VAN - Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, Van Gölü'ne akan kaynakların üzerine inşa edilen HES ve barajlara dikkat çekerek, bunların engellenmemesi halinde gölün gözden çıkarılabileceği uyarısında bulundu.
Yarın 5 Haziran Dünya Çevre Günü, ancak insan eliyle yaratılan çevre felaketleri ve kirlilik, doğayı yaşanılmaz kılmaya devam ediyor. Son yıllarda bu kirliliğin ciddi anlamda vücut bulduğu yerlerden Van'ın her geçen gün göç alması ve nüfusunun gittikçe yükselmesi ile Van Gölü'ndeki kirlilik tehlikeli boyutlara ulaştı. 2014 Mart seçimleri ile beraber büyükşehir statüsüne kavuşan kentteki atık su arıtma tesisi ile Van Gölü'nün çevresindeki taş ocakları ve barajlar, gölün geleceğini tehdit ediyor. Bunun yanı sıra gölün civarında yaşayan insan sayısının bir milyonu geçmesiyle beraber, göldeki kirlilik de üst safhalara ulaştı. Yine dünyada sadece Van Gölü'nde yaşayan inci kefali balığı, gölde oluşan kirlilik ve yanlış avlanma sebebi ile yok olma riski ile karşı karşıya. Sivil bir inisiyatif veya gölün civarındaki belediyeler önlem almadığı takdirde, bir çok medeniyete tanıklık ve ev sahipliği yapan Türkiye'nin en büyük gölü konumundaki Van Gölü yok olmakla yüz yüze kalacak. 17 yıldır Van Gölü'ndeki balıklar, göldeki popülasyon ile kaçak balıkçılığı önleme üzerine araştırmalar yapan Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, Van ve Van Gölü'ne akan kaynakların üzerine inşa edilen HES ve barajlara dikkat çekerek, bunların engellenmemesi halinde Van Gölü'nün gözden çıkarılabileceği uyarısında bulundu. (Diha)