Silahlar sustu, sokak olayları yaşandı

Silahlar sustu, sokak olayları yaşandı
Cizre'de 3 kişinin hayatına mal olan çatışmalarda HDP-DBP ve Hüda-Par yöneticilerinin sağduyu çağrılarıyla 26 saat sonra silahlar sustu.

İlyas AKENGİN-CİZRE

Ancak yasak olmamasına rağmen kepenklerin açılmadığı ilçede cenazeler nedeniyle gergin bekleyiş sürüyor.

Hendek kazdıkları yüzlerce sokakta silahlı nöbet tutan YDG-H üyeleri ve güvenlik güçleri arasında gün boyu çatışmalar yaşandı. Çatışmada evine kurşun isabet eden Cizre Belediye Başkanı Leyla İmret:"Karanlık eller Cizre üzerinde çözüm sürecini boşa çıkartma gayreti içerisinde. Yaşananlar beni endişelendi. Olaylar bana babamı kaybettiğim 1990'lı yılları hatırlattı. Hüda Par İlçe Başkanı Ahmet Elçin ise: "Biz bu güne kadar kimseye saldırmamamıza rağmen örgütün dağ kadrosu planlı olarak evlerimize saldırdı.Tabanımıza hakimiz provokatör varsa onlar bizden değildir. Barış kapımız herkese açıktır" dedi.

 

Şırnak’ın Cizre ilçesinde PKK ve Hizbullah tabanı arasında 6-7 Ekim Kobani eylemlerinde baş gösteren çatışmalar, önceki gün 3 kişinin canına ve 7 kişinin yaralanmasına neden oldu. Cumartesi gecesi saat 03:00'da başlayan olaylar Pazar sabahı saat 06:00'ya kadar devam etti. HDP-DBP ve Hüda-Par yöneticilerinin sağduyu çağrısıyla taraflar sokakları terk etti. Ancak yüzü maskeli bazı gruplar ile polis arasında gün boyu çatışma yaşandı. Zırhlı polis araçları sokaklarda toplanan grupları gaz bombası ile müdahalede bulunarak dağıttı.

KEPENKLER AÇILMADI

Cizre'de ki bazı sokakları gezmek neredeyse imkansız.  Sabah erken saatlerde ilçeye girdiğimizde İpek Yolu’nda yani ana caddesinde parçalanmış trafik ışıkları, yere atılmış demir MOBESE direkleri, yollara savrulmuş çöp konteynırları göze çarpıyordu.Sokaklar boş olduğundan adeta savaştan çıkmış hayalet bir kenti andırıyor.Evlerin duvarlarında örgüt amblemleri ve yazılı sloganlar dikkat çekiyor. Herhangi bir yasak olmamasına karşın kepenklerin açılmadığı ilçede tedirginlik hakim. Sokakların birçoğu açılan hendeklerden ötürü kapalı durumda. Polis ve göstericiler arasında yaşanan çatışmalardan ötürü sokaklarda yoğun patlama sesleri ve gaz bombasından kaynaklı genizleri yakankesif bir koku var. Özellikle Nur Mahallesinde yüzlerce evin duvarında isabet etmiş mermi izleri bulunuyor.Çatışmalar nedeniyle sokağa çıkmayan yöre halkı, olaylarda hayatlarını kaybeden ve otopsi için Diyarbakır ve Malatya'ya gönderilen Abdullah Deniz (65),Yasin Özer (19) ve Barış Dalmaz (15)’ın cenazelerini beklemeye başladı. Yasin Özer için Cudi Mahallesinde taziye kuruldu.Ancak öldürülen Hüda Par gönüllüsü Abdullah Deniz için taziye kurulmaması dikkat çekiyor.

 

"BİZDE SİLAHLANIRIZ"

Nur Mahallesinde çıkan olaylarda evi yanan Şemsettin Gözüngü, kurşunlardan çıkan kıvılcımdan ötürü evinin yandığını ve bu sırada evde bulunan hamile eşininkomşuları tarafından kurtarıldığını söyledi.Olayda babasını kaybeden Lezgin Deniz, "Devlet bizi korumaz ise biz de silahlanırız" diyor. Kurşunların isabet ettiği evleri gösteren Deniz: "Dindar ailelerin evleri 8 saat boyunca çembere alınıp kurşuna tutuldu. Korunmak için evlerin Bodrum katlarına sığındık. Çocuk ve kadınlar büyük korku yaşadı. Polisi aramamıza rağmen yardıma gelen olmadı. Babam ise evinin önünde öldürüldü. 30 Yıl önce yaşanan çatışmalardan ötürü köyden göç etmiş aileleriz. Saldırının amacı bizi tasfiye etmektir. Ancak biz evlerimizi ölüm pahasına terk etmeyeceğiz. Devlet bizi korumaz ise biz de saldırılara karşı silahlanırız" dedi.

c-(9)-(1).jpg

 

BELEDİYE BAŞKANININ EVİ KURŞUNLANDI

 

DTK Eşbaşkanı Selma Irmak, Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız ve Cizre Belediye Başkanı Leyla İmret sokakları gezerek vatandaşları sağduyuya çağırdı. Çatışma sırasında evine kurşun isabet eden İmren, Cizre üzerinden çözüm sürecinin hedeflenmek istendiğini söyledi.1990'lı yıllarda yaşanan faili meçhul cinayetlerde babasını kaybettikten sonra 5 yaşında Avrupa'ya göç etmek zorunda kalan İmret, yaşanları şöyle anlatıyor:" Kobani olayları sonrası halkımız ayaklandı. Eylemler sonrası gözaltılar olunca gençler kendilerini savunmak adına sokaklarda hendekler açıp nöbet tutmaya başladı.YDH-H ve Hüda Par gençleri arasında birkaç kez husumet yaşandı. Parti yöneticilerin araya girmesiyle ölümler yaşanmadı. Ancak son olayda karanlık ellerin yine kaşımak istediğini görüyoruz. Kimliği belirsiz kişiler çadıra ateş açınca olaylar alevleniyor. Daha sonra gençler kaçan kişilerin peşine düşüp bazı evlere ateş açıyor.Çatışma sırasında Nur Mahallesinde evime 3 kurşun isabet etti. Ben Diyarbakır'da toplantıda olduğum için evde annem ve kardeşim kalıyordu. Olayı haber aldığım gibi evi terk etmelerini istedim.  Son yaşananlar bana 1990'lı yılları hatırlattı. Geçmişte yaşanılan acıların tekrar sahnelenmesinden endişe ediyorum. Biz çok acı çektik aynı filmin tekrarlanmasına izin vermeyeceğiz. Vatandaşların provokasyonlara gelmemesi adına çaba sarf ediyoruz. Sağduyunun galip geleceği düşüncesindeyim.”

 

MAHALLELERİN ÇOĞUNDA HENDEK VAR

Cizre'de 6-7 Ekim'de yaşanan Kobani eylemleri sonrası özerklik ilan eden YDG-H üyeleri kenttin Nur,Sur, Cudi ve Yasef Mahallerinde iş makineleriyle sokaklarda yüzlerce hendek kazmış. Sokakların kazılması üzerine yaklaşık 2.5 aydan buyana zırhlı polis araçları kentin bu kısımlarına giremiyor.  Hendeklerin kazıldığı 4 mahalleye itfaiye ve ambulans hizmeti sağlanamıyor.

 

 "SADECE KENDİMİZİ KORUDUK"

 

Son seçimde yüzde 5 oy aldıklarını söyleyen Hüda Par Cizre İlçe Başkanı Ahmet Elçin,PKK'nin kendilerine yaşam hakkı tanımadığını iddia etti.

Dindar evlere silahlarla saldıran kişilerin örgütün dağ kadrosu elemanları olduğunu ileri süren Elçin; 13 Aralık günü benzer bir saldırının gerçekleştirildiğini ifade etti. Olayın yaşandığı gün HDP İlçe Başkanı Ali Akdeniz'in kendilerini ziyaret ettiğini vurgulayan Ahmet Elçin: "İki hafta önce yaşanan olayların büyümemesi için HDP ile görüşme yaptığımız gün olayların patlak vermesinin karanlık planın bir parçası olduğu düşüncesindeyiz. Bizim tabanımızdan bu güne kadar kimseye bir saldırı yapılmamıştır. Son olayda ise arkadaşlarımız kendi ailelerinin canını korumak için belki karşılık vermiştir. Provokasyon var ise onlar bizden değildir. Biz tabanımıza hakimiz, HDP kendi tabanını kontrol altına aldığı taktirde olayların önüne geçebiliriz. Parti olarak kapımız barış için el uzatan herkese açıktır. Sivil toplum örgütlerin bu konuda çaba sarf etmeye davet ediyorum" diye konuştu.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.