VİDEO - Diyarbakır; Sur, Hewsel, Zerzevan ve Mithras ile tam bir hazine

Tarihin önemli bir dönemine ışık tutmaya devam eden Zerzevandaki kazı çalışmaları sürprizlere gebe. Kazı çalışmalarını yürüten Doç. Dr. Aytaç Coşkun kazılarda elde ettikleri bulgularla ilgili önemli bilgileri Tigris Habere anlattı.

Özel Haber/ Mümin Ağcakaya

TİGRİS HABER - *Dünyada örneği az bir kent

Diyarbakır Surları, Hewsel Bahçeleri, Zerzevan Kalesi ve Mithras Kutsal Alanı dört yer birden UNESCO kalıcı listesinde olacak. Türkiye de başka bir şehir örneği yok. Bir şehirde dört yerin birden koruma altına alınma örneği dünyada çok az. Bu nedenle hem bölgenin tarihi açısından, Romanın pagan ve Hıristiyanlık inancı açısından hem de bölgenin turizm açısından Zerzevan Kalesindeki çalışmalar çok önemli.

*Ziyaretçi akınına uğrayacak

Ziyaretçi Karşılama Merkezi bitirildiği zaman yılda en az 1 milyon kişinin Zerzevan Kalesine gelmesi bekleniyor. Bu da sadece Diyarbakır turizmini etkilemekle kalmayacak, Mardin’e, Batmana kadar bütün bölgeyi etkileyecek bir potansiyele sahip olacak. Büyük bir ekonomik girdi ve büyük istihdam sağlayacak. Bu da en azından sadece tarihi değiştirmekte kalmayıp bölgenin turizmine de çok büyük bir katkı sunacak.

*Çıkan eserlerin dünyada eşi benzeri yok

Zerzevan Kalesinde ortaya çıkarılan eserlerin bir bölümü unik, yani Dünyada eşi benzeri yok. Dünyada bir ikincisi yok buradan çıkanların. Ve şu an 110 tane eser Diyarbakır Arkeoloji Müzesinde sergileniyor. Ziyaretçi Merkezi tamamlanınca aslında bir diğer projemiz bu binlerce eserin sergileneceği bir Zerzevan Müzesinin burada yapılmasıdır. Bununla ilgili de çalışmalarımızı yürütüyoruz.

Kazı çalışmaları başladıktan sonra tarihin önemli bir dönemini aydınlatan Zerzevan Kalesi kazı çalışmaları dokuz yıldır devam ediyor. Roma İmparatorluğunun Doğudaki en ileri karakol olma görevini yürüten, aynı zamanda Mithras inancının en önemli kutsal mekânı olan tapınağın bulunması dünyada birçok çevrenin dikkatlerini bu çalışmalar ve elde edilecek bulgular üzerine çekti.

Elde edilen ve elde edilecek olan bulgularla karanlıkta kalan geçmiş tarihsel süreçlerin aydınlanmasına katkılarının olacağı düşünülen kazı çalışmaları heyecanla devam ediyor. Devasa bir yer altı kent yapılanmasına da sahip olan kazı alanındaki çalışmalarda elde edilecek bulgular heyecanla bekleniyor.

Bu yüzden sürprizlere açık olan bu çalışmaları başından beri sürdüren kazı başkanı Doç. Dr. Aytaç Coşkun, çalışmaların nasıl başladığını, günümüzde hangi aşamada olduğunu şöyle dile getiriyor;

“Zerzevan Kalesi o zamanın sınır garnizonu. Askeri bir şehir, askeri bir yerleşim yeridir. Sadece kale demek biraz sınırlandırmak olur. Burası büyük bir garnizondur. 2014 yılında burada ekibimizle birlikte burada çalışmalara başlamadan önce hiçbir kazının, araştırmanın yapılmadığı bir yerdi. Biz Zerzevan’la ilgili hiçbir bilgiye sahip değildik. 2014 yılında çalışmalara başlayınca bir baktı ki Romanın bilinmeyen birçok mimari yapısına, birçok yeni arkeolojik verisine rastladık. Kazılara başladığımızda gördük ki; burası en iyi korunmuş Roma garnizonlarından birisi. Roma M.S. 2. Yüzyıl yani 1800 yıl önce buraya geliyor. Buraya yerleşiyor ama daha öncesine de ulaştık’’ dedi.

‘’Üç bin yıllık bir geçmiş’’

Aytaç Coşkun, kazı çalışmalarıyla ilgili şunları söylüyor; “2014'te başladık ve 9 yıldır çalışmaları yürütüyoruz. Aslında Türkiye'deki en yeni kazılarından biridir. 3000 yıllık bir yer burası. Asur döneminden itibaren yerleşim alanı olmuş, böyle bir işlev görmüş bir yer burası. Asur döneminde de burada bir kalenin varlığını arkeolojik kalıntılara ve buluntulara göre söyleyebiliyoruz. Burada birçok döneme ait eserler var. En önemlisi 4,5 metrelik kazıdan sonra ortaya çıkardığımız Asurlu bir yöneticiye ait bir mühürdür. Tabii mühürle birlikte bulunan diğer eserlerde biz de burada Asur döneminden itibaren M.Ö. 880'ler yani 3000 yıl öncesinden itibaren burada bir yerleşim ve kale var.

Kral yolunun üzerinde

Pers dönemi, Zerzevan Kalesi tam kral yolunun üzerinde bulunuyor ve Kral Yolunu koruyor. Aynı zamanda bölgede önemli askeri yerleşim işlevi gören bir garnizondur. Perslerin devamı olan Parth dönemine ait eserler ortaya çıkıyor. Parth döneminde de burası kullanılmış ama şu andaki mevcut durumuna getiren Roma İmparatorluğu oluyor.

M.S. yaklaşık 202 yıllarından itibaren Severuslar Hanedanı dediğimiz dönemden itibaren burada bir kale inşa ediliyor. M.S. 639'da Hz. Ömer döneminde İslam ordularının Diyarbakır'ın fethine kadar 400 yıl boyunca kesintisiz Roma İmparatorluğu burada hâkimiyetini sürdürüyor. Burası sınır hattı ve bir sınır garnizonudur. Doğudaki en büyük rakibi ve dolayısıyla mücadele ettiği devlet Sasanilerdir. Bu yüzden Roma burada sürekli olarak Sasanilerle savaş halinde olmuştur.’’

‘’İslam orduları fethettikten sonra önemini kaybediyor’’

Coşkun, ‘’Arkeolojik verilere ve antik kaynaklara göre baktığımızda Sasaniler en az 3 defa burayı yerle bir ediyor. Roma her defasında yeniden ele geçirip yeniden inşa ediyor. Ta ki M.S. 639 yılında İslam ordular fethedene kadar. Burada zaman artık duruyor. Geçici barınaklar dışında Zerzevan Kalesi kullanılmıyor. Bu da şundan kaynaklanıyor olabilir; İslam coğrafyası sınırları içinde kaldığı için, artık sınır olma özelliğini ve stratejik önemini kaybediyor ve burada yerleşim bitiyor’’ dedi.

Coşkun Açıklamasının devamında, şu bilgileri veriyor;

‘’Kazılar bölgenin tarihini değiştirdi’’

Doç.Dr. Aytaç Coşkun,’’Tabii yapılan kazı çalışmaları bölgenin tarihini değiştirdi. Bölgenin Asur, Pers ve Parth tarihini, özellikle de Roma tarihini değiştirdi. Bunlarla birlikte bölgenin turizmi için de muazzam bir etki sağladı. Baktığımız zaman sadece Zerzevan Kalesine yılda ortalama 400.000 kişi ziyaret ediyor ve bu yıl aslında 150.000 rakamını geçtik. Yani yaklaşık 5 aydır Zerzevan Kalesi açık. Deprem nedeniyle iki buçuk ay kapalı kalmıştı. 5 ay içinde 150.000 rakamını geçti. Şu an ziyaretçi karşılama merkezi inşa ediliyor ve Ekim ayında tamamlanacak. Ziyaretçi Karşılama Merkezi bitirildiği zaman yılda en az 1 milyon kişinin Zerzevan Kalesine gelmesi bekleniyor. Bu da sadece Diyarbakır turizmini etkilemekle kalmayacak, Mardin’e, Batmana kadar bütün bölgeyi etkileyecek bir potansiyele sahip olacak. Büyük bir ekonomik girdi ve büyük istihdam sağlayacak. Bu da en azından sadece tarihi değiştirmekte kalmayıp bölgenin turizmine de çok büyük bir katkı sunacak.

10 milyon metrekarede çalışma var

Zerzevan Kalesinde birçok yeni yapı, binlerce eser ortaya çıkarıldı. Sur içi ve Sur dışı var Suriçi 57.000 metrekare. Sur dışı ile birlikte 1 milyon metrekare. Zerzevan Kalesi çevresiyle birlikte 10 milyon metrekarede çalışmalar devam ediyor. Şu an büyük oranda yerüstü şehrinde çalışıyoruz.

Hangi yapılar ortaya çıkarıldı?

Çalıştığımız dokuz yıllık sürede askerlerin ve sivillerin kaldığı konutlarda kazı çalışmaları yapıldı. Yine yönetim binası, kilise, yer altı kilisesi, kaya sunakları, Güney Kule ve bu kulenin altındaki geçitlerde yine Surlarda Arsenal'de, Mithras Kutsal alanında çalışmalar yapılıp birçok yapı ortaya çıkarıldı.

Bu bulgular 2017 yılından sonra özellikle Kutsal Mithras alanının keşfi Zerzevan Kalesinin bütün dünyada bilinmesini ve merak edilen bir yer haline gelmesini sağladı.

Çünkü dünyanın en iyi garnizonu burasıdır. Bununla birlikte en iyi korunmuş Mithras kutsal alanına sahiptir. Mithras inancı Roma'da ezoterik bir inanç ve bütün ayinleri, törenleri gizli. Bunların hepsi yer altında büyük bir gizlilik içinde yapılıyor ve arkalarında yazılı hiçbir belge bırakmamışlar. Biz Mithrası bu arkeolojik kalıntılara ve söylencelere göre ancak yorumlayabiliyoruz.

En Doğudaki tapınak şu an Zerzevan kalesinde ve en iyi korunmuşu da Zerzevan Kalesinde. Mithrasla ilgili bilinmeyen pazılın birçok eksik parçası var. Pazılın en önemli parçasını tamamlayan birisi de buradaki kutsal alan. En çok merak edilen konu bu ezoterik dine giriş yani bu gizem dinine giriş nasıl oluyordu?

İşte bu inanca bu dine girişin bütün aşamalarını biz Zerzevan Kalesinde görüyoruz. Bu nedenle buradaki çalışmalar Mithras Kutsalındaki çalışmalar çok önemli.

Bu yüzden bir anda bütün dünyanın ilgisini çekti. Birçok bilinmeze, soru işaretine cevap buldu. Şu an Zerzevan Kalesi Ve Mithras kutsal alanı UNESCO Dünya Mirası geçici listesinde. Şu an bu yıl bütün hızıyla çalışmalarımızı yürütüyoruz. Hem alan planı yönetim planı hem de UNESCO dosyası hazırlanıyor. Yakın zamanda Zerzevan Kalesi asıl listeye geçecek ve bir dünya mirası olacak.

Dünyada örneği az bir kent…

Diyarbakır Surları, Hewsel Bahçeleri, Zerzevan Kalesi ve Mithras Kutsal Alanı dört yer birden UNESCO kalıcı listesinde olacak. Türkiye de başka bir şehir örneği yok. Bir şehirde dört yerin birden koruma altına alınma örneği dünyada çok az. Bu nedenle hem bölgenin tarihi açısından, Romanın pagan ve Hıristiyanlık inancı açısından hem de bölgenin turizm açısından Zerzevan Kalesindeki çalışmalar çok önemli.

‘’Dev yer altı kenti tespit edildi’’

Tabii dünyanın her yerden ziyaretçisi var. Şimdi bakıyoruz bir yer üstü şehri var. Özellikle bu yıl yaptığımız jeoradar çalışmalarında dev bir yeraltı şehri tespit ettik. Biz zaman zaman jeoradar çalışmaları yapıyorduk ama en kapsamlısını kış sezonunda yaptık. Yer altında devasa yapılar tespit ettik. 3 kat 4 kat. Aslında bir yerüstü şehri var ve daha büyüğü yerin altında. Büyük dev galeriler var. Bu nedenle çalışmalarımızı hem yer üstünde hem de yer altında devam ettireceğiz. Şimdi tabii mimari açıdan önemli, inanç sistemleri açısından önemli arkeolojik bulgular açısından da önemli. Zerzevan Kalesinde hem askeri yaşantı hem de sivil yaşantısına dair her şey mevcut.

‘’Çıkan eserlerin dünyada eşi benzeri yok !’’

Ameliyat aletlerinden aydınlatma araçları, kemer tokalarından saç iğnelerine, elbiselerindeki apliklerden pişirme kaplarına yani o dönemin askeri ve sivil yaşantısına dair ne varsa binlercesi Zerzevan Kalesinde ortaya çıkarıldı ki; bunların bir bölümü unik yani Dünyada eşi benzeri yok. Dünyada bir ikincisi yok buradan çıkanların. Ve şu an 110 tane eserimiz Diyarbakır Arkeoloji Müzesinde sergileniyor. Ziyaretçi Merkezi tamamlanınca aslında bir diğer projemiz bu binlerce eserin sergileneceği bir Zerzevan Müzesinin burada yapılmasıdır. Bununla ilgili de çalışmalarımızı yürütüyoruz.

Bin 400 yılda üstü tamamen kapanmış

Burada en büyük şans bu alanın kapalı olmasıdır. Bundan dolayı da herhangi bir tahribata uğramadan günümüze ulaşmasının nedenleri nelerdir? Hangi tarihlere kadar gidilebilir? Tahmininiz nedir?

Buraya dünyanın en iyi korunmuş Roma garnizonudur diyoruz. Hatta belki de en iyi korunmuşu diyebiliriz. Çünkü 639'da terk edildikten sonra 1400 yıl boyunca tekrar yerleştim görmemiştir ve bütün yapılar, kalıntılar olduğu gibi kapanmıştır. 1400 yıl boyunca yani hep soruyorlar nasıl kapandı diye. Bu alan kullanılmadığı için etraftan rüzgârlar sürekli olarak tozla toprak getirmişlerdir. Dolayısıyla toprak burayı 1400 yılda tamamen örtmüştür. Yer üstü şehrinde 4 metre ile 7 metreye kadar dolgu oluşmuştur. Üzeri toprakla örtüldüğü ve tekrar yerleşim olmadığı için kentte her şey olduğu gibi korunmuştur.

‘’Bilinmeze cevap bulacağız’’

Tabii bu çalışmalar bütün hızıyla devam edecek. Belki çok uzun yıllar sürecek ama şu da var her yıl yeni bir bilgiye ulaşacağız. Yeni bir bilinmeze cevap bulacağız.

Bu çalışmalarda sizi en çok şaşırtan ne olabilir? Neyi bulduğunuzda ‘İşte bu’ diyebilirsiniz?

Şimdi Zerzevan Kalesinde her bulduğumuz bizi şaşırtıyor. Çünkü bulduğumuz bir arkeolojik eser de olabilir, mimari bir yapı da olabilir. Bizi o döneme götürüyor. Ve o dönemle ilgili birçok eksik parçaları tamamlıyor. Yani bizim bunu birbirinden ayırt etmemiz çok zor. Ama tabii ki Mithras Kutsal alandaki kazı çalışmalarımızı büyük oranda bitireceğiz. Şöyle düşünün Sur içinde şu ana kadar ancak %10'luk bir kısmı kazıldı. Yeraltı şehrinde de yerüstü şehrinde de birçok yeni arkeolojik eser ve yeni yapılar ortaya çıkarılacak.

Tabii ki Zerzevan Kalesinin de birçok önemli yapısı var. 1.500 yıllık kilisesi var. Yer altı Kilisesi 1700 yıllık. Üzerindeki Aramice yazıtlar hala duruyor. En önemlisi, en çok ilgi çeken, en çok merak edilen ve görülmek istenen yerlerden birisi de Mithras Kutsalıdır. Bu alanlardaki çalışmalarımızı tamamlayacağız ve bitireceğiz. Tabii yeraltı şehri bize ne tür sürprizler getirecek; bilmiyoruz. Biz sadece Sur içinden bahsettik. Bir de Sur dışı var. Buraya sekiz buçuk kilometreden su getirmişler. Su kanalının ancak 770 metresini kazdık.

‘’ÖLÜLER ŞEHRİ’’

Burası yaşayanlar şehri. Kazılar yapıyoruz. Bir de ölüler şehri nekropol var. Bu da Sur dışındadır. Nekropol alanında da kazı çalışmaları devam ediyor. Baktığımız zaman üç kişilik aile mezarları, tonozlu tek kişilik özel kişiler için yapılmış, vadiye bakan mezarlar var. Bunların hepsi ana kayaya oyularak özel olarak inşa edilmişler. Bu ölüler şehrinde de çalışmalarımızı devam ettireceğiz. Çok büyük bir mezarlık alanı da yerin altındadır. Zaman ilerledikçe pazılın birçok parçasını burada tamamlayacağız.

Ekibimizde arkeolog, mimar, restorator arkadaşlarımız var. Başka şehirlerdeki üniversitelerden hocalarımız da buradaki çalışmalara destek oluyor. Birçok farklı üniversitenin birçok farklı disiplinin bir arada çalıştığı bir yer. Her hocamız ve bilim insanımız burada kendi alanıyla ilgili çalışmalarını yürütüyorlar.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Diyarbakır Haberleri