VİDEO - Kemal Sunal’ın mirası Sur sokaklarında canlanıyor

Şirvan OKTAY GÜNER

TİGRİS HABER - Kemal Sunal’ın unutulmaz karakterlerinden ilham alan genç tiyatrocular ve sinema sanatçıları, tarihi sur sokaklarında ustaya saygı duruşunda bulunuyor. Eski kuşağın hafızasında yer eden, yeni neslin umudunu yeşerten bu performanslar; taş duvarların, Arnavut kaldırımlarının arasında yankılanan kahkahalarla geçmiş ile geleceği buluşturuyor. Her biri, Sunal’ın halktan kopmayan, umut dolu mizahını yaşatarak, sanatın gücünü bir kez daha hatırlatıyor.

Diyarbakır’ın kalbinde yetişen genç sanatçılar, tiyatro ve sinema dünyasında kendilerine yer edinmeye çalışıyorlar Yedi arkadaşın sanata verdikleri tutkuyu ve yaşadıkları zorlukları samimi sözlerle paylaşıyor.

‘Diyarbakır çocuğuyum’

Kerim Tuncay, Diyarbakır Sur’da doğup büyüdüğünü ve eğitim hayatının tamamını burada geçirdiğini belirtiyor. “2003 doğumluyum, 23 yaşındayım. Tam anlamıyla Öz Diyarbakır çocuğuyum” diyen Tuncay, tiyatroya ve mizaha olan ilgisinin, “4-5 yıl önce mimiklerimizi geliştirmek amacıyla usta sanatçılardan örnek alarak videolar çekmeye” başlamasıyla yol aldığını ifade ediyor. 2024 Kasım ayından itibaren sosyal medyada içerik paylaşmaya başlayan genç sanatçı, “Sağ olsun halk da güzel dönüşler yaptı” diyerek aldığı olumlu geri dönüşlere dikkat çekiyor.

O anın mutluluğu bana yetiyor

Tiyatro dünyasıyla tanışması ise 2019’da, 10. sınıf öğrencisiyken gerçekleşti. O dönemde Mahmut Hasari Karaca hocasının düzenlediği kursa katılan Kerim, arkadaşlarıyla birlikte “Açık Hava Sahnesinde”, “İnek Şaban”, “Deli Deli Küpeli” ve “Hababam Sınıfı” oyunlarında yer alarak aralarındaki bağı güçlendirdiğini aktarıyor. Sahnedeki en farklı deneyimlerinden biri olarak “İnek Şaban” karakterine değinen Tuncay, “Bazen gece 23:30’da eve geliyorum birinin ‘Sen o Şaban değil misin demesi beni mutlu ediyor’ O anın mutluluğu bana yetiyor” sözleriyle duygu yoğunluğunu izleyiciye aktarıyor.

Yeteneğimizi sınıyoruz

Radyo televizyon mezunu Abdurrahman Varlık, 2019’dan beri tiyatro sahnesinde ve kamera karşısında yer alıyor. Varlık, “Çekimlerde zaman zaman alanlarda görüntü ve ışık sorunları ve kameraya bakma direktifleri gibi zorluklar yaşadık” diyerek, sorumlulukların artmasının oyunculuk ve yönetmenlik arasında sıkıştığını dile getiriyor. Tüm bu zorlukların üstesinden, yanında olan arkadaşlarının desteğiyle geldiğini belirten Varlık, her çekimin hem ekibin hem de kendi yeteneğini sınadığını vurguluyor.

Sinema ve tiyatroda en çok etkilendiği isimlerden ise Kemal Sunal’ın filmlerine değinen sanatçı, “Onun yapıtları, hem eski kuşağın hatırasını yaşatıyor hem de yeni kuşağa ilham havasını ve samimiyeti aktarıyor. Amacımız da yeni kuşağı tanıtarak bu değerleri unutmamak”

Mücadele Dolu Serüveni

Ferhat Buğday, tiyatroya olan ilgisinin başlangıçta bir hobi olarak başladığını ancak zamanla tutkuya dönüştüğünü anlatıyor.

“Köyden şehre gelmek oldukça zordu; pek çok sıkıntı yaşadım. Ancak, tiyatroya başladıktan sonra hayatım değişti” diyen Ferhat, özellikle arkadaşlarının desteğiyle sanata yönelimini sürdürdüğünü ifade ediyor. İlk başlarda ailesinin oyunu izlemek konusunda çekinceleri olduğunu, fakat zamanla ailenin “git, başaracaksın” diyerek destek verdiğini sözlerine ekliyor.

Tiyatro hayatımın parçası

Ferhat, sahnede üstlendiği rollerdeki farklı deneyimleri de paylaşıyor. “En son oynadığım rolde kadın karakterini canlandırdım. Ayrıca ‘Kemal Sunal’ rolünü de canlandırdım” diyen sanatçı, bu çok yönlü deneyimin onu daha da geliştirdiğini belirtiyor. Ferhat Buğday, “Tiyatro benim için sadece bir hobi değil, yaşamın ta kendisi. Her zorluğa rağmen sahnede yer almanın ve kendimi ifade etmenin güzelliğini yaşıyorum” diyerek, genç yeteneklere kendi yollarını çizmeleri konusunda cesaret vermeyi amaçlıyor.

Yerel Sanatın Geleceği

Kerim Tuncay, Abdurrahman Varlık ve Ferhat Buğday’ın sözlerinden anlaşıldığı üzere, Diyarbakır’ın genç sanatçıları hem Kemal Sunalı yaşatmak hem de izleyiciye hitap etmek için büyük bir gayret içerisine girmiş durumda. Bu genç yeteneklerin yaşadıkları zorluklara rağmen gösterdikleri çaba ve aldıkları destek, yerel tiyatronun ve sinemanın geleceğine umut veriyor.

Diğer ekip arkadaşları da isimleri; Furkan Bitirmiş, Yusuf Damlayici, Şoreş Karaman, Recep Sayar

Yerel sanatın hem geçmişin izlerini taşımakta hem de yeni nesil için sanata güçlü bir ilham kaynağı oluyor. Diyarbakır’ın Sur sokaklarında hayat bulan bu hikayeler, şehirde sanata gönül veren herkes için ilham kaynağı olabilir mi?

Röportajın tamamını YouTube videomuzu takip etmek için

Linke tıklayabilirsiniz