75. yolda yürüyüş yapıyordum, benim gibi yürüyen ablalar, kardeşler...
Yürüyüş yolu yayalar için kaldırım, bisikletliler, patenliler için bisiklet yolu var.
Gel gör ki elektrikli scooter ehli ehliyetsiz ergen çocuklar hızlı hızlı geçiyorlar, yayalara bir çarpsa feci kaza, bazen de caddelerdeler, arabalara macera yaşatıyorlar.
Bu tehlikeyi engellemek bir yana... Ya motorlu kuryelere ne demeli? Kaldırımda sürüyorlar, hemde caddede sürer gibi hızlı, yetkililer ve başkanları yürüyüş yapmak zorunda kalmış annelerine babalarına bunların çarptığını bir hayal etsin.
75.yolda bir burgerci... Kaldırımı 6-7 tane motoruyla kuryesiyle akşam işgal etmiş... Yürüyen geçmek için daracık alandan geçmek zorunda kalıyor. Milletin kaldırımı bunların babasının malı mı?
Bunları denetlemeyip en ağır cezayı kesmeyene, suspus olana yazıklar olsun. Özellikle akşamları için görevli özel memurlar olmalı, kaldırım işgalini, kaldırımda giden kuryeyi, kaldırımı nargile kömürüyle pisleteni yakalamak, mekanını mühürlemek için! Kaldırımı kafeye çeviren için! Gereğinden fazla ışıklarıyla, gürültüsüyle geçenlerin gözlerini rahatsız eden yerler için!
Vatan ve millet aşkına harekete geçin, kuralları çiğneyenden, halka yürümeyi dahi zehir edenlerden bıktık usandık! İnsanların huzurla, emniyetle, sakinlikle çıkıp hava alabileceği alanlar azaldıkça azaldı.
Milletin alanlarını babasının malı sanan çoğaldıkça çoğaldı. Gerçek devletliler gerek her kurumun her noktasına, disiplinle her taşı yerine oturtacak, denetimle esnafın, taksicinin, dolmuşçunun illegal olanlarının korkulu rüyası olacak, milletin hakkını gözetecek bir iktidar gerek...
Denetlememekle bir avuç kötüyü memnun etmek ne büyük aldanmış her zamanda, oysa halkın tarafında olunsa bir avuç oy yerine milyon rey kazanırdı kazanmaya odaklanan...
Selam olsun bu karambolde görevini hakkıyla yapan memura, emekçiye, işçiye.
En büyük vatanseverlik işinin hakkını vermek...