Amedspor’a ceza Meclis gündeminde

Melikcan SAPAN
TİGRİS HABER - Amedspor, 4 Mart 2025 tarihinde Diyarbakır'da oynanan Amedspor-Gençlerbirliği maçının ardından Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK) tarafından önemli cezalara çarptırıldı. PFDK kararına göre; Amedspor'a 321 Bin Türk Lirası para cezası, yaklaşık 4 bin taraftarın elektronik bilet kartlarının bloke edilmesi gibi cezalara maruz kaldı. Maç sonrası açıklamaları nedeniye Amedspor Kulüp Başkanı Burç Baysal'a 44 gün hak mahrumiyeti ve Teknik Direktör Servet Çetin'e de 1 resmi müsabakada soyunma odasına ve kulübeye giriş yasağı verildi.
Cezalar TBMM gündeminde
Amedspor'a gelen cezaların ardından CHP Diyarbakır Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Sezgin Tanrıkulu, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak'ın yazılı olarak yanıtlaması istemiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı'na yazılı soru önergesi verdi.
Tanrıkulu önergesinde "Bu cezalar neticesinde 4 bin 869 taraftarın elektronik bilet kartları bloke edilmiş ve bu taraftarların bir sonraki iç saha maçına girişi engellenmiştir. Bu durum, taraftarların takımlarını destekleme hakkını kısıtlamakta ve kulübün sportif başarısını olumsuz etkileyebilecek bir ortam yaratmaktadır" ifadelerine yer verdi.
“Olağan hayatın akışına aykırı ceza”
Amedspor'un Süper Lig'e yükselme hedefiyle Play Off potasına yaklaştığına dikkat çeken Tanrıkulu, bu tip cezaların orantısız olduğuna dikkat çekti. Amedspor-Gençlerbirliği maçında tribündeki taraftar sayısının 3 bin 900’ü kombine olmak üzere 12 bin olduğunu ve 4 bin 869 taraftara ceza verilmesinin ağır olduğunu belirten Tanrıkulu, “Stadyuma giriş yapan taraftar sayısının 3’te 1 oranında ceza uygulanması için kayıtlara yansıyacak kadar büyük adli olayların yaşanmış olması beklenir. Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Spor Şube Müdürlüğü kayıtlarında herhangi bir vakaya rastlanmamıştır; ancak buna rağmen olağan hayatın akışına aykırı biçimde bir kolektif cezalandırma uygulanmıştır” ifadelerini kullandı.
“Başkana ceza camianın ifade özgürlüğü ihlalidir”
Aynı müsabakanın ardından sistematik hale gelen hakem hatalarına dönük eleştirilerini dile getiren Kulüp Başkanı Burç Baysal’a verilen 44 günlük hak mahrumiyeti cezasına da değinen Tanrıkulu, “Bir kulüp başkanının maç sonrasında hakarete varmadığı müddetçe yapacağı eleştiriler, hem camiası açısından hem de düşüncelerini kamuoyuyla paylaşması bakımından ifade özgürlüğü kapsamındadır. Dolayısıyla Kulüp Başkanına verilen bu ceza, yönetim nezdinde Amedspor camiasının ifade özgürlüğüne uygulanan bir hak ihlalidir” dedi.
Passolig sayısının yüzde 10’una ceza
Amedspor’un mevcut Passolig sayısının 50 bini bulduğunu belirten Tanrıkulu, 4 bin 896 kişiye giriş yasağı verilmesiyle Erzurumspor FK maçı öncesi maça gelebilecek taraftar sayısının %10’unun takımını desteklemekten mahrum edildiğini belirtti. Play Off yolunda kritik haftalara giren Amedspor’un, taraftar desteğinden mahrum bırakılmasının yaratacağı haksızlıklara vurgu yapan Tanrıkulu, “Amedspor’un bulunduğu ligdeki konumuna ve aldığı sonuçlara bakıldığında bir üst lige çıkabilmek için Play Off uygulamasına dahil olabileceği bir sıralamaya gelmişken, ev sahibi olarak oynayacağı Erzurumspor FK maçı öncesinde yaklaşık 50 bin kayıtlı Passolig sahibi taraftarının yüzde 10’luk dilimine yasak getirilmesi orantılılık ilkesiyle bağdaşmamaktadır. Bu orantısız ve kolektif cezalandırma biçiminden dönülecek midir? Bakanlığın bu yönde çalışması var mıdır?” sorusunu Bakan Aşkın Bak’a yöneltti.
“Kolektif ceza çözüm değil”
Amedspor nezdinde, Türkiye’deki diğer tüm kulüp taraftarlarına yönelik akla gelen ilk yaptırımın Passolig blokesi olmasının yanlışlığına dikkat çeken Tanrıkulu, cezanın tek yöntem olarak kullanılmasının taraftarların sosyal haklarını ihlal ettiğine vurgu yaptı. Taraftarların stadyumda daha bilinçli ve sporda şiddetten uzak tutum sergilemesi için Bakanlığın sorumluluklarını hatırlatan Tanrıkulu konuya ilişkin şu soruları yöneltti:
“-PFDK'nin verdiği cezaların, özellikle de tribün kapatma cezalarının, taraftarların maçlara erişimini engellemesi nedeniyle, bu cezaların alternatif çözüm önerileri (örneğin, taraftar eğitimi, toplum hizmeti gibi) üzerinde durulmuş mudur?
-Futbol sahalarında yaşanan olayların önlenmesi ve taraftarların daha bilinçli bir şekilde maçlara katılımının sağlanması için Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından cezalandırmalar dışında ne gibi çalışmalar yapılmaktadır? Bu çalışmaların etkinliği nasıl ölçülmektedir?
-Futbol sahalarında yaşanan olayların önlenmesi için taraftar eğitimi, bilinçlendirme kampanyaları ve benzeri projeler hayata geçirilmiş midir? Bu tür projelerin gelecekte uygulanması planlanmakta mıdır?”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.