AK Parti’nin dokunulmazlıklarla ilgili verdiği anayasa değişiklik teklifinin görüşmelerine bu hafta başlanacak. Teklife HDP’nin yanı sıra CHP’den de birçok vekilin ‘hayır’ oyu vermesi bekleniyor. Türkiye’nin geleceğini yakından ilgilendiren oylamaya saatler kala Diyarbakır sokaklarında ‘dokunulmazlık’ konusunu vatandaşlara sorduk. Vatandaşlar, Milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasını yanlış bulurken, dokunulmazlıkların hep Kürt siyasetçiler üzerinden gündeme getirilmesini de çifte standart olarak değerlendirdiler.
Eski Muhtar Mehmet Azar, “Biz vatandaş olarak seçip gönderdik vekillerimizi, onların dokunulmazlıklarının kaldırılması bizim irademize saygısızlıktır. Milletvekiline dokunmak vatandaşın iradesine dokunmaktır. Eğer ki, bir suçları varsa zaten vekillikleri bitince mahkeme karşısına çıkarlar. Vekillerin dokunulmazlıklarını kaldıracaklar da ne olacak, yarın seçim olduğunda yine meclise vekillerimizi yollayacağız. Daha önce de vekillerin dokunulmazlığı kaldırıldı, ne oldu, ne sorun çözüldü mü? ” diye konuştu.
Dokunulmazlık konusunu Kürt siyasetinin Batı’da siyaset yapmasının engellenmesi olarak yorumlayan Sosyal Bilgiler Öğretmeni Mehmet Salih Öngün, “90’lı yıllarda da Milletvekili dokunulmazlıkları kaldırıldı. Bugün yine dokunulmazlık tartışmaları var ve bu tartışmalar geçmişte olduğu gibi bugün de Kürt vekiller üzerinden yürütülüyor. Kanımca, HDP’nin 7 Haziran’daki çıkışının önünü kesmeye çalışıyorlar. Bugünkü dokunulmazlık tartışmaları HDP’nin 7 Haziran seçimlerinde Türkiye genelinde göstermiş olduğu başarının daha da artacağından duyulan endişenin bir ürünüdür” şeklinde konuştu.
Milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılması görüşmelerinin meclis gündemine geldiği şu günlerde, Diyarbakır sokaklarını dolaşarak, Dokunulmazlık tartışmalarına vatandaşın nasıl yaklaştığını sorduk. Dokunulmazlık tartışmaları hakkında gazetemize konuşan vatandaşların görüşlerini okuyucularımızla paylaşıyoruz.
Dokunulmazlık konusunu Kürt siyasetinin Batı’da siyaset yapmasının engellenmesi olarak yorumlayan Sosyal Bilgiler Öğretmeni Mehmet Salih Öngün, şu şekilde konuştu:
‘Dokunulmazlıkların kaldırılması sorunu çözmedi’
“ 90’lı yıllarda da Milletvekili dokunulmazlıkları kaldırıldı. Milletvekilleri apar topar meclisten çıkarılarak hapse atıldı. O günkü görüntüler hafızalara kazındı ama hiçbir hayırlı sonucu olmadı. O gün de dokunulmazlıkları kaldırılan Milletvekilleri oldu ancak bu hiçbir sorunu çözmedi.
“HDP’nin 7 Haziran’daki çıkışının önünü kesmeye çalışıyorlar”
Bugün yine dokunulmazlık tartışmaları var ve bu tartışmalar geçmişte olduğu gibi bugün de Kürt vekiller üzerinden yürütülüyor. Kanımca, HDP’nin 7 Haziran’daki çıkışının önünü kesmeye çalışıyorlar. Bugünkü dokunulmazlık tartışmaları, HDP’nin 7 Haziran seçimlerinde Türkiye genelinde göstermiş olduğu başarının daha da artacağından duyulan endişenin bir ürünüdür. Zaten Haziran seçimlerinden sonra tüm Türkiye genelinde HDP’ye büyük bir baskı yapıldı. Bugün gündeme getirilen dokunulmazlık tartışmaları HDP’yi geriletmeye çalışmaktan Türkiye geneline siyaset yapmasını önlemekten ibarettir. Tabii ki, milletvekilliği kaldırılan vekiller olabilir ama bunun HDP’nin milletvekillerinin geneline yansıyacağını da olası görmüyorum. Hükümet bunu göze alamaz, çünkü bu toplumda büyük bir kaos ortamı oluşturur kanaatindeyim. Ayrıca, sınırlı sayıda da olsa vekilliği düşürülen siyasilerin olması halkın iradesine yapılmış bir saygısızlıktır diye düşünüyorum.
“Milletin lafı para etmiyor”
Vatandaşın konuşmasının faydasız olduğunu belirten Eski Muhtar Mehmet Azar, “Konuşalım konuşmasına da milletin lafı para etmiyor ki. Vatandaş olarak her şeyin farkındayız ama dedik ya sözümüz kar etmiyor. Oy vermişiz, vekil seçmişiz, irademizi teslim etmişiz. Vekillerin dokunulmazlığını kaldırıyorlarmış, vatandaşın ne günahı var? Onlar mecliste birbirleriyle uğraşıyorlar arada millet kalıyor. Onların meselesi ne Türk ne Kürt ne de mezhep meselesidir, onların tek derdi koltuk davasıdır. Bugün yapılan her şey bir koltuk için yapılıyor.
“Vatandaş olarak bu işe hiçbir anlam veremiyorum”
Vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını anlayabilmiş değilim. Vatandaş olarak bu işe hiçbir anlam veremiyorum. Biz vatandaş olarak seçip gönderdik vekillerimizi, onların dokunulmazlıklarının kaldırılması bizim irademize saygısızlıktır. Milletvekiline dokunmak vatandaşın iradesine dokunmaktır. Eğer ki, bir suçları varsa zaten vekillikleri bitince mahkeme karşısına çıkarlar. Vekillerin dokunulmazlıklarını kaldıracaklar da ne olacak, yarın seçim olduğunda yine meclise vekillerimizi yollayacağız. Daha önce de vekillerin dokunulmazlığı kaldırıldı, ne oldu, ne sorun çözüldü?
“75 yaşındayım, bu devir gibi bir devir görmedim”
İnsan insandır, Türk Kürt, Alevi Sünni, Arap Ermeni nedir, niye birbirimize haksızlık, ayrımcılık, zulüm ediyoruz. Kim olursa olsun ben iyilikten yanayım. Kim ki, insanlara iyilik yapıyor ben ondan yanayım. 75 yaşındayım, bu devir gibi bir devir görmedim. Bu kadar millet öldü, mağdur oldu ne için? Ölenlerin hepsi bizim insanlarımız. Zenginlerin çocuğu bu acının içinde değil, Kürt de olsa Türk de olsa hep fakir çocukları zulüm görüyor. Asker de olsa, polis de olsa genç de olsa ölenlerin cenazeleri niye hep gecekondulara gidiyor, niye villalara hiç cenaze gitmiyor? Birkaç sene ne güzel olaysız geçti, ne oldu da yine bu olaylar başladı. 7 – 8 aydır yaşadıklarımızı ne uğruna yaşıyoruz?”
“Suç işleyen vekil varsa vekillik bitince yargılasınlar”
Milletvekillerinin vatandaşın sorunlarına ilgi duymadığından yakınan emekli Hasan Fidan, “ Diyarbakır’dan meclise 11 Milletvekili gitti. Hiçbir vekilin de gelip vatandaşın halini hatırını sorduğunu görmedim. Dokunulmazlık meselesine gelince, suçu olan yargılansın ama ayrımcılık yapılmasın, hepsi yargılansın. Biz vatandaş olarak vekil seçip meclise yolladık ki, derdimize çare olsunlar, vatandaşa hizmet getirsinler. Suç işleyen vekil varsa vekillik bitince yargılasınlar ama şimdi dokunulmazlık kalkarsa 90’daki vekiller gibi hapse atılırsa o zaman vatandaş mağdur olmuş olacak. Vatandaşı mağdur etmeye kimin ne hakkı var?
“Milletvekiline dokunmak vatandaşın iradesine dokunmaktır”
Bağlar’da yaşayan ve ismini vermek istemeyen yaşlı bir amca ise, “Milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılması doğru değildir. Millet olarak vekillerimizi seçtik, irademizi teslim ettik meclise gönderdik. Vekillerin kendi bireysel suçları onların bireysel sorunudur ama sonuçta vatandaşın iradesi olarak meclisteler. Tabii ki, bireysel suçlarından dolayı herkes gibi vekiller de yargılansın anacak vatandaşın iradesi olarak görev yaptıkları sırada yargılanmaları vatandaşa haksızlıktır. Çünkü vekiller vatandaşın iradesi olarak meclisteler. Ayrıca bu dokunulmazlık mevzuları neden hep Kürt vekiller üzerinden gündeme geliyor. Bugüne kadar suç işlemiş vekillerin sayısı buradan meclise yol olur. Çifte standart uygulamak adaletin en büyük düşmanıdır. Milletvekili dokunulmazlıkları ille de kaldırılacaksa, ayrım yapmadan hepsinin dokunulmazlığı kaldırılsın. Siyasiler işlerine geldiğinde milli iradeden bahsediyorlar, vekillere dokunmak, milli iradeye en büyük saygısızlıktır. Bir vekile on binlerce insan oy veriyor, 50-60 bin insanın iradesine dokunmak adalet değildir, yazıktır bu insanlara.
“Batı’da yol, köprü yapıyorlar da bize niye hep Karakol yapıyorlar?”
Bağlar’da yaşıyorum, Sağlık Ocağımızı yıkıp Karakol yaptılar. Biz vatandaş değil miyiz, Batı’da yol, köprü yapıyorlar da bize niye hep Karakol yapıyorlar? Hepimiz bu ülkenin vatandaşlarıyız, ayrım yapmak yanlıştır, ayıptır, yazıktır. 9 aydır ne haldeyiz kimse bilmiyor, vatandaş kendi memleketinde göçebe oldu. Sur’dan göç eden Bağlar’a geldi, sonra Bağlar karıştı insanlar nereye gideceğini bilemedi. Suriye gözümüzün önünde, insanlar yerlerinden yurtlarından oldular. Bu gidişat gidişat değildir. Ülkeyi daha fazla germeye, insanların huzurunu bozmaya kimsenin hakkı yoktur. Ülkeyi yönetenler aklıselimle hareket etmeli, siyasi hesaplarlarla davranmak bu ülkeye zarardan başka bir şey getirmez. Herkesin politik çekişmeleri bir kenara bıraktığı, insanı temel aldığı bir yerde huzur da olur barış da. Kimse barışı, huzuru bu ülkede yaşayan vatandaşlara çok görmesin. ”
“Biz artık her şeyi Allah’a havale etmişiz”
AK Partinin ilk dönemlerinin iyi olduğunu söyleyen emekli Reşit Taş ise, “AK Parti ilk geldiği zaman her şey ne güzeldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan Başbakan olduğu zaman ‘Kürt kardeşlerim’ diyordu, şimdi neden vekillerin dokunulmazlığı kaldırılsın istiyor. Başbakan ‘Kürt kardeşlerim’ dediğinde oyumu onlara vermiştim. Daha önce bize çok iyi yaklaşmıştı, şimdi neden böyle yaptı? Biz artık her şeyi Allah’a havale etmişiz. Kimsenin hakkı kimsede kalmaz, Allah her zaman haklının yanındadır. Milletvekillerin dokunulmazlığı kaldırılırsa yanlış olur. Ben doğru bulmuyorum, ne demiş eskiler: ‘Sen doğru dur eğri belasını bulur!’ ”
Ali Abbas YILMAZ / ÖZEL HABER