Mehmet TÜRK - Şehmus KIZILASLAN
TİGRİS HABER - CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Diyarbakır'daki sanayici, esnaf ve çiftçi temsilcileriyle görüşerek mevcut sorunları üzerinde görüş alışverişinde bulundu. Tanrıkulu, yaşanan ekonomik kriz nedeniyle cazibe merkezi konumundaki Diyarbakır'da dahi 5 bin kişinin işsiz kalabileceğini söyledi.
Cumhuriyet Halk Partisi Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Diyarbakır gündemini Tigris Haber'e değerlendirdi. Sanayici, çiftçi ve esnaf temsilcileriyle görüşerek fikirlerini aldığını belirten Tanrıkulu, merkezi hükümetin destek ve teşvik kredilerinin yetersiz olduğunu belirterek, Diyarbakır'da cazibe merkezi haline gelen tekstil sektöründe çalışan 5 bin kişinin işsiz kalabileceğini söyledi.
"DİYARBAKIR'DA 5 BİN KİŞİ İŞSİZ KALABİLİR"
Tigris Haber Gazetesi'ni ziyaret eden CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Diyarbakır gündemine ilişkin sorun ve çözüm önerilerini anlattı. Diyarbakır TSO Başkanı Mehmet Kaya ile birlikte Organize Sanayi Bölgesi'ni ziyaret ettiğini anlatan CHP'li Tanrıkulu, "TSO başkanıyla birlikte OSB Başkanı ile konuştuk. Ziraat Odası Başkanıyla da, esnaf temsilcileriyle de görüştüm. Diyarbakır'ın gündemi olarak hem onların görüşlerini edindim, hem de kendi görüşlerimi aktardım. Türkiye'de büyük bir ekonomik kriz var. Bundan en çok yoksul ve emekçiler olumsuz etkileniyor. Ama üretime büyük katkı sağlayan sanayiciler ve esnaflar da bundan en çok olumsuz etkilenen kesimler oluyor. Diyarbakır özellikle tekstilde cazibe merkezi haline geldi. Birçok yatırımcı; bölgeden ve bölge dışından yatırımcı merkezlerini Diyarbakır'da yaptı, hem de göz kamaştırıcı yatırımlar. Ama her nasıl olduysa artan maliyetler, dövizdeki durum nedeniyle üretimler sonuçta daha çok Mısır'a, Cezayir, Fas Pakistan ve Bangladeş'e kaydı. Fason üretimler orada yapılmaya başlandı. Yapılan destek ve verilen teşvik kredileri yeterli değil. Bölgede ve Türkiye'de istihdamı korumak istiyorsak ve üreticiyi korumak istiyorsak, Mısır gibi Afrika ülkelerinden Türkiye'ye yönelik ithalata yönelik ek vergi konulması lazım ki buradaki üretici ve sanayiciyi koruyabilelim. Sanayicilerin ve üreticilerin böyle bir talebi var. Sadece buradaki değil Türkiye genelindeki sanayiciyi, özellikle tekstilciyi korumaya yönelik bir tedbirdir. Yoksa bu işsizlik ortamında Diyarbakır'da 5 bin kişi işsiz kalabilir tekstil sektöründe. Diyarbakır ve Türkiye'ye özgü tedbirlerin alınması lazım" diye konuştu.
AK Parti hükümetinin sanayici ve esnafı korumaya yönelik herhangi bir çabası olmadığına dikkat çeken Tanrıkulu, "Önce pandemi, sonra deprem ve ekonomik kriz nedeniyle Diyarbakır'daki yurttaşlar olumsuz etkilendi. Bildiğimiz gibi Diyarbakır ve Urfa afet bölgesi kapsamından çıkarıldı. Faizi kullanıp herhangi bir üretimi devam ettirmek konusunda merkezi hükümetin bir çabaları yok. Dolayısıyla üretici büyük zorluklar çekiyor. Hem esnaf odası, hem de OSB bölgesindeki sanayicilerin bu konudaki talebi var. AKP hükümeti, bu konuda nasıl böyle duyarsız hale geldi anlamıyorum. Bütün meseleleri anlaşılmaz. Tek korudukları çevre var, o da kendi yandaşları. Ben Diyarbakırlı yurttaş olarak siyasetin ötesinde söylüyorum; mesela karayolları sonuçta en fazla talebin olduğu alanlardan bir tanesi. Geçenlerde de söylemiştim; Bismil yolu, Çermik, Ergani, Eğil yollarında büyük sıkıntı var. Buralarda trafik kazaları yaşanıyor. Herhangi bir önlem alınmıyor. Eskiden karayolları bölge müdürlüğü çok güzel çalışmalar ortaya koyuyordu. Ama şimdi son zamanlarda saydığım alanlar, kendim yaptığım gözlemler. Kime ne kazandırdığını bilmiyoruz" şeklinde konuştu.
"SİLVAN YOLUNDA KAVŞAK YOK"
Silvan karayolunda, Dicle Üniversitesi kavşağından sonra yüzlerce konutun yapıldığını hatırlatan Tanrıkulu, buralarda binlerce kişinin yaşattığını söyledi. Buna rağmen ışıklı bir kavşağın yapılmamış olmasının insan hayatını tehdit eder duruma geldiğine işaret eden Tanrıkulu, "Benim kendi yaşadığım başka bir gözlemim daha var. Silvan karayolunda üniversite kavşağında, Fetih mahallesinde yüzlerce konut yapıldı, orada binlerce yurttaşımız yaşıyor. Ama ne bir kavşak var ne bir ışık var, sola dönmek için. Silvan anayolu büyük ve önemli bir güzergâh. Orada mutlaka bir kavşak yapılmalı ve ışıklandırılmalı, insanların ölmemesi için. Ben bir yurttaş olarak bunu görüyorum, karayolları ve ilin diğer yöneticileri bunları neden görmezler ve anında neden tedbir almazlar. Daha önce kayyum yönetimi vardı ama şimdi büyükşehir belediyesi var, yerelden seçilmiş organlar, güçlü sivil toplum var. Bunlarla dayanışma içerisinde, bu mekanizmanın harekete geçmesi lazım" ifadelerini kullandı.
HASANDİN YAYLASINI YOK ETMEK İSTİYORLAR
Diyarbakır'ın Kulp İlçesi'ne bağlı Hasandin Yaylası'nda yapılmak istenen maden arama çalışmalarını da değerlendiren Tanrıkulu şunları söyledi:
"Benim memleketim Kulp'ta, madenle ilgili bir araştırmalar var. 6 değil 10 köyün yararlandığı su kaynakları var, diğer ekolojik ortamlar var. Kimseyle görüşmeden, danışmadan, talep almadan, emrivaki ile orada sondaj çalışmaları yapılıyor. Bu 8 köyün yaylası tamamen kullanılmaz hale gelecek, içme su kaynakları zehirlenecek. Sadece bölgenin değil bölgenin akarsu kaynakları, Kulp'taki kaynaklardır, Dicle bile zehirlenecek. Ne gibi çalışmalar yapıldı, neden paylaşmadınız, bunların hiç biri paylaşılmadı. Bu kent sahipsiz değil, yurttaşların talepleri var. Yerel yöneticilerin, merkezi hükümetin buradaki yöneticilerinin bu sorunlara duyarlı olması lazım."
"ACİLDE YATMAK İÇİN BENİ ARAYAN ONLARCA YURTTAŞ VAR"
Diyarbakır'da sağlık alanında da büyük sorunların yaşandığına şahit olduklarını sözlerine ekleyen CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, "Sağlık alanında büyük bir sorun var. Acilde yatmak için beni arayan onlarca yurttaşlar var. Bazı yerlerde doktor sıkıntısı var. Nüfusu 2 milyona ulaşan Diyarbakır'da araştırma hastanesinin olduğu yerde, doktor ve cihaz sıkıntısı var, randevu konusunda sıkıntı var. Yazın yoğunlaşan sorun ve talepler var. Ama bu taleplere karşılık planlaması yapılmayan bir sağlık görevlisi sorunu var. Bunları yerelde gidermek için çaba içerisinde oluyoruz. Diyarbakır Valisi ile de görüştüm. Yeni valinin bu konulara duyarlı olmasını bekliyoruz. Öyle tahmin ediyorum ki o da bu çaba içerisinde olacaktır" diye konuştu.