Baharın gelişiyle birlikte başlayan yayla mesaisi için Van, Şırnak, Bingöl, Erzurum ve Hakkari’deki yaylalara göç başladı. Göçerler aylarca süren yolculuklarında zaman zaman çadır kurup bir kaç gün dinlendikten sonra yollarına devam ediyor.
Göçerler eğitimden sağlığa, teknolojiden sosyal hayata kadar pek çok imkandan mahrum bir yaşam sürerken, bu zorlu mesai Ramazanda da sürüyor.
Tek hayalleri okumak
Göçer Zeynep Şenyüz, sürekli kırsalda yayladan yaylaya dolaştıklarını ve yerleşik bir düzenleri olmadığı için okuyamadıklarını söyledi. Tek hayallerinin okumak olduğunu belirten Şenyüz, "Biz doğduğumuzdan beri bu işi yapıyoruz. Yani doğduğumuzdan beri bu işi yaptığımız için okuyamıyoruz. Ama gerçekten okumayı çok istiyoruz ve en büyük hayalim okumaktı. Ama okuyamadım" dedi.
Göçer Mehmet Şenyüz, atalarından kalan bu işi ve geleneklerini sürdürdüklerini söyledi. Şenyüz, "Bizler doğduğumuzdan beri göçeriz, biz dedelerimizden kalan işi yapıyoruz. Kışın buraya geliyoruz yazın da yaylalara gidiyoruz. Hayatımız böyle işte" diye konuştu.
Rehna Şenyüz ise özellikle ramazan ayında çok zorlandıklarını dile getirdi. Göçerlerden Nurcan Şenyüz, "Çok zor bir iş, sabahları uyuyamıyoruz. Her gün taşınmak zorundayız, taşındığımız zamanda sürekli çadır kurup söküyoruz. Yani sabahın erken saatlerinde kalkıp akşama kadar çalışmak zorunda kalıyoruz. Benim tek hayalim okumaktı ama okuyamadım annem, babam beni okula göndermedi. Buraya gelip koyun sağmak ve iş yapmak için okula göndermediler" ifadelerini kullandı.
Turistlerden göçerlere yoğun ilgi
Batman'ın Gercüş ilçesinde akşam konaklamak için yol kenarında çadır kuran göçerler yoldan gecen turistlerin ilgi odağı oldu. Almanya’nın Berlin kentinden Mardin’e gelen turistler gezi amaçlı Hasankeyf ilçesine giderken Gercüş yolu üzerinde karşılaştıkları göçerlerin yanında durarak fotoğraf çekti. Güzel bir manzara ile karşılaştıklarını dile getiren turistlerden Belgin Hoeben "Ben Berlin’den geliyorum eşimle beraber Berlin’de yaşıyoruz. Eşim Hollandalı ben Trabzonluyum, memleketi gezelim dedik yavaş yavaş Mardin’e geldik şimdi Midyat, Hasankeyf tarafına doğru giderken bu güzel manzarayı gördük tabi ki bizim için bu kuzular, bu görüntü güzel ama buradaki insanlar çok zor şartlar altında yaşıyor. Bunlara destek olmak gerekir diye düşünüyorum. Ellerinden geldiğince bütün insanların bunlara yardım etmesi gerektiğini düşünüyorum. Bende Türkiye’de Samsun'da büyüdüm bizde o zamanlar zengin değildik ama çok mutluyduk, şartlara göre mutluyduk, yeter ki insanların aileleri yanında olsun ama yine de en azından bu küçük çocukları düşünüp de bu insanlara eğitim açısından destek olmak gerekiyor" dedi.
Maarten Hoeben ise "Yoldan geçerken bu güzel manzarayı gördük ve arabamızdan inerek gelip burada fotoğraflar çektik, çok güzel bir manzara değerlendirmek istedik" şeklinde konuştu. (İHA)