Tanrıkulu, TBMM’de AK Parti iktidarına sert sözlerle yüklendi; “Terörden beslenen siyaset tarzı benimsedi”

Naci Sapan

TİGRİS HABER - Tanrıkulu, “Kobane Davasında siyasetçilere verilen hapis cezaları, geçtiğimiz gün Hakkâri Belediyesine atanan kayyum, Adalet ve Kalkınma Partisinin Türkiye’nin Kürt Meselesinde çatışmadan, silahtan, terörden beslenen siyaset tarzını devam ettireceğini gösterdi” dedi.

TBMM’deki basın toplantısında özellikle Kürt meselesi konusunda bir iklimin oluşması şansının olduğuna vurgu yapan Tanrıkulu, şunları söyledi;

“31 Mart’tan sonra Türkiye’de özellikle Kürt Meselesinde yeni bir siyasi iklim oluşabilirdi; Adalet ve Kalkınma Partisinin yürüttüğü siyaset tarzının bir karşılığının olmadığını seçim sonuçlarına bakarak anlamaları gerekirdi.

Kobane Davasında siyasetçilere verilen hapis cezaları, geçtiğimiz gün Hakkari Belediyesine atanan kayyum, Adalet ve Kalkınma Partisinin Türkiye’nin Kürt Meselesinde çatışmadan, silahtan, terörden beslenen siyaset tarzını devam ettireceğini gösterdi.

Türkiye’de yaşayan yurttaşlar, sadece tek kimliğe ait yurttaşlar değiller; hâkim kimliğin dışında kendisini bundan farklı tanımlayan kimliklere sahip olan yurttaşlarımız var; Kürtler var, Kürt halkı var. Demokratik katılımın önü tıkanırsa, merkezde siyasi katılım engellenirse, yerelde siyasete katılım engellenirse başka yollar ortaya çıkar.”

8 yıldır aynı şeyi deniyorlar

“ Adalet ve Kalkınma Partisi de 8 yıldır bunu deniyor. Merkezi yönetime katılımda Kürtleri temsil eden siyasi partilere dönük kapatma, tutuklama, siyaset yasakları; yerelde de bugüne kadar kimsenin aklına gelmeyen, denenmeyen en şeytani yöntem olan kayyum uygulamalarını deniyorlar” diyerek sözlerini sürdüren Sezgin Tanrıkulu, AK Partinin darbecilerin aklına gelmeyen yöntemleri uyguladığına vurgu yaptı.

Tanrıkulu, şöyle dedi;

“Türkiye’de sadece 1980 Askeri Darbe döneminde, darbecilerin aklına gelen bir yöntemdi kayyum uygulaması. Yani sadece darbecilerin aklına gelen yöntem, 80’lerde, 90’larda ülkeyi yönetenlerin aklına gelmedi denemek istemediler. O zamanlar da silah, çatışma, terör vardı.

15 Temmuz Darbe Girişiminden sonra, iktidar her türlü hukuk dışı uygulamalara başvurarak kayyum mevzuatını ortaya çıkardı. Adalet ve Kalkınma Partisi parlamentodan geçiremediği kayyum düzenlemesini, OHAL nedeniyle KHK çıkarma yetkisi aldığı için bu uygulamayı parlamentodan geçirdi.

Adalet ve Kalkınma Partisi, Anayasanın 127. Maddesine göre seçmenler tarafından seçimle oluşturulan ve kamu tüzel kişileri olan belediyeleri, Anayasaya aykırı biçimde seçilen herkesi görevden alarak, 8 yıldır atanmış memurlarla yönetiyorlar; dolayısıyla bu düzenlemenin kendisi Anayasaya aykırıdır. Aykırılıktan öte Anayasaya karşı, Anayasal düzene karşı suçtur.”

Anayasal düzene karşı suç işliyorlar

Sezgin Tanrıkulu, basın toplantısının son bölümünde, Adalet ve Kalkınma Partisinin Kürt Meselesinin çözümsüzlüğünden, şiddetten, çatışmadan ve terörden beslenip bu gerilimle iktidarını ayakta tutmaya çalıştığına vurgu yaptı, sözlerini şöyle tamamladı;

“Eğer seçilmiş insanları, herhangi bir kesinleşmiş mahkûmiyet kararı olmadan Anayasaya aykırı bir biçimde görevden alıyorsanız, yerlerine atadığınız valileri ve kaymakamları belediye başkanı olarak atıyorsanız bu Anayasal düzene karşı suçtur.

Kayyum uygulaması, halkın iradesine karşı darbedir, halk iradesinin gaspıdır. Adalet ve Kalkınma Partisi seçimlerde kayyumla yönettiği her yerde ağır bir mağlubiyet almıştır. Buna rağmen kayyumda ısrar etmek, seçilmişlere karşı darbe yapmak bir gerilim siyasetidir.

Adalet ve Kalkınma Partisi Kürt Meselesinin çözümsüzlüğünden, şiddetten, çatışmadan ve terörden beslenip bu gerilimle iktidarını ayakta tutmaya çalışıyor. Adalet ve Kalkınma Partisine bir kez daha sesleniyoruz; bu uygulamaya son verin, yeni kayyum atama uygulamalarına girişmeyin.”