VİDEO - Diyarbakır’ı bölen proje Malatya’da hazırlandı

Diyarbakır kent merkezini boydan boya kesen ve tren hattı üzerinde kısa süre önce yapımı başlayan çift taraflı duvara STK’ların tepkileri devam ederken, TCDD yetkilileri ise projeyle ilgili STK’ların bilgilendirildiğini belirttiler.

Ali Abbas Yılmaz - Özel

Suçüstü yakalandılar, projeyi anlatmak zorunda kaldılar

TİGRİS HABER - Şehri boydan boya kesen tren hattına duvar projesini tesadüfen öğrendiklerini, ihalesi yapılan ve çalışmaları gün yüzüne çıkan projenin Malatya Bölge Müdürlüğü’nden kimseye sorulmadan hazırlandığını belirten Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya, “Şimdi kentin en önemli 2 tane akışına Bağlar’ı Ofis’e bağlayan yere duvar örüyorlar. Bağlarla Ofis arasında neredeyse günde en az 300 bin insan gidiş geliş yapıyor. Bu kadar insanı siz sıradan bir üstgeçitle birbirine bağlayamazsınız, o ticari aksı kurmazsınız. Bunların hiç biri hesaplanmamış. Bu tren yolu sadece küçük sanayi sitesinin orada bulunan kirlilikleri engelliyor ama onda bile geçişlerde istenilen düzeyde sağlıklı bir geçiş yapılmamış. Yani sanayinin 2 ayrı birimini de birbirinden ayırıyorlar. Bunlar hiçbir şeyi sorarak yapmadılar, biz suçüstü yakaladıktan sonra projeyi bize anlatmak zorunda kaldılar. Sadece sivil topluma da değil ne belediyeye sordular ne de kurumaların bundan bir haberi var” diye konuştu.

Devlet Demiryolları 5. Bölge Müdürlüğü, Diyarbakır kent merkezini ikiye bölen ve Diyarbakır tren Garı’ndan Araştırma Hastanesi’ne kadar 12 kilometrelik yol boyunca güvenlik amacıyla istinat duvarı çalışmalarına başladı.

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası başta olmak üzere kentteki iş insanları dernekleri ve TMMOB’a bağlı odaların aralarında bulunduğu 21 STÖ ise yaptıkları yazılı açıklamada, duvarın kentin bütüncül gelişmelerine dikkat edilmeden ve kent dinamikleriyle paylaşılmadan gerçekleştirildiğine dikkat çekti. Duvarın Çevresel Etki Düzenlemesi (ÇED) Raporu hazırlanmadan yapıldığına da vurgu yapılan açıklamada, “İlgili proje bütünüyle ele alındığında, raylı sistemin etrafında planlanan ve ihalesi yapılan bu korkulukların fen, sanat ve sosyal hayat gibi olguları dikkate almadan yapıldığı görülmektedir. Yayalar, hayvanlar, araçlar gibi kentin temel unsurları için hiçbir geçişin gözetilmediği ve bununla ilgili herhangi bir önlemin de alınmadığı görülmektedir. Çalışmayla ilgili görüştüğümüz yetkililerin dile getirdikleri sorunlar, sundukları raporlar, alanda yaptığımız keşifler ve teknik değerlendirmeler sonucunda; bütün karar ve uygulamaların bilim ve teknikten yoksun, herhangi bir ÇED raporu olmaksızın hazırlandığı görülmektedir. Kamu yararı ilkesinin hiçbir surette gözetilmediği değerlendirilmektedir” denildi.

TCDD 5. Bölge Müdürlüğü yetkilileri ise Ticaret ve Sanayi Odası başta olmak üzere birçok STK’nın proje ile ilgili bilgilendirildikleri ve İl Valisinin de katıldığı toplantılarda çalışmalar hakkında istişare edildiği belirtildi. Ticaret Odası ise konuyla ilgili proje hakkında önceden bilgilendirilmediklerini, ihalesi yapılan projenin çalışmalarının gün yüzüne çıması üzerine olayı tesadüfen öğrendiklerini belirttiler.

‘Tesadüfen haberimiz oldu’

Projeye ilişkin sonradan toplantı almak zorunda kaldıklarını belirten Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya, “Doğrusu biz bu projeyi yapıldıktan, birçok yerde beton döküldükten sonra tesadüfen haberimiz oldu. Küçük sanayi sitesinin etrafında geçişleri engelleyen bir duvar yapıldığını duyunca gittik ve hemen onları Odaya davet ettik ama baktığımızda ihalesi yapılmıştı, bitmişti ve müteahhit de birçok yerde başlamıştı. Biz de bunun yanlış olduğunu kendilerine ifade ettik. Bunun üzerine projede küçük revizyonlar yaptılar ama bizim için en önemlisi birincisi, daha henüz bu duvar ve teller örülmeden ayrı ayrı bölgelerde kalan eğitim alanları, ticari alanlar, ekonomik akslar, kentin trafik akışıyla ilgili ne belediye ile ne sivil toplumla ne de herhangi bir yapı ile hiçbir çalışma yapılmadan direkt ihale edilmiş. Şimdi de ihale bittiği için taleplerimizin itiraz noktalarımız üzerinden yerine getirilme olanağının olmadığı görülüyor. Yani, önce duvarlar örülecek daha sora ise geçişlerin nasıl verileceği belirlenecek. Sonrasında bir tadilatın yapılıp yapılmayacağı da belli değil. Malatya Bölge Müdürlüğü’nün Diyarbakır’la alakası olmadan yaptığı bir proje. Diyarbakır Devlet Demiryoları’na 2 defa gittik. ‘Bizde hiçbir proje yok, hiç bu işlerden anlamıyoruz ve süreç tamamen Malatya’dan yönetiliyor. İhaleyi Malatya yaptı’ diye bir kolaycılığa kaçıyorlar. Doğrusu, evet bir toplantı yaptık ama toplantıda yanlışları, nasıl olması gerektiğini ve basın metninde yazılanları kendilerine ifade ettik. Önce bunları yapın, sonra duvar örmeye başlayın dedik” ifadelerini kullandı.

Hiçbir şey hesaba katılmamış

Diyarbakır’ın en büyük ilçesi olan Bağlar’la Ofis semtini birbirinden ayırmanın ve bir üstgeçit ile insan akışının sağlanamayacağını ifade eden Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şimdi kentin en önemli 2 tane akışına Bağlar’ı Ofis’e bağlayan yere duvar örüyorlar. Bağlarla Ofis arasında neredeyse günde en az 300 bin insan gidiş geliş yapıyor. Bu kadar insanı siz sıradan bir üstgeçitle birbirine bağlayamazsınız, o ticari aksı kurmazsınız. Bunların hiç biri hesaplanmamış. Bu tren yolu sadece küçük sanayi sitesinin orada bulunan kirlilikleri engelliyor ama onda bile geçişlerde istenilen düzeyde sağlıklı bir geçiş yapılmamış. Yani sanayinin 2 ayrı birimini de birbirinden ayırıyorlar. Bunlar hiçbir şeyi sorarak yapmadılar, biz suçüstü yakaladıktan sonra projeyi bize anlatmak zorunda kaldılar. Sadece sivil topluma da değil ne belediyeye sordular ne de kurumaların bundan bir haberi var. Milli Eğitim ile görüştük onlara da sorulan bir şey yok. Öğrencinin evi tren rayının bir tarafında okulu diğer tarafta. Adrese dayalı yerleştirmeler var ama hiç bunların hesabı yapılmamış. Kentte belediyenin Pazar çalışmaları var ve hangi mahallenin hangi pazara gideceğiyle ilgili planlamalar var. Baktığınızda bunlar hesaba katılmamış. Kentin can güvenliği, ambulans geçiş üstünlükleri olan alanlara hiçbir alt geçit, üstgeçit yapılmadan sadece hemzemin geçitlerle çözülmeye çalışılmış. İnsanların tamamı hemzemin noktalarına yönlendirilmeye çalışılıyor. Yani söz konusu projenin insanların can güvenliğini tehdit eden sıkıntıları var.  İnsanların belirli hemzeminlere yönlendirilmesi ileride ayrı bir risk yaratacaktır.”

‘Bölge Müdürlüğü Diyarbakır’da olmalı’

 TCDD’nin Malatya’dan oturarak Diyarbakır’ı dizayn etmeye çalıştığını belirten Kaya, şöyle konuştu: “Öncelikle Diyarbakır’da Devlet Demiryolları’nın bir bölge müdürlüğü olması gerekiyor. Diyarbakır Bölge Müdürlüğü’nün ise bu tür projeleri topluma sorması gerekiyor. Bu projeler Malatya’da, Elazığ’da uygulanmamış ama gelip Diyarbakır’ı ortadan ikiye ayırabiliyorlar. Bunu da kimseye sormuyorlar. Odaya çağırarak konuyla ilgili bilgi aldık ve burada da bunun böyle olamayacağını, neler yapılması gerektiğini kendilerine anlattık. Bakın Bağlar’daki, Ofis’teki esnaf bizi arıyor. Her iki tarafta da dükkanı olan esnaf ne yapacağını bilmiyor.”

‘3 tane trenin geçtiği bir yeri hızlı tren geçen illeri karşılaştırmak da çok akılcı değil’

Kent ulaşımında doğru tutumun ne olması gerektiğine ilişkin olarak ise Kaya, şunları söyledi: “Burada doğru yöntem şudur; kent içinde kalmış tren yolu sadece kent içi ulaşımı için kullanılmalıdır. Yük taşıma boyutu da tamamen kent dışına taşınacak şekilde, Leylek istasyonu ile Bismil arasında yeni bir yük taşıma yapısının kurulması gerekir. Birçok ilde de bu şekilde yapılmış ama TCDD’nin bu kente sormadan ihaleyi yapıp bunu hayata geçirmeye çalışması işlevselliğini de kısa zamanda kaybedecektir. Çünkü ket yaşamını engelleyen bir proje haline geldiği için bu yapılsa bile, göreceksiniz birçok yerde ya yıkılacak ya sökülecek ve ekonomisi bu kadar sıkıntıda olan ülkenin parası yere gömülmüş olacak. Artı endişemiz şudur ki, bazı bölgeler de uyuşturucuların alanı haline getirilecektir. İkincisi, TCDD bize başka illeri örnek olarak gösteriyor ama günde ortalama 3 tane trenin geçtiği bir yeri hızlı tren geçen illeri karşılaştırmak da çok akılcı değil. Yani, hızlı tren olsa tabii ki, şehir içine böyle bir koruma bandının yapılması gerekir. Ama günde 3 trenin geçtiği bir yere böylesine bir güvenlik duvarı çok doğru değil.”

Öte yandan sosyal medyada projeye ilişkin  #Diyarbakırdaduvaristemiyoruz tagı açılarak vatandaşlar sosyal medya üzerinden projeye tepki gösterdi.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Diyarbakır Haberleri