Venüs ve Yaşam

Zeynel Hebun Güler

“İnsanın Evren hakkındaki bilgisi, gece karanlığında yanan bir mum gibidir.”

-Marie Curie

 Uzay ve uzayda yer alan tüm madde ve enerji biçimlerini içeren Evren, yeryüzünde yaşayan birçok insan için büyük bir merak konusudur. Çocukken gökyüzüne uzun uzun bakıp yıldızları anlamaya çalışırdım. Hayal gücüm baskın gelip bambaşka şeyler yaratırdı fakat bu düşünceler de bir noktada askıda kalırdı. Birçok soru işareti kalırdı kafamda, bunların arasında kaybolurdum. Büyüdükçe anladım ki bu durum çocuk yetişkin fark etmeksizin herkes için aynı. Çünkü Evren’le ilgili neredeyse hiçbir fikrimiz yok. (Hiçbir Fikrimiz Yok kitabını da okumayı unutmayın lütfen!) Evren’in başlangıcını ve sonunu bulmaya çalışmak ve bununla ilgili düşünceler geliştirmek yeni bir renk düşünmeye çalışmakla aynı olasılığa sahip şimdilik. Yani imkansız!

 Evren’le ilgili düşünceler üretmek ve araştırma yapmak bu denli zor olabilir fakat içinde bulunduğumuz Güneş Sistemi’ni anlamak için yaptığımız araştırmalar yıllardır devam etmekte. Bunun sonucu olarak da her geçen gün birçok yeni bilgiye ulaşıyoruz. Geçtiğimiz günlerde bu bilgilere bir yenisi daha eklendi. Hem de hayati bir öneme sahip: Venüs’te yaşam belirtisi bulundu!

 Venüs, Dünya’nın en yakın komşusu ve Güneş’e en yakın ikinci, sıcaklık olarak birinci gezegen. Adını Eski Roma Tanrıçası Venüs’ten alıyor. Parlaklığından dolayı ülkemizde Çolpan veya Çoban Yıldızı olarak da biliniyor. Büyüklüğü diğer gezegenlere kıyasla Dünya’ya çok benzemektedir. Bu durumdan dolayı  ona “Dünya’nın kardeşi” dedikleri bile oluyor. Diğer gezegenlerin yörüngesi eliptik şekildeyken Venüs, kusursuz bir daire yörüngeye sahip.  Bunlarla birlikte geçtiğimiz yıllarda yapılan araştırmalar Venüs’ün milyonlarca yıl önce üzerinde yaşam barındırmış olabileceğini gösterdi. Yaklaşık 500 milyon yıl önce tüm atmosferini ve yüzeyini baştan aşağı değiştiren bir olayla yüzeyinin tamamen volkanlarla kaplanmış olabileceği söz konusu.

 “Venüs’te yaşam belirtisi bulundu!” bu cümlenin birçok yeniliğe kapı açtığını belirtmek istiyorum. Bundandır ki bu bilgi gelecek ve uzayla ilgili heyecanımın daha da artmasına neden oldu. Peki  nedir bu yaşam belirtisi? Fosfin!

 Fosfin, formülü PH olan bir fosfor ve üç hidrojen atomundan oluşan bir molekül. Bu gaz biz insanlar için oldukça zehirlidir. Solumamız halinde akciğerimizde fosforik aside dönüşür ve bu da birkaç saat içinde ölmemiz anlamına geliyor.  Fosfin gazının üretimi ya laboratuvarda insanlar tarafından ya da bazı anoksik canlılar tarafından gerçekleşir. Bu gazın Venüs’teki ilk izlerine 2018 yılında rastlanmış fakat tüm bilimsel durumlarda olduğu gibi önce uzun bir incelemede bulundular ve geçtiğimiz günlerde, 14 Eylül 2020, bunu resmi olarak açıkladılar.

 Peki bu gazın bulunmasının başka bir anlamı olamaz mı? Canlı belirtisinin dışında bu gazı üretebilen yeni bir kimyasal yapı grubu bulunmuş olabilir. Bu da ikinci bir ihtimal olarak bulunuyor.

 Yaklaşık 500 milyon yıl önce Venüs’ün üzerinde yaşam olması olasılığından bahsetmiştik. Bilim adamları ve yapılan çalışmalara göre şu an lavlarla kaplı olan gezegen eğer gerçekten daha önce yaşama uygun bir ortam barındırmışsa yeniden yaşam barındırabilecek bir dönüşüme girebilir.

 

 Yoksa henüz birkaç yıl önce gezegende varlığı tespit edilen fosfin, bu büyük dönüşümün başlangıcı mı?

 Herkes gelecekte yaşamın şifrelerini çözmek için yönünü Mars’a vermişken Venüs’te yapılan bu keşif her şeyi değiştirebilecek güçte. Önümüzdeki zaman diliminde Venüs’e yapılacak olan fırlatışlardan söz edebiliriz fakat gezegenin yüzeyinde büyük bir sıcaklık konusu. Bilimin ve teknolojinin bu sorunu da çözeceğini düşünüyorum, her şeyi çözdüğü gibi.

 Bilim ve edebiyatla kalın.

 Zeynel Hebun Güler