Mahsum Kara/Mahsum Rençber
TİGRİS HABER - Diyarbakır Surları ve Hevsel Bahçeleri 2015 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne dâhil edildikten sonra çıkan çatışmalardan etkilendi. UNESCO’nun tahribatları neden incelemeye gelmediği merak edilirken, 3 yıldan beri taleplerine cevap verilmediği ortaya çıktı.
TMMOB Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu, geçtiğimiz günlerde Diyarbakır'a gelen UNESCO heyetinin gezisine dair Elektrik Mühendisleri Odası'nda değerlendirmelerde bulundu. Basın açıklamasını İl koordinasyon kurulu adına Mimarlar Odası Eş Başkanı Ferit Kahraman okudu. Kahraman, UNESCO heyetinin 7 yıl aradan sonra gecikerek gelmesinin nedeni konusunda sorulan bir soruyu şöyle cevapladı; "Görevlendirmenin kendilerine yakın zamanda geldiğini bize söylediler. Üç yıldır ziyaret talebi olduğunu, ancak Türkiye tarafından ziyarete ilişkin dönüş yapmadığını söylediler. Bizim de bu talebe neden cevap verilmediğine dair düşüncemiz; yapılan tahribatların az da olsa giderilmesi olduğu yönündedir” dedi.
Ferit Kahraman yaptığı açıklamada şunları söyledi;
“Sonuç olarak ‘kentsel dönüşüm’, yeniden yapım, ‘tarihi yeniden inşa ediyoruz’ gibi söylemler yapılanların bir kentsel müdahale olduğunu, siyasi saikler ile kararlar alındığını, dünyaya mal olmuş bir miras alanın kentsel dokusunda yapılan bu değişimlerin geri dönülemez kayıplar yarattığı dile getirilmiştir. Kentsel Sit Alanı Suriçi’nde yıkım ile başlayan ve yeni yapılaşma ile devam eden, Hevsel Bahçelerinde, Dicle Nehrinde yapılan bu uygulamaların kent kimliğine ve hafızasına, sosyolojik ve demografik yapısına bir saldırı olarak gördüğümüzü sunum, rapor ve belgeler ile heyete iletilmiştir.”
Tahribata izin vermeyeceğiz
Bütün tahribatlara rağmen, kentin talan edilmesine sessiz kalınmayacağını söyleyen Kahraman, sözlerini şöyle tamamladı; “Tanıklık ettiğimiz ve mücadele yürüttüğümüz 7 yıllık bu sürecin sonunda görüyoruz ki devlet kurumları kendilerine ait olmayan bir tarihi, kültürü ve mirası yok etmek için bütün imkânlarını seferber ediyor ve kurum yetkilileri alanın Dünya Miras Listesinden çıkarılması için her türlü aykırılığa, tahribata, yıkıma imza atıyor. Bütün yıkımlara, tahribatlara rağmen dünyaya mal olmuş bu evrensel değerlerden tek parça kalsa dahi o parçayı korumanın mücadelesini vereceğiz. Bu kent ve kültür kırımına, doğal yaşam alanlarımızın talan edilmesine karşı sessiz kalmayacağız, bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz!”