VİDEO - Diyarbakır’ın mağduriyeti 4 ana başlıkta plan ve bütçe komisyonunda

NACİ SAPAN

• DEPREMİN KALINTILARI
• İPHONE FİYATINA KAMULAŞTIRMA
• İMAR UYGULAMALARI VE SATIŞLAR
• SANAYİ SİTELERİ

Tanrıkulu anlattı, bakan dinledi!

TİGRİS HABER - Cumhuriyet Halk Partisi Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Plan ve Bütçe komisyonunda Bakan Özhaseki’ye 4 ana başlıkta Diyarbakır’ın mağduriyetini anlattı. Tanrıkulu, bakana, deprem sonrası çalışmaların eksikliğini, İphone fiyatına yapılan kamulaştırmayı, imar uygulamalarının yanlışlığını aktardı. Bakan, Tanrıkulunu dinledi, bakanlığının sorumluluk alanındaki sorunlarla ilgileneceğini bildirdi.

CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Plan ve Bütçe Komisyonunda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki’ye Diyarbakır’ın mağduriyet yaşadığı acil konuları 4 ana başlıkta anlattı. Tanrıkulu, Bakan Özhaseki’nin kendisini dikkatle dinlediğini, yardımcısı ve bürokratlarıyla konuya ilgili davrandığını söyledi.

Tanrıkulu, Tigris haber’e bu konuda yaptığı açıklamada, Diyarbakır’ın sayısız sorunlarının arasından acil olanları 4 ana başlıkta bakan’a anlattığını belirterek, “Çok sorun var, her fırsatta dile getiriyorum, getirmeye devam edeceğim. Depremden kaynaklı çözülmeyen sorunlar var, bir an önce çözüm bulmalı. Sur ilçesindeki kamulaştırma ve imar uygulamalarında ciddi eksiklikler ve yanlışlıklar var. Uygulamalar doğru değil, bunları bakana ve bürokratlarına aktardım, ilgiyle dinleyip not aldılar. Bu sorunların tamamı da Çevre şehircilik ve iklim bakanlığının sorumluluğunda. İlgili davrandılar, umuyorum, bir an önce çözüm odaklı çalışmalar yapılır, bizde teşekkür ederiz” dedi.

Muhatabımız olacak yerel yönetim birimi yok

Sezgin Tanrıkulu, komisyonda ilk etapta deprem meselesine değindi. Diğer kentler gibi olmasa da Diyarbakır’da 400 ‘den fazla kişinin yaşamını yitirdiğini, binlerce binanın ise hasarlı olduğunu kaydetti. Aradan 8-9 ay geçmesine rağmen, hala yıkım ve enkaz kaldırma çalışmalarının aksak ilerlediğini, bunun nedeninin de kentin bileşenleriyle, mağdurlarıyla ortak bir strateji içerisinde yapılmadığını ifade eden Tanrıkulu, “90’a yakın yurttaşımızın hayatını kaybettiği, benim çalışma ofisimin karşısındaki galeria binasının enkazı henüz tam anlamıyla temizlenmiş değil. Kentin en merkezi yeri olduğu için söylüyorum. Bu çalışmalar zamanında ve iyi bir biçimde yapılmıyor, nasılsa, nasıl planlanıyorsa bu planlamanın daha doğru yapılması lazım. Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı bizim muhatabımız, çünkü Diyarbakır'da bizim de muhatap olacağımız bir yerel yönetim birimi yok.”

Anzelede İphoıne fiyatına kamulaştırma

Tanrıkulu, bütçe komisyonunda ikinci olarak Anzele bölgesindeki kamulaştırmayı gündem getirdi. Anzele projesi kapsamında 500 konutun kamulaştırma işleminin gerçekleştirildiğini Bakana anlatan Sezgin Tanrıkulu, adaletsiz davranıldığını bir Iphone fiatı olan 60 bin TL’ye kamulaştırma yapıldığını ifade ederek;

“Melik Ahmet Mahallesinde Anzele Bölgesi yeni kamulaştırıldı ve Ahmet Arif'in şiirlerinde adı geçen mahalledir orası, orada çok önemli bir kaynak suyu var ve Sur'un dibidir. Kamulaştırma yapıldı, ben Vali ile konuştum, yetkililerle konuştum. Bir İphone fiyatına kamulaştırma yapıldı, 60 bin liraya daireler kamulaştırıldı ve insanlar perişan edildi, 500'den fazla hak sahibi! Sur'un içinde evet. Orası imara yani kentsel dönüşüme dönüştürüldü, ben soru önergesi de verdim, ama benim bütün çocukluğumun geçtiği yer ve çok önemli bir merkez orası. İnsanlar çok mağdur oldular gerçekten!”

Sur içindeki ihaleye çıkarılan gayrimenkullerin durumu

Tanrıkulu, anzele’deki sorundan sonra sur içi ile ilgili de kentte gündem olan sorunları Bakana aktardı. Tanrıkulu, “Sur bir dünya mirası ve hepimizin karşı çıktığı bir biçimde maalesef şiddet, terör nedeniyle yakıldı, yıkıldı yani oralar. O zaman en şiddetli biçimde karşı çıkanlardan birisi bendim. Oradaki imarlaşma ve yeniden yapılaşma ticaret üzerine oldu. Hak sahipleri büyük mağduriyet yaşadı. Bugün itibariyle, Diyarbakır'dan gelirken işte 2 tane otel binası, 12 tane bilmem ne binası orada Sur içerisinde satılığa çıkarılmış ama hak sahipleri halen haklarını alamadılar ve konutları yok. Orası kendi kimliğinden koparıldı açık bir biçimde. Kentin bileşenleriyle, muhtarlarla, hak sahipleriyle danışılarak bir yapılaşma yapılamadı maalesef. Dolayısıyla siz de gelseniz görseniz, dışarıdan gelenler, yeni görenler bakımından 'a ne güzel olmuş' denilebilir ama o kentin kimliğini yansıtmıyor gerçekten! Ve orayı yeniden başka bir planla, sonuçta bu görevlerimiz buralarda bitecek, başka bir planla, kentin dinamikleriyle ve kimliğe, kültüre uygun bir biçimde yeniden planlanması lazım. Olan olmuş ama olmayan yerler var henüz, onların planlanması lazım! Bunu da ifade etmiş olayım” dedi.

İmar tek elde toplandı, büyük sıkıntı var

Sözlerine, “Daha önceleri, herhangi bir belediye sınırı içinde imar değişikliği için ciddi bir prosedür vardı” diye devam eden Sezgin Tanrıkulu, kentin talanla karşı kaşıya olduğuna vurgu yaparak şöyle konuştu; “ İlçeye, Büyükşehir’e, Büyükşehir’in imar komisyonuna ve Büyükşehir meclisine kadar uzanan bir prosedör. Şimdi öyle değil, Kayyum nedeniyle bunların tümü tek elde toplandı: Bir kişi! Bir kişi bütün bu imar yetkilerine karar veriyor ve Diyarbakır gerçekten yani İmar bakımından, yeni imara açılan yerler bakımından büyük bir talana uğradı, böyle söyleyebilirim.

Sizlere soru da sordum daha cevaplarını almadım. Diyarbakır'ın çevresindeki bütün köylerin mera alanları imara açıldı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı veya Hazine bakımından satıldı ve imara açıldı. Bunları denetleyen meclisler yok Diyarbakır'da, imar komisyonları yok ve daha geçen hafta Bağlar Belediyesinin İmar Müdürü tutuklandı tam da bu nedenlerle tutuklandı yani.

Bir de en önemli sorunlardan biri de, Diyarbakır Ticaret Odası ve Esnaf Odasından bana aktarılan bilgiyi aktarıyorum size: 'Kent merkezinde 1. 2. 3. sanayi siteleri var. Burası için kent merkezinde kaldılar ve buradan çıkması lazım"