Mahsum Kara/Mevlüt Bağırmaz
TİGRİS HABER - Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Diyarbakır'da başlatılan hasar tespit çalışmalarında 195 bin konut ve iş yerinde inceleme yapıldı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Yapı İşleri Genel Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan 304 kişilik 152 ekip sahadaki hasar tespit çalışmalarını sürdürüyor. Yapılan tespite göre yapılarla ilgili "hasarlı", "az hasarlı", "orta hasarlı", "ağır hasarlı" ve "acil yıkılması" gereken yer olarak sisteme kayıt yapan ekipler, bu sayede vatandaşların sistem üzerinden konutların durumunu takip etmesini de sağlıyor.
Kentte, 16 bin 2 binadan oluşan 195 bin konut ve iş yerinde hasar tespit çalışması yapan ekipler, bu yapılardan 377'sinin orta hasarlı, 300'ünün ağır hasarlı, 11 bin 600'ünün hasarsız, 3 bin 700'ünün az hasarlı, 25'inin de acil yıkılması gerektiğini tespit etti.
Deprem nedeniyle evleri hasarlı olan vatandaşlar Tigris Haber’e konuştu.
Vatandaşlar ne dedi?
Bize yardımcı olsunlar
Tek başına yaşadığı evden çıkmak zorunda kalan Gülsüm Saatçioğlu, “Ben 70 yaşındayım kimsem yok. Eşyalarımı çıkarmaya çalışıyorum. Hepimiz mağdur edildik. Adalet yok, hukuk yok bize evimizi versinler. Evimizi yıkacaklar, nerde bu devlet? Neden bizi mağdur ediyor? Biz insan değil miyiz? Ben TOKİ istemiyorum, kendi evimi istiyorum. Lütfen bize yardımcı olsunlar” dedi.
Evimi bırakıp çadırda kalmak istemiyorum
Çaresiz bir şekilde beklediklerini söyleyen Resul Güneş, “Evimiz ağır hasarlı olduğu için evden çıkmak zorunda kaldık. Yetkililer bize yurtlarda kalın diyorlar. Eşyalarımın hepsi evde kaldı çıkaramıyorum, çocuklarım perişan bir durumda. Bir nakliyeci şu an 4 bin TL’ye eşyaları çıkarıp 4 bin TL’ye taşıma yapıyor. Bizler zaten mağdur durumdayız taşıma parasını veremeyiz. Bu fırsatçılıktan başka hiçbir şey değildir. Yetkililer sadece bize evlerinizi boşaltın dediler. Ben evimi bırakıp çadırlarda kalmak istemiyorum” dedi.
Canımızı kurtardık ona şükrediyoruz
Oturduğu ev ağır hasarlı olduğundan dolayı boşaltmak zorunda kalan Nurettin Yolcu, “Benim 40 yıllık birikimim hepsi evimin içinde. Ben 15 yıldır burada yaşıyorum. Eşyalarımız ne olacak? Evimiz ne olacak? Hiç kimse bize bir şey söylemiyor. Ne yapacağımızı şaşırdık. Sadece bekliyoruz, 5 kişilik aileyiz artık bir evimiz bile yok. Evimize girip sadece eşyalarımız almak istiyoruz. Canımızı kurtardık ona şükrediyoruz” dedi.
Eşyalarımızı almamıza izin vermiyorlar
Binada yaşayan vatandaşların tek talebinin evlerinde bulunan eşyaları almak olduğunu söylen Serdar Esen, “Binaya yıkım kararı verildi. İnsanlar bir haftadır dışarıda kalıyor. Yetkililer, bize kalacak bir yer göstermedi. Evimize yaklaşmamıza da izin vermiyorlar” dedi.
Bu insanların ne suçu var?
Vatandaşların mağdur edildiğini ifade den Yakup Yolcu, “Buradaki insanların evlerinden eşyalarının çıkarılmasına dahi izin verilmiyor. Zaten bu insanların evleri gitti, birikimleri gitti, artık ne yapacaklarını bilmiyorlar. Bu insanların ne suçu var?” diye sordu.