Özel Haber/ Mümin AĞCAKAYA
TİGRİS HABER - Bioenerjist, spritüel danışmanlık ve yaşam koçluğu konusunda eğitim programları yürüten ve bu konularda kitaplar yazan Bêjdar Ro Amed Gastro İnovasyon Merkezinde bir gruba uygulamalı ders verdi.
Zihinsel kodlarımızla neyi başarabiliriz ve zihinsel kodlarımızı nasıl kırarız? Kendinden özgürleşmeyen insanın özgürlük çıkışı olur mu? Sorularına yanıtlar arayan enerjist yazar Bêjdar, Tigris Habere Konuştu.
“Yeni bir alan açıyoruz yeni bir paylaşım süreci başlatıyoruz. Bu paylaşımımızın temel amacı, hedefi; enerjinin ne olmadığına dönük bir girişim yapmaktır. Enerjiyle ilgili çok ciddi çalışmalar var. Günümüzde bioenerji çok popülerleşti. Her tarafta yaygın biçimde çalışmalar yapılıyor. Fakat bu çalışmaların özü nedir? Gerçek bir bioenerjist nasıl olunur? Bioenerji çalışmaları eğitimine nereden başlanmalı?” Sorularına; “Zihinle enerji arasındaki bağlar çok önemli. Eğitim çalışmalarımızda bunu ele alacağız. Enerji çalışmamızın esas özünü zihin oluşturmaktadır.” diye yanıtlayan ve o zaman da; zihin nedir? Diye soran ve gerçek bir enerjistin; “beyni temizlenmiş, kendine dönmüş, kendini bilen bir zihinle olabileceğini söyleyerek; vereceği eğitimin özünü bu soruların yanıtlarının oluşturacağını söylüyor.
Zihne format atmak
Yazar Bêjdar; “Çalışmamız bilimsel bir alt yapıya dayanıyor. Şifaroloji bilimi de bunu anlatıyor. Peki enerjinin bilimi nedir? Nasıl görünür kılabiliriz? Kendine dönmemiş, kendini bilmeyen, kendini görmeyen, kendini anlamayan, kendini aşmayan ve kendi zihinsel gerçekliğiyle buluşmamış bir insanın enerjisi olsa olsa radyasyonik bir enerji olabilir. Yani olumsuz şeyler yayar. “
“Düşünce gücüyle ya da zihne format atmakla birçok şey yapılabilir. Düşünce gücüyle kanseri yenen insanlar bile var. Bunu reddetmiyorum, yadsımıyorum. Ama problemli bir zihinle ne kadar enerji alanı açılabilir?” Sorularının yanıtını;
“Bu problemli bir alandır. Bilimsel olarak bizim öngördüğümüz, öneri olarak sunduğumuz şu; ‘Kendine dönmek, kendini bilmektir’,’Kendini bilen insanın, kendini dönüştüren insanın enerjisi radyasyonik olmaktan çıkar. Olması gereken doğal enerji akışına girmeye başlar.”
Nasıl bir zihne sahibiz?
“Zihnimizi özgür, akışkan bir bütünlüklü yapabilmemizin temel yollarından biri; nasıl bir zihne sahip olduğumuzu görmekle başlar. Temel ölçü bu.” Diyor ve ‘Nasıl bir zihne sahip’ olduğumuzu sorguluyor.
“Zihni tanımanın yolu; Budistlerin yaptığı gibi ormanlar değil, Zerdüştlün yaptığı dağlar da değil, Sokrates’in yaptığı kaldırımlar, Konfiçyus’un yaptığı gibi de değildir.”
Zihni tanımanın yolu
“Zihni tanımanın gerçek okulu yaşam, ilişki ve paylaşımdır. Her bir insan ilişki, yaşamda ve paylaşımda kim olduğunu bilebilir. Yaşama girmeyen, paylaşım içinde olmayan, ilişki geliştirmeyen bir insan ormanda ne kadar kalırsa kalsın sadece zihnini uyutur. Dağda onlarca yıl kalabilirsin, meditasyon tekniğiyle ya da mağara yöntemiyle binlerce yıl kalsan bile sadece zihnini uyutursun.”
‘Zihni tanımanın yolu hayatın içinde olmaktan ve kendini tanımaktan geçer’
“Zihnimizi tanımanın yolu hayatın içinde olmak kendini tanımak kendini bilmek ve kendini bilerek dönüşüm içinde, çünkü kendini bilmediğin zaman neyi dönüştüreceğini de bilemezsin. Onun için de kendini tanıman gerekiyor.
Zihnimizi nasıl algılarız. Bu önemli bir soru. Bir başkası yani kendimiz dışında biri buna öncü diyebilirsin, akil insan diyebilirsin böyle bir insan bizim zihnimizi değiştirmeye muktedir biri midir? Kesinlikle hayır. Kendimiz dışında bir başkasının söylem ve yaklaşımı dışında zihnimize format atamaz.
Bir tek şey bizi değiştirebilir o da kendimiz. Kendimizi kendimiz değiştirebiliriz. Kendimizi değiştirebilmek içinde kim olduğumuzu bilmemiz gerekir.
Değişimin alt yapısı da kendine dönmek ve kendinle baş başa kalarak kendinle başlamaktır.”