı kim göndermişse Allah razı olsun ama bir koli kaç gün idare eder ki, ben çalışmasam nasıl olacak. Üç ayda bir aldığım 65 yaş aylığı bana yetmiyor, mecburum arabayı çekmeye. Bazen esnaflardan, arkadaşlardan mercimek, pirinç yardımı yapanlar oluyor.

‘Bu arabayla artık yük çekemiyorum’

Arabayı çekmeye artık gücüm yetmiyor, bana çok zor geliyor ama ne yapayım başka bir çarem yok. Mecburum çalışmaya, üç aylık maaş yetmiyor. Elektrik, su parası, evin ihtiyacı nasıl olacak, nereden bulacağım bu parayı, mecburum hamallık yapmaya. Ben ihtiyarım, devlet yardım ediyor, para veriyor ne yapıyorsa yapsın. Ben daha bu işi çekemiyorum, dizlerim tutmuyor. Bu arabayla artık yük çekemiyorum.

‘Bu arabayı çekmezsem 3 ay ben ne yaparım?’

İki çocuğum var biri askerde biri de evlenmiş ayrılmış. İki sene oldu özürlü bir çocuğum da kayıptır. Kendisinden bir haber alamadım, adı Yusuf’tur. Askerdeki oğlumun adı da Aslan’dır. Eşim de benim gibi yaşlıdır, onun da herhangi bir maaşı yoktur. Benim 65 yaş maaşım var 3 ayda bir, bir de araba çekiyorum anca geçiniyorum. 3 ay önce aldım 550 TL ama şimdi zam oldu olmadı bilmiyorum. Eğer hükümet bana bir yardım bağlarsa ben idare ederim ama yardım olmazsa ben arabayı çekmeye mecburum. Gelirim yoktur, üç aylık maaş yetmiyor. Devlet yardım ederse ben daha bu arabayı gezdirmem evde otururum. Bir koli yardım ile 3 ay ne yaparım, ne yerim?  Ya her ay yardım edilir ya da 3 ay arabayı gezdiririm. 3 ay 550 TL ile geçim nasıl olsun, bu arabayı çekmezsem 3 ay ben ne yaparım? Ev benimdir, kira vermiyorum ama bu parayla da 3 ay geçinemiyorum.”

Sait Türk, Çekçek arabası ile hamallık yaparak kazandığı 5 TL ile hamal arkadaşlarına çay ısmarlayacak kadar da eli açık gönlü bol bir insandır.  Hamallık yaptığı yerde Sait amcayı tanıyan, bilen esnaflara ve sokağındaki komşularına Sait amcayı sorduk.

‘Sait dayının herhangi bir güvencesi yoktur’

Sait Türk’ü 30 yıldır tanıyan ve Melikahmet caddesinde Çay ocağı işleten Harun Harman, şunları söyledi: “30 yıldır buradayım ve 30 yıldır da Sait dayıyı tanıyorum. Sait dayının geçimi onu bildim bileli hamallıktır. Kamyon gelir koli indirir alır parasını. Bir yerden bir yere taşınacak bir şey olur Sait dayı onu taşır ancak Sait dayının gücü çoğu zaman taşınacak malzemeyi arabaya koymaya yetmez ve çevreden yardım edilir. Sait dayı da Çekçek arabasına konan yükü gideceği yere taşır. Evine hiç gitmemişim ev halini pek bilmiyorum ama küçükken çocukları gelirdi buraya. Sait dayının 2 yıl önce kaybolan özürlü bir oğlu vardı onu biliyorum ve hala da kendisinden herhangi bir haber alınamadığını biliyorum. Sait dayının zihinsel engelli olan oğlu okula gidiyordu ve yaşı ise diyebilirim ki, askerlik çağına yakındı. Bildiğim kadarıyla Sait dayının herhangi bir güvencesi yoktur. Üç ayda bir yaşlılık maaşı alıp almadığını da bilmiyorum.

‘Yük taşırken kazandığı 5 TL ile arkadaşlarına çay ısmarlar’

Sait dayı çok cömert biridir, ben çay ocağı işletiyorum biliyorum, herkese çay ısmarlayabilir, öyle de gönlü boldur. Sait dayı etrafındaki hamal arkadaşlarına çay ısmarlar, yani hamallık da yapsa günde üç beş kuruş da kazansa bunu arkadaşlarıyla çevresindekilerle paylaşmasını bilir. Yani, yük taşırken kazandığı 5 TL ile arkadaşlarına çay ısmarlar, Sait dayı öyle biridir. Sait dayı, akşam iş bitince arabasını Han’a bırakıyor. Ben aynı zamanda Han’ın gece bekçiliğine de bakıyorum. Sabah Han’ı açtığımda Sait dayı gelir arabasını almaya ama Han’dan çıkmadan önce eline fırçayı alır ve Han’ın içini komple süpürürdü. Han’ı tertemiz yapar ve arabasını alır işe giderdi. Sait dayının hayatı artık burası olmuştur.

‘Çekçek arabasını çekecek gücü, takati kalmamıştır’

Tabii ki, Sait dayının yaşı çok ilerledi ve artık o Çekçek arabasını çekecek gücü, takati kalmamıştır. Öyle ki,  Sait amca pet su şişesinin kapağını açamıyor. Hatta bazen arkadaşlar kendisine şakayla takılırlar; ‘Sait amaca pet şişenin kapağını açarsan seni evlendireceğiz’ diye ama inanın şişenin kapağını açacak güç yok parmaklarında ama buna rağmen geçinebilmek için Çekçek arabasıyla yük taşımak zorundadır.

‘Herkesle iyi geçinir’

Sait dayı yıllardır buradadır ben bir kimseyle sorun yaşadığını görmedim, herkesle iyi geçinir. Sabahları gelir buraya Han’dan arabasını alır işi bitince de evine gider. Genelde evine akşamları 3 ya da 4 gibi gider, çok fazla geç kalmaz çünkü yaşlıdır çabuk yoruluyor.”

‘İşten geldiğinde eşine temizlikte yardım ediyor’

Sait Türk’ün 12 yıllık komşusu Azize Özdoğan ise yaşlı çiftin yaşadığı sıkıntılara ilişkin gözlemlerini şöyle aktardı: “Sait amcanın maddi durumu hiç iyi değil. Geçimini Çekçek arabasıyla sağıyor. Üç oğlu var bir tanesi askerdedir, bir tanesi evlendi gitti bir tanesi de özürlüydü ve 4 yıl önce kayboldu. Kendisinden hiçbir haber de alamıyorlar. Sait amcanın üç aylık yaşlılık maaşı var bu parayla askerdeki oğluna harçlık mı göndersin, eşine mi baksın ne yapsın? Evinin hali de ortadadır. Sait amaca çok iyi bir insandır, çok iyi bir komşudur. Son bir haftadır Sait amcanın evine gelenler oluyor ama ne için geldiklerini bilmiyorum. Sait amcanın eşinin durumu da iyi değildir. Fazla bir şey bilmez, yemek yapamaz. Sait amaca işten geldiğinde eşine temizlikte yardım ediyor. Komşular olarak biz de ev temizliğine yardım ediyoruz, çamaşırları yıkıyoruz. Akşamları sıcak yemek getiriyoruz.”

Ali Abbas Yılmaz / Özel