TİGRİS HABER - TBMM’de bütçe görüşmelerinde konuşan CHP’li Tanrıkulu, Dünya Adalet Projesinin 2022 Hukuk Üstünlüğü Endeksine göre hukukun üstünlüğüne bağlılık konusunda Türkiye’nin 140 ülke içerisinde 116’ncı sırada olduğunu söyledi. Tanrıkulu, “Sayenizde Türkiye’nin itibarı yerlerde sürünüyor” dedi.
Adalet Bakanına hitaben yaptığı konuşmada, Hablemitoğlu cinayeti ile ilgili örnekler veren CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, şunları söyledi; “Sayın Bakan, çok konuşuldu, endekslerden falan da söz edildi, ben de ifade edeyim, bugün bir daha baktım. Dünya Adalet Projesinin 2022 Hukuk Üstünlüğü Endeksine göre hukukun üstünlüğüne bağlılık konusunda 140 ülke içerisinde 116’ncıyız. Ama bunların hiçbir kıymeti yok. Bakın, bu endeksler… Bakın, bunların hiçbir kıymeti yok. Kıymet ne benim için biliyor musunuz? Sizin için kıymet ne? Sayın Bakan, size de söylüyorum, ne kıymetli biliyor musunuz? Hasköy Mahkemesinin kararı, Bulgaristan’ın Hasköy Mahkemesinin kararı; ondan herkesin utanması lazım, başta AK PARTİ’lilerin. Bu endeksler değil, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi değil, Anayasa Mahkemesi değil, Bulgaristan’daki Hasköy Mahkemesi diyor ki… Kim için diyor? Özel Kuvvetlere mensup bir şüpheliyle ilgili olarak… O şüpheli her gün Adalet ve Kalkınma Partisinin Genel Merkezine gidiyordu, sonra Hablemitoğlu cinayetiyle ilgili olarak şüpheli oldu; bakın “fail” demiyorum “şüpheli” diyorum onun da yani masumiyet hakkı var. Ne dedi mahkeme biliyor musunuz; ona bakacağız. Bulgaristan -yakın siyasal ilişkilerimiz var, hükümetinizin de devletimizin de- ne söyledi biliyor musunuz, dedi ki: “Türkiye’de adil yargılama yok. Ben bu şahsiyeti Türkiye’ye iade etmiyorum.” Bunu kim söylüyor? Kim söylüyor bunu? Kim söylüyor bunu ya? Ya, bundan biraz utan, utan! Hasköy mahkemesi bir cinayet zanlısını, bir örgüt üyesini, şüphelisini kırmızı bültenle aranan adamı, Türkiye'ye iade etmiyor. Ne diyor? “Türkiye'de adil yargılama yok.”
Tanrıkulu konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Sayın Bakan, size soruyorum: Aradan bir hafta geçti, bir kelime ettiniz mi, her şeye konuşuyorsunuz. Soruyorum Ömer Çelik'e, bir kelime etti mi, her şeyi konuşuyor. Buna bir şey söylediniz mi? Bakın, bir mahkeme diyor ki yanı başımızda: Yakın zamanın önemli bir siyasal cinayeti sizin iktidarınızdan sadece bir ay sonra olmuş, belki de size karşı olmuş ve bunu iade etmiyor. Eğer konuşmuyorsanız demek ki ilişkiniz var. Demek ki ilişkiniz var, koruyorsunuz, buraya gelmesini istemiyorsunuz. Bakın, sordum ben, cevap yok. Sofya Büyükelçiliğimiz o davaya kimseyi gönderdi mi göndermedi mi? Müdahil oldu mu olmadı mı? Kırmızı bültenle arıyor ve “Adil yargılama yok.” deniyor Sayın Bakan, bundan utanın. İstediğiniz kadar bu endekslere “Yok hükmündedir.” deyin ama Avrupa ülkeleri, dünya bunlara bakıyor, Bakanın söylediğine değil. “Efendim, bizde adil yargılama var.” Kimse bunlara inanmıyor, bakın, söyleyeyim sizlere kardeşim, kimse inanmıyor.
‘Bunların hesabını soracağız’
Bakın, Yargı çürümüş. Ya, size soruyorum, burada sordum; Sayın Bakan, elini vicdanına koy, gel burada cevap ver: Ya, Tahir Elçi Davası, hepimizin vicdanı, duruşmadaydım ben, bir duruşma 23 Kasımdan Temmuz Ayına ertelenir mi 2023'e? Sekiz ay sonrasına? Eğer bu suça ortak değilseniz o Hakimden hesap soracaksınız, nasıl sekiz ay erteler veya nasıl ara kararıyla Sayın Davutoğlu’nun dinlenmesi kararını geri çeker? Eğer ortak değilseniz, bakın, gelin burada söyleyin “Ortak değiliz, Hakim yanlış yapmıştır.” Ne diyeceksin? “Efendim, Hâkimler bağımsız ve tarafsızdır, duruşma defterine göre gün vermiştir.” Külahıma anlat, külahıma. Son söz, hesabını soracağız; bunlarla helalleşmeyeceğiz, hesap soracağız ama adil biçimde, sizin yaptığınız gibi değil.” (Haber Merkezi)