Mahsun Rençber
TİGRİS HABER - Metiner, “Evet yeni bir çözüm süreci başlayabilir, ama PKK koşulsuz olarak silahlarını bırakması lazım. HDP de kendi siyasal gücüne güveniyorsa buyursun, fikirleri ile çıksın. Diyarbakır’da, Hakkâri’de yarışalım” dedi.
Eski Ak Parti Milletvekili ve yeni kurulan Demokrasi ve Birlik Derneği (DEMBİR-DER) Genel Başkanlığını yapan Mehmet Metiner bir takım görüşmelerde bulunmak üzere Diyarbakır’a geldi. Metiner ile yeni kurulan dernek, Kürt sorunun çözümü, ekonomide yaşanan sıkıntılar ve erken seçim tartışmalarını konuştuk.
Derneği kurmanızdaki amaç nedir, derneğin hedefleri ne olacak?
“Demokrasi ve Birlik Derneğinin kuruluş amacı, Türkiye Kürtlerinin hala çözülmemiş sorunları var. Evet, etnik inkârdan kaynaklı bir Kürt sorunumuz yok artık. Ama yanlış terörle mücadele dönemlerinden kalan, eski Türkiye’den kalan, iç göçten kaynaklı, başkaca sebeplerin de tetiklediği Türkiye Kürtlerinin sorunları var. Ayrıca Türkiye Kürtlerinin haklı olarak anadilleriyle ilgili talepleri var. Kürtçe öğreniminin, öğretiminin ardına kadar açılmasından tutunuzda, sadece Mardin Artuklu Üniversitesi ile sınırlı kalmayan, İstanbul, Ankara İzmir gibi saygın üniversitelerimizde de Kürt Dili ve Edebiyatı bölümlerinin açılmasına varıncaya kadar bir dizi başka talepleri de gündeme taşımak için kurduğumuz bir dernek.”
Şuan ülkenin bir numaralı sorunu geçim. Ülke ekonomisi nereye gidiyor. Siz alışveriş yaparken zorlanıyor musunuz. Ekonomideki tablo bu şekilde devam ederse bir erken seçime gidilir mi?
“Herkes gibi bizde zorlanıyoruz. Herkes gibi bizde rahatsızız ama bu Türkiye’ye özgü bir sorun değil. Küresel ölçekte yaşanan bir sorun. Bugüne kadar enflasyon nedir bilmeyen Amerika ve Avrupa ülkeleri bile enflasyonla tanışmaya başladılar. Pandemi bu süreci tetikledi. Üretimden kaynaklı sıkıntılar var. Tedarik zincirinde yaşanan sorunlar var. Navlun fiyatlarının artmış olması kaçınılmaz bir biçimde fiyatlara da yansıyor. Ukrayna Rusya savaşı gene bu süreci tetikleyen bir faktör. Biz ülke olarak enerjide, elektrikte, doğalgazda dışa bağımlı bir ülkeyiz. Bu pandemi döneminde de üretim arzında da sıkıntılar daralmalar yaşandı. Bunlar bütün dünyada olduğu gibi bizim ülkemizde de fiyatlara yansıdı. Hepimizi rahatsız eden bir durum ama biz Ak Parti hükümetinin bütün bu sorunları çözebileceğine inanıyoruz. Sayın cumhurbaşkanımız, hükümetimiz bir takım önlemler alarak, vatandaşın alım gücünü yükseltmek suretiyle bu derin krizi normalleştirmeye çalışıyorlar. Ben inanıyorum hükümetimiz bu sorunun üstesinden gelecektir. Temmuz ayında enflasyon farklarına bakarak maaşların yeniden düzenlenmesi, 3600 ek göstergenin bütün memurları kapsayacak şekilde genişletilmesi, bunun dışında vatandaşlarımızın alım gücünü yükseltmek için yapılabilecek her şeyi yapan bir hükümetimiz var.”
Muhalefetin erken seçim talebi var?
Erken seçim olma ihtimali yok. Seçim vaktinde yapılacak. Bir sene kaldı zaten niye bu kadar acele ediyorlar. Zaten 6 ay sonra seçim çalışmaları başlayacak. Siyasal istikrarı sağlamak için başkanlık sistemine geçildi zaten. Vaktinde seçimler yapılsın diye, erken seçimler olmasın, siyasal istikrasızlık aynı zamanda ekonomik istikrarsızlığı tetiklemesin diye başkanlık sistemine geçildi. Erken seçim çağrısının hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur.
AK Parti ile MHP ittifakı sonrası AK Parti içindeki Kürtlerin pasifize edildiği, yada MHP’nin bu konuda engel olduğu iddia ediliyor?
MHP’nin hükümetimiz üzerinde hiçbir tasarrufu söz konusu değildir. Hiçbir telkini de söz konusu değildir. MHP bizimle hükümet pazarlığı yapan bir parti değildir. Ak Partinin MHP ile yaptığı ittifak bir pazarlık ittifakı değil. Dolayısıyla birilerinin hükümette bulunmasında MHP’nin ne bir telkini nede engelleyici bir rolü yoktur. Bunlar dedikodudan ibaret. AK parti MHP ittifakının bölgede niye olumsuz bir etki yarattığını anlayabilmiş değilim. Eğer Kürtler gerçekten bu konuda hassassa, bu ülkede Kürt sorununu yaratan parti CHP’dir. Kürt halkının varlığını inkâr eden parti CHP’dir, Kürt dilini kültürünü yasaklayan CHP’dir. Dersimden tutun Zilan derelerine kadar bütün bu katliamları yapan iktidarın adı CHP’dir. Yani siz bir halkın varlığını inkâr eden, dilini kültürünü yasaklayan ve o halkı mecburi iskan politikalarıyla adeta kültürel olarak katliama uğratan bir parti ile bugün HDP’nin ittifak yapmasını sorun kabul etmeyeceksiniz, ama tarihin hiçbir döneminde iktidar olmayan, iktidar olduğu dönemlerde de Kürt halkının varlığını inkar etmeyen, Kürt kanında eli olmayan bir MHP ile Ak Partinin yaptığı ittifakı Kürtler açısından sorunlu olduğu sonucuna varacaksınız. Önce HDP ile CHP’nin ittifakı sorgulanmalı. HDP üzerinden Kürtlerin nasıl cellâtlarına âşık kılınmak istendiğini sorgulamanız lazım. HDP üzerinden Kürtler CHP’nin stepnesi kılınmak isteniyor. Erdoğan’ı alaşağı etmek için CHP’nin kurduğu koalisyonun stepnesi kılınmak isteniyor. Peki, Erdoğan kim, Diyarbakır meydanında Kürt sorunu benim sorunumdur çözeceğim diyen insandır. İnkârı sonlandıran, asimilasyonu sonlandıran, Kürtler üzerindeki cebri devlet politikasını sonlandıran bir liderdir. Kürtlere asıl ihanet HDP- CHP ittifakıdır.
Seçimlere doğru giderken AK Parti Kürt meselesinin çözümünde yeni bir hamle yapar mı?
Eksik kalan ne var. Anadilde eğitim diyorlar. Nedir, biri çıksın açıklasın bizde bilelim. Ana dilde eğitimi önce Kandildeki terör baronları alsınlar. Bir Kürtçe öğrensinler kendileri. Kürtçe için kan döktüklerini iddia ediyorlarsa ikiyüzlülüğe gerek yok. Yıllardır dağdalar niye Kürtçe öğrenmediler. Abdullah Öcalan Kürtçe mi biliyor? PKK’nın dağdaki, Kandildeki baronları Kürtçe mi biliyor? Bu ülkede Kürtçe, Arapça, Lazca bir sürü dil var, topluluk var. Her bir dil için, her derste anadilde eğitim istemek çok haklı bir talep değil. Ana dilini öğrenirsin, öğretirsin. Kültürünü öğrenir öğretirsin. Diyelim ki devlet her şeyi yaptı ama bu adımı atmadı bunun için dağa çıkılır mı? Türkiye’de sorun çözülmüştür. Kim aksini iddia ediyorsa gelsin konuşalım. Kürt sorunu dediğiniz nedir. Ayrı bir devlet talebi mi, etnik federasyon mudur, PKK bunları savunuyor mu ayrı bir devlet mi istiyor. Dört parçada Kürdistan mı istiyor, Kürtler için PKK’nın istediği nedir. HDP Kürtler için ne istiyor bunu bilen var mı? Suriye’de baba Esad Kürtlere nüfus cüzdanı bile vermezken, siz bir gün PKK’nın Şam rejimini eleştirdiğini duydunuz mu. İran’da rejim Kürtlerle hangi sorunu çözdü de PKK İran ile savaşmaz, tam tersi Sincar bölgesinde İran’ın Haşdi Şabi’leri ile birlikte Kürdistan Bölgesel Yönetimine savaş açıyor.
Peki size göre hangi adım atılırsa PKK silah bırakır?
PKK hiç silah bırakmaz. PKK kendi iradesi olan bir örgüt değil ki. HDP’nin iradesi de yok zaten. Kandil’in kurduğu bir robottan oluşan bir siyasal parti. Silahlarını aradan çeksinler, gelsinler konuşalım, ne istiyorlar? Benim özgürlüğümü elimden alan bir örgütün özgürlük iddiası ne kadar samimidir?
HDP’nin elinde silah mı var?
“HDP’nin elinde silah var. HDP şöyle bir partidir. Dağda PKK var, silahlı bir terör örgütü var. Bir kısmına diyor git gazete aç, bir kısmının eline silah veriyor, bir kısmına da git siyaset yap diyor. Ne farkı var? Bir terör örgütü var, herkese görev veriyor. Terörün siyasetini yapıyorsan en az onun kadar suçlusun. Silahları geri çeksinler, gelsinler demokratik siyaseti demokratik rekabet içinde yapalım. HDP Kürtler için ne istiyor, ben bilmiyorum, siz biliyorsanız söyleyin. HDP silahların arkasına sığınarak, bizim karşımıza çıkmasın. Evet, yeni bir çözüm süreci başlayabilir, ama koşulsuz olarak silahlarını bıraksınlar. HDP de kendi siyasal gücüne güveniyorsa buyursun, fikirleri ile çıksın. Diyarbakır’da, Hakkâri’de yarışalım. Ama ben Hakkâri’ye gittiğimde hemen tehdit edecek, sonra Türk devleti faşist olacak.”
Kürt sorunun çözümünde istihbarat örgütleri zaman zaman İmralı’da Abdullah Öcalan ile görüşüyor. Sivil bir muhatap olarak Demirtaş ile neden görüşülmüyor?
Demirtaş’ın abisi Nurettin Demirtaş’tan farklı mı düşünüyor. Demirtaş ve HDP gerçekten Kürtlerin hak ve hukukunu düşünüyor olsaydı, çadırda oturan Kürt annelerinin yanında yer alırdı. Demirtaş’a bu güzellemeler niye? Devlet niye Demirtaş’ı muhatap alsın?
Seçimlerde HDP millet ittifakı ile mi hareket edecek?
Birbirlerinin tıpkısının aynısıdırlar, Erdoğan düşmanlığı noktasında HDP’yi masanın altında tuttular. HDP bu onursuzluğu içine sindirebiliyor. Çünkü Türkiye toplumu biliyor ki HDP, PKK’nın uzantısıdır. Masaya oturdukları anda diğer partilerin hepsini silerler.