VİDEO - Diyarbakır’da 60-70 bin öğrenci okullara gitmedi

Mahsum Kara/ Mahsum Rençber

TİGRİS HABER - Maraş merkezli depremlerden etkilenen illerden olan Diyarbakır’da eğitim öğretim başladı. Eğitim sendikaları, toplumun normalleşme sürecine girmesi gerektiğini, bunun içinde gerekli koşullar sağlandıktan sonra yüz yüze eğitimin aksamaması gerektiğini savundu. Kentte, 60-70 bin öğrencinin deprem korkusuyla eğitime başlamadığı öğrenildi.

6 Şubat’ta meydana gelen depremlerden dolayı 10 ilde eğitim-öğretime ara verilmiş, bazı öğrenciler çevre illere nakledilmişti. Depremin ardından afet bölgelerinde ara verilen eğitim-öğretim yeniden başladı. Depremin büyük yıkıma neden olduğu 10 ildeki okullar 3 kategoride açılacak. Deprem nedeniyle 21 okulun hasarlı olduğu Diyarbakır’da tadilat ve onarım çalışmalarının tamamlanmasının ardından öğrenciler için ders zili çaldı.

Tigris Haber olarak depremden sonra Diyarbakır’da başlayan yüz yüze eğitime ilişkin Eğitim Sen Diyarbakır 1 No’lu Şube Eşbaşkanı Zülküf Güneş ve Diyarbakır Eğitim Bir Sen Başkanı Ramazan Tekdemir ile görüştük.

Diyarbakır okullarında tespit çalışmaları bitti

Eğitim Sen Diyarbakır 1 No’lu Şube Eşbaşkanı Zülküf Güneş, deprem bölgelerinde kademeli olarak, gerekli olan her olanak sağlandıktan sonra yüz yüze eğitimin her koşulda verilmesi gerektiğini kaydetti. Diyarbakır’da bulunan okullarda hasar tespit çalışmalarının bittiğini aktaran Güneş, “İlimizde ağır hasarlı olan okullar var, bu okullarda eğitim yapılmayacak. Özelikle Bağlar ilçesi ağırlıkta olmak üzere bazı mahallelerde ağır hasarlı yapılar çok fazla var. Öğrenciler bu okullara gidip gelirken bu hasarlı yapıların yakınlarından geçmek zorunda kalıyorlar. Yüz yüze eğitim devam etmeli, ama özellikle ağır hasarlı yapıların bulunduğu yerlerle ilgili tekrardan İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile görüşeceğiz. Okulların çevresinde bulanan ağır hasarlı binalar yıkılana kadar buradaki okulların durumunu yeniden gözden geçireceğiz” dedi.

60-70 bin öğrenci eğitimden yoksun

Deprem eğitimi ve psikososyal çalışmaların yürütülmesi gerektiğine dikkat çeken Güneş, şunları söyledi: “Bir Mart itibariyle eğitime başladık. Okullarda yüz yüze eğitim için yüzde elli 50’yi yakalamış değiliz. Bazı okullarda öğrenci yoğunluğu yüzde 20’lerde. Veliler, artçı depremlerden kaygılı. Veli çocuğunu yanında istiyor olabilir, anacak biz eğitim emekçileri okullardayız. Veliler ve ebeveynler çocuklarına dair bir kaygı duymasınlar. Bizler buradayız, onlara doğru bir yönlendirme ile deprem esnasında ne yapmaları gerektiğini aktarırız. Depremden sonra hızlı bir şekilde tahliyeyi bizler sağlarız, veliler bu konuda rahat olsunlar. Deprem gerçekliği ile beraber çocuklarımızda değişken davranışlar oluşa biliyor. Özelikle veliler çocukların yaş gruplarına göre deprem gerçekliğini düzgün ve net bir şekilde anlatması gerekmektedir.”

Güneş, depremden sonra Diyarbakır’da yaşanan olumsuz koşullardan dolayı 60 ila 70 bin arasında öğrencinin yüz yüze eğitime devam etmediğini kaydetti.

Eğitim aksarsa normalleşme sürecide aksar

Eğitimin ve öğretimin aksaması ile birlikte normalleşeme sürecinin de aksayabileceğini ifade eden Diyarbakır Eğitim Bir Sen Başkanı Ramazan Tekdemir, “Dolayısıyla çocukların geleceğinde, psikolojisinde ve eğitim sosyolojisinde de ciddi bir kırıklığa neden olan bir süreci beraberinde getirebilir. Diyarbakır diğer illere göre en az hasarla atlatan illerimiz arasında. İlimizde hasarlı olmayan okullarda eğitim ve öğretime başladık. Gerekli planlamalar yapıldı, bizde süreci titizlikle takip ediyoruz. Şu anda kentimizde çocuklarımızın eğitimini aksatacak bir problem yok” dedi.

Çocukları depreme dair bilinçlendirmemiz gerekir

Depremden dolayı çocuklarda travma sonrası stres bozukluğunun oluştuğunu söyleyen Tekdemir, “Bizler bu anlamda çocuklarımız daha fazla rehabilite ve sosyal desteklerle bilinçlendirme yapabiliriz. Bu anlamda çocukların yaşadığı psikolojiye yönelik çözümleri daha önde tutmamız lazım. Diğer bir taraftan toplumun normalleşe bilmesi için okulların açık tutulmasının çok önemli bir adım olarak görüyoruz. Çünkü okullar açıldığı ölçüde normalleşme hissetme algımız daha güçlü olacaktır. Olabildiğince okulların açık tutulması için imkânları kullanılmalıdır. Okullar açılırken çocukların güvenliğini öncelikli değerlendirmemiz lazım. Özelikle okulların depreme yönelik dayanıklı olup olmadığını tespitine önem verilip çalışmalar yapılmalıdır. Eğitim ve öğretimin yapıldığı bütün sahaları denetleyerek ve gözden geçirerek sıkı bir çalışma yapılması gerekmektedir” dedi.