Tigris Haber - Özel
TİGRİS HABER - Diyarbakırlı Halk Ozanı Zülfü Yoldaş geçtiğimiz aylarda hayatını kaybetmişti. Halk ozanlığı yanı sıra erbane ustası da olan zülfü Yoldaş Sur ilçesinde erbane üretimi yapıyordu. Zülfü Yoldaş'ın erbane üretimi yaptığı küçük atölyesini şimdilerde oğlu Yunus Yoldaş işletiyor. Babasından mesleği öğrendiğini söyleyen Yunus Yoldaş, erbane yapımında teknolojik aletlerden de yararlandığını ifade etti.
“Erbane unutuluyor”
Erbanenin bölge kültürü için büyük bir öneme sahip olduğunu ifade eden Yoldaş, erbane kültürünün unutulduğunu ifade ederek “Erbaneleri babamla yaparken biz çocuktuk. O zaman biz derileri alır erbane yapardık. Bende çocuktum ona yardım ederdim. Bu kutsal meslekler arasındaydı ama yok oldu. Biz erbane yapımında kullanılan deriyi başka yerlerden alıyoruz. Kasnak da öyle eskiden Diyarbakır’da kasnakçılar vardı. Şu an yok. Biz gidip Mardin’den kasnak getirirdik, şimdi onlarda yok işi bıraktılar. Kasnakları Bursa, Malatya’dan getirtiyoruz. Bölgedeki atölyeler tek tek kapanıyor” diye konuştu.
“Koyun derisi çekiyoruz”
Erbanede kullanılacak olan ağaçların özenle seçilmesi gerektiğini söyleyen Yoldaş, “Erbane kayın ağacından, gürgen ağacından kasnak olarak genelde kavak ağacından kullanırız. Tabii talebe göre ceviz ağacından isteyende oluyor. Ceviz ağacı biraz daha ağırdır ve biraz daha maliyetli. Kavak ağacı hem hafiftir. Bunları müşterinin istediği ebatta göre daire haline yuvarlak hale getiririz. Halkalar genelde 99 adet olur sonra bunları takarız derisi genelde oğlak ve koyun derisi olur. Erbanede ses tiz olursa oğlak derisi ince olanı tercih ederler. Koyun derisi de çekeriz.”
“Üretim düştü”
Yoldaş, korona virüs salgınında kaynaklı işlerinin biraz daha düştüğünü ifade ederek, “Şimdi bu hastalıktan dolayı çalışma saatlerinin düşürülmesinden dolayı dergâhlar kapalı olunca insanlar bir araya gelemiyor, erbane satışları da bu nedenle azaldı, bizim üretimimiz de düştü” dedi.
“İşyerimi büyütmeyi planlıyorum”
İşyerini büyütmek isteyen Yoldaş, devlet destekli projelerden yararlanmak istediğini dile getirerek geleceğe dair yapacağı projelerinden bahsetti: “Babamın yaptığı şekilde üretime devam etmiyorum. Tamamıyla el yapımı insan gücü bunları kullanarak yapıyordu. Ben çeşitli aletler kullanıyorum. Sadece çiviyle çekiçle değil. Biraz teknolojiden faydalanıyorum. İşyerini büyütmeyi planlıyorum. Zımpara makinesi olsun, hızar makinesi olsun… Burası tamamıyla başından sonuna bitecek. Dışarıda yapılıp da burada üstüne biz yapmayacağız. Destek görürsek en azından bir kişiyle bu işi devam ettirmek yerine 5-6 ya da 7 kişilik bir kadro ekip çalışmasıyla üretime geçirebiliriz.”