Yaşlılarımızın bizlere anlattığı bunlar da kış mı, zamanımızda kar yağdığı zaman kaç metre yağardı, insan boynunu aşardı, köyde komşu eve gitmek için nasıl kanal açtıklarını anlatırlardı. Bizlerde heyecanla dinlerdik.
Kışın ortasında zemheri soğukları nefesimizi keserken, yağan kar bizi evlere hapsetmesinin üstüne bir de enerji krizinin çıkması işin tuzu biberi oldu.
Şimdi özellikle sosyal medya ve televizyonlara yansıyan görüntülere baktığımızda dedelerimizin bize anlattıklarından pek farkı olmayan bir kışı yaşıyor gibiyiz. Öyle ki herhalde uzun yıllar da geçse unutulmayacak ve hafızalarda yer edecektir.
Kış bütün azametini göstermeye başladı. Koskoca mega kent olan İstanbul’u esir aldı gibi. Şehirlerarası ve şehir içi ulaşımları etkiledi. Bazı yerlerde yollar kapandı, ulaşım durdu. İnsanları evlere hapsetti. Kar, soğuk bir taraftan insanları iliklerine kadar üşütürken, bir taraftan da yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamada ciddi zorlukların yaşanmasına yol açmaktadır.
İstanbul’da yağan kara ve soğuğa rağmen, ucuz ekmek alabilmek için metrelerce uzayan kuyrukta bekleyenlerin görüntülerinin medyaya yansıması ekonomik olarak ne kadar zorlanıldığını göstermektedir.
İran’dan gelen gazın kesilmesiyle bir kriz daha gündemimizde başköşeye oturdu. Kesintinin teknik bir arızadan açıklanmasına dönük yapılan açıklamalara kuşkuyla bakıldı. Bu konuda farklı açıklamalar yapılıyor. Yaşanan doğal gaz krizi şimdilik OSB’de bazı sanayi sektörlerinin etkileneceği açıklandı. Kesintilerin başladığı iş koşullarındaki üretimin durması, aksaması tüketiciye nasıl yansıyacağı şimdilik net değildir.
Şimdilik bazı sanayi dallarında yaşanan kesintilerin diğer iş kollarına ve konutlara da yansıması durumunda bu kış nasıl geçecektir.
Bir süredir gaz ve elektriğe yapılan zamlar, bu kesintilerden sonra devam eder mi? Zaten faturalar bir tarafa zorunlu yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan kesimler faturalardaki ve tüketim mallarındaki artışlara nasıl dayanacaklar. Bunun bir son durağı olmayacak mı? Enerjide bağımlılığın faturası dönüp dolaşıp yine bize çıkmaktadır.