Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde havaların ısınmasıyla birlikte Diyarbakır, Mardin, Siirt, Cizre, İdil ve Silopi'deki kışlaklarından çıkan göçerler, yaz boyu konaklayacakları Şırnak ve Beytüşşebap'taki yaylalara doğru yola çıktı. Yüzyıllardır aynı güzergâhı kullanan göçerler, binlerce koyun ve kuzuyla kötü hava şartlarına, yağmura, çamura aldırmadan yaya olarak yaylalara ulaşmaya çalışıyor.
Göçerliğin zor olduğunu belirten Kazım Kaptan (22), "Başka mesleğimiz yok. Okula gitseydik, şehirlerde kalsaydık, milletle beraber yaşasaydık, okuyan insanlar gibi bizim de bir mesleğimiz olurdu, arabamız, ehliyetimiz olurdu. Başka meslek sahibi olurduk" dedi.
Çocuklar okul ve eğitimden uzak kalıyor
Gün doğumu ile yola çıkan göçerler, önlerinde koyunları, sırtlarında çadırları ve erzakları ile aylarca yürüyerek dağları, tepeleri, ırmakları aşıp, verimli yaylalara doğru gidiyorlar. Bestler Dereler ve Faraşin yaylalarına kadar yolculuklarını sürdürecek göçerler, 40 gün boyunca gece vardıkları yerlerde konaklayacak. Hava şartları nedeniyle zor şartlarda yaşamlarını sürdüren göçerlerin çocukları da okul ve eğitimden uzak büyüyor. Şırnak'taki Cudi Dağı eteklerinde bulunan İkizce bölgesinde kurdukları çadırlarda kalan göçerler, Bestler Dereler ve Beytüşşebap'taki Faraşin yaylalarına doğru yola çıkmak için son hazırlıklarını bitirdi.
'Keşke başka mesleğimiz olsaydı'
Göçerliğin zor olduğunu ve yapmak istemediğini belirten Kazım Kaptan, "Başka mesleğim yok. Bu yaştan sonra meslek öğrenemeyiz. Küçükken okula gitseydik, şehirlerde kalsaydık, milletle beraber yaşasaydık, okuyan insanlar gibi bizimde bir mesleğimiz, arabamız, ehliyetimiz olurdu. Başka meslek sahibi olurduk. Ama hayvanlar, iş, güç ve büyüklerimiz bırakmadı. Bizi bu meslekte büyütmek istediler. Gerçekten çok zor bir iştir. Koyun sağıyoruz, ellerimiz şişiyor. O sırada bir su bile içemiyoruz çünkü hayvanlar kaçıyor" diye konuştu.
Askerden yeni döndüğünü anlatan Kaptan, "Göçerlik çok ağır bir meslek. Benim 2 çocuğum var. Onlar da benim gibi cahil kalacaklar. Eskiden de bu mesleği sevmiyordum. Ama askerliğe gidince insanları ve dünyayı gördüm. Daha çok bıktım bu meslekten. Keşke başka mesleğimiz olsaydı. Okusaydım doktor, avukat, mühendis olmak isterdim. Okuyacak fırsatımız olmadı. Çocuklarımız bizim gibi cahil olmasın. Gerçekten bize yazık. 7 yaşındaki oğlumun şimdi okula gitmesi gerekiyordu ama gidemedi. Hepimiz ailece buradayız" dedi.