Çocuklar için oyun ve oyuncak seçimi, çocukların yaşamlarını nasıl şekillendirecekleri açısından büyük bir öneme sahiptir. İnsanların oyuncak macerası boncuklu, parlak renkli çıngırak ile başlarken son oyuncakları genellikle bir bisiklet olur. Çıngıraktan bisiklete kadarki süreç yetişkin hayatın bir nevi stajı gibidir. Bu dönemde çocuğun oynadığı oyunlarda aldığı roller gelecek yaşamında alacağı yaşam pozisyonlarını; kullandığı oyuncaklar ise hayatında karşılaşacağı, araç gereçleri nasıl kullanılacağını direk etkiler. Çocukken bisikleti kullanma tarzı, büyüdüğünde arabayı nasıl kullanacağını belirler desek yanılmayız. Bu nedenle oyun ve oyuncakları önemsemek zorundayız. “Oyun, sonuçları düşünülmeden çocukların kendi deneyimleriyle dünyayı öğrenmesini sağlayan ve genellikle eğlenmek için yaptıkları etkinliklerdir.” diyebiliriz. Oyuncak ise bu deneyimi yaşarken çocukların kullanmış olduğu her türlü araç gereçtir. Oyuncaklar çocukların sosyal, bedensel ve zihinsel gelişimlerini etkileyen çok önemli bir öneme sahiptir. Bu açıdan bakıldığında çocukların oynadığı oyunlar ve kullandıkları oyuncakların bilinçli seçilmesi çocuğun kişisel gelişimi açısından oldukça önemlidir.
Çocuklar çoğunlukla ilgilerini çeken oyunlar oynamak ister ve oynadıkları oyunların etkisiyle yetenekleri de gelişir. Burada dikkat edilmesi gereken asıl önemli detay; ilgilerin birçok etkenle değişebileceği, yeteneklerin de gelişebileceği gerçeğidir. Birçok özelliğimiz doğuştan gelmesine rağmen bu özelliklerimiz öğrenme ve deneyim ile de gelişebilecek durumdadır. Amerikalı ünlü bilim adamı John Broadus Watson, bu konu ile ilgili: "Bana eğitmem için sağlıklı ve iyi yapılanmış bir düzine çocuk verin. Atalarının mesleği ve ırkı ne olursa olsun, ben onların yeteneklerine, meziyetlerine, yatkınlıklarına aldırmaksızın, onların her birini size, kendi seçimime göre doktor, avukat, din adamı, dilenci, hırsız hatta katil yapayım" der. Watson'ın bu sözleri çocuğun doğumundan sonraki evrede eğitimin ne kadar önemli olduğu gerçeğini bir daha ortaya çıkarmaktadır. O halde çocukların eğitimi ve doğru yönlendirilmesi büyük önem taşımaktadır. On dört yaşına kadar özellikle oyunlarla yaşamı deneyimlemeleri aynı zamanda yönelimlerini de etkileyecektir.
Oyuncakları sınıflandırmadan önce, çocukların karşılaştığı her türlü bilginin zekâ gelişimini olumlu etkileyeceğini bilmekte fayda vardır. Her oyuncak, her oyun, herkes, her şey; rengiyle, sesiyle, kokusuyla, ebadıyla, her özelliğiyle farklı bir bilgi anlamına gelmektedir. Bu durumda aslında her şey birer bilgi kaynağıdır. Beyin herkeste aşağı yukarı aynı ağırlıkta bulunur ve kişinin kendi potansiyeli anlamına gelir. Zeka için ise beyni kullanabilme becerisidir, diyebiliriz. Bu nedenle yaşamın ilk döneminde olabildiğince çocukları keşfetmesi ve deneyimlemesi için bilgi kaynaklarına maruz bırakmakta fayda olacaktır. Çünkü ne olduğuna bakılmaksızın her türlü bilgi beyni kullanabilme becerisini, düşünme kapasitesini geliştirmektedir. Amerika'da yapılan bir deney bu anlamda bize çok şey anlatabilir: Homojen, benzer özelliklere sahip altışar yavru ördekten oluşan iki deney grubu oluşturulur. Aynı gün yumurtadan çıkmaları, aynı annenin yumurtaları olmaları ve bulundukları ortam dahil tüm koşullar tamamen benzerdir. Bu gruplardan birincisine yem olarak sadece sarı mısır verilir. İkinci gruba ise sarı mısırın yanında şekil olarak mısıra benzetilmiş ancak siyah rengi olan taşlar da karıştırılarak verilir. Deneyin başında yapılan beyinsel ileti ölçümleri iki grupta da eşitken, sadece siyah mısırın yenmemesi gereken bir şey olduğu bilgisi üç haftalık deneyin sonunda ikinci gruptaki yavru ördeklerin beynin elektriksel iletilerinin üç kat fazla olmasını sağlamıştır. Yemine taş karıştırılan ikinci grup taşın rengi, sertliği, ıslanmaması, ağırlığı gibi zihinsel olarak birkaç ekstra bilgi kazanmıştır. Bu bilgiler zihinsel aktiviteleri geliştirmiştir. Buradan da anlaşılacağı gibi küçük de olsa ekstra bilgi kaynaklarına maruz kalmak zekânın gelişimine katkıda bulunup aynı zamanda heybemizde yaşam boyunca ve yeri geldikçe kullanabileceğimiz bilgi ve yeteneklere dönüşmektedir.
Peki, hangi oyun ve hangi oyuncaklar hangi yetenekleri geliştirmektedir? Hangi dönemde nasıl oyuncaklar ve oyunlar seçilmelidir? Oyun ve oyuncakların gerçek yaşama etkileri nelerdir? Bu soruların cevaplarını bulmak işimizi oldukça kolaylaştıracaktır. Bu yazı dizimizin sonunda bu soruların hepsini detaylı bir şekilde cevaplamaya, sizlerin bilgisine sunmaya çalışacağım.