Yargı şeffaflığı ve ‘Denetimli özerklik’

NACİ SAPAN

Yazının başlığı ilginç değil mi?

Yargının şeffaflığı ile ‘denetimli özerklik’ meselesi nasıl yan yana geldi diye düşünmekte haklısınız. Aynı günde iki konu başlığı denk gelince bir arada değerlendirmek istedim.

 

Şimdi gelin meseleyi birlikte irdeleyelim.

Diyarbakır adliyesinde dün bir açılış vardı, başsavcı Ramazan Solmaz’ın davetlisiydik. Yargı bağımsızlığının ve şeffaflığının yoğun tartışıldığı bir dönemde bunlara cevap olabilecek nitelikte bir uygulama başlattı Diyarbakır adliyesi.

 

Medya İletişim Merkezi’ faaliyete başladı. Adliye sakinlerinde bu açılıştan dolayı tatlı bir heyecan hâkimdi. İletişim köprüsü gibi algıladığımız bu merkez, Yargı ve Medya arasında seviyeli bir ilişkinin kurulması ve sürdürülebilir olmasını amaçlıyor. Doğru ve güvenilir haber akışının hızlı bir şekilde paylaşılması, yargı ile ilgili haberlerde medya ile aynı dilin paylaşılması açısından son derece önemli bir merkez olacak.

 

Aynı dil deyince elbette ki tek taraflı bir çalışmanın basın mensuplarına yansıtılması olarak algılamıyoruz. Sorgulayıcı taleplerin de karşılıklı değerlendirilmesi sonucu kamuoyuna doğru bilginin ulaşması şeklinde algılıyoruz mevcut durumu. ‘Medya İletilim Merkezi’ zaten Avrupa ülkelerinin büyük çoğunluğunda uygulanan bir yöntem, örnek alınarak Türkiye’de devreye sokuluyor. Daha önce haberlere ulaşma konusunda büyük sıkıntı çeken, davaların takibini kendi çabalarıyla, tabiri caizse tırtıklayarak yapan adliye muhabirlerinin işi bu merkezin devreye girmesi ile büyük ölçüde rahatlayacak.

 

Merkez, yargı-medya arasındaki ‘seviyeli ilişki’ye katkı sağlayacağı gibi, yargının şeffaflığı ve bağımsızlığı için de çok iyi bir örnek olacak. Medya ve Yargı’ya hayırlı olsun.

**

Bir de gündemimizde ‘Özerklik’ konusu var.

Özerklik, Demokratik özerklik gibi tartışmaların yoğun yaşandığı bir dönemin içinden geçiyoruz. Adliyedeki açılıştan sonra böyle bir gündemin de takipçisi olduk. Güneydoğu Genç İşadamları Derneği (GÜNGİAD)’ın basın toplantısına katıldık. Dernek Başkanı Hakan Akbal, yönetimi ile birlikte farklı bir çalışma gerçekleştirmiş, Kosova örneğinde olduğu gibi ‘denetimli özerklik’ başlığı altında bir sunum gerçekleştirdi. Aslında Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik şartıyla buluşan bir öneri. Ancak sorunların çözümünde daha dikkatli ve sorumlu bir davranış biçimini içinde barındıran, tarafların denetimi esas alan bir öneri.

 

Sivil Toplum Kuruluşlarının içinden geçtiğimiz süreçte bu tür naif öneriler üzerinde çalışarak kamuoyuna sunması, konunun üzerinde tartışılması, varsa eksikliklerinin giderilmesi, uygulanabilir olup olmadığı konusunda kafa yormamıza yardımcı olması son derece önemli. Tartışan, çözümlere kafa yoran bir toplum algısının olgunlaşmasına da destek sağlar.

 

GÜNGİAD’ın bu önerisinin tamamı ile ilgili bir aktarım yapmam bu köşeden mümkün değil, ancak kamuoyunda, BDP-HDP ekseninde ve KCK nezdinde de yorumlanacak bir öneri olduğunu söyleyebilirim. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.