Sinema filmi değil tam bir dram 14'ünde evlendi, 30'unda 7 çocukla ortada kaldı
VAN - Çobanlık yaparken öldürülen babalarının öldüğünden habersiz yıkılan evlerinin molozları arasında oynarken, acılı anne ise çocuklarına nasıl bakacağını düşünüyor.
14 yaşında evlendirilen, 30 yaşında en küçüğü 4 aylık çocuğu dul kalan, depremzelerden Hanım Baği'nin yaşamı dram dolu. Hanım Baği evlendiği Bülent Baği, (34) hamalık yaparak, 2009 yılında Van'ın Sürmeli Mahallesi'ne iki odalı bir ev yaptı. 2011 yılında art arda gelen iki büyük depremin ardından evleri yıkılan Baği, tekrar ev yapabilmek için zor koşullarda çalışmaya başladı. Bülent Baği (34), durumlarının her geçen gün kötüye gitmesi nedeniyle aylarca ailesinden uzak kalarak çobanlık yapmaya başladı. İki yıl çobanlık yapan Baği, 5 Eylül günü Çatak'ta kimliği belirsiz kişilerce kurşunlanarak öldürüldü. En küçüğü 4 aylık olan 7 çocuğuyla tek gözlü evde kalan Hanım Baği, eşi öldürüldükten sonra hiçbir gelirleri olmadan yaşam mücadelesi veriyor. Baği, eşinin faillerinin yakalanmasını beklerken, yıldır eşinin çobanlığını yaptığı ailenin de eşinin çalıştığı süre zarfında hak ettiği ücreti ödemediğini öğrenildi. Aile, harabeye dönmüş evlerinin yan tarafına tek gözlü derme çatma ev yaparken, çocuklar babalarının ölmesinden habersiz harabeye dönmüş evlerinin molozları arasında oynamaya devam ediyor. Eşinin ölümünün şokunu üzerinden atamayan Hanım Baği, gözyaşları içinde bundan sonra ne yapacağını kara kara düşünüyor.
DAHA İYİ BİR EV UĞRUNA YAŞAMINI YİTİRDİ
Eşinin neden öldürüldüğünü bilmediğini dile getiren Baği, "Eşimle bir gün olsun gün yüzü görmedik. 5 yıl evli kaldıktan sonra zor bela iki gözlü bir ev yaptık. Depremde evimiz başımıza yıkıldı. Daha sonra eşim başkalarının köyünde aylarca çobanlık yapmaya başladı. Tekrar ev yapabilmek için gece gündüz çalıştı. Kendi ellerimizle tek gözlü ev yaptık. Çalışarak evi daha da büyütecekti. Ama çalıştığı yer ona mezar oldu" dedi. Eşi ile öldürülmeden bir gün önce konuştuğunu dile getiren Baği, "Eşim ayın 4'ünde beni aradı. 'Köylülerle kavga ettim. Bana ve arkadaşıma haksızlık yaptılar. Paramı alıp hemen geleceğim' dedi. Ertesi gün ben onu canlı beklerken ölüsü evime getirildi" diyerek gözyaşı döktü. Komşuların kendisine yardımcı olduğunu dile getiren Baği, "Acımız çok tazedir. Komşular şuan bize yardım ediyor. Bu durum daha ne kadar sürebilir ki? Ne yapacağımı bilmiyorum. Önümüz kış çocuklarıma nasıl bakacağım. Allahın sen yardımcı ol" diye konuştu.
ÇOCUKLARINA BABALARININ ÖLDÜĞÜNÜ SÖYLEMİYOR
En büyük çocuğu 14 yaşında olan Bagi, 4 aylık bebeğini bırakacak kimsesi olmadığı için de çalışmadığını söyledi. Çocuklarından 6'sının okula gittiğini belirten Baği, "Çocuklarım hala babalarının öldüğünü bilmiyor. Her akşam babalarının ne zaman geleceğini soruyor. Hayatımızı karartılar. Çocuklarımın geleceğini yok ettiler. Çocukları babalarının mezarı başına götürüyorum mezarın ona ait olduğunu söylemeden. Ben şimdi ne yapayım Allah aşkına biri söylesin" ifadelerini kullandı.Hülya Emeç(Diha)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.