VAN'da sayıları her geçen gün artan taş ve kum ocakları, doğal yaşamı ve insan sağlığını tehdit etmeye devam ediyor. Erozyondan çevre kirliliğine, küresel ısınmadan radyoaktif atıklara kadar uzanan bir dizi çevresel soruna yol açan kum ve taş ocakları, tekniğine uygun yapılmadığı gibi, birçok canlının da yok olmasına sebep oluyor. Yaklaşık 47 adet 2A Grubu (Kalker-Mıcır) malzeme ocağının denetimsiz bir şekilde çalışma yürüttüğü Van ve ilçelerinde, doğanın dengesi altüst edilmeye devam edildiği gibi bir de malzeme çıkarılan ocakların gelişi güzel bırakılması çevreyi tehdit ediyor.
“Kum ve taş ocakları doğayı katlediyor”
Bölgede özellikle taş ocaklarının denetimsiz bir şekilde çalıştırılmasından kaynaklı doğa ve çevreye büyük zarar verildiğini belirten TMMOB Van İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Şemsettin Bakır, malzeme çıkarıldıktan sonra gelişi güzel bırakılan söz konusu alanların tüm canlılar için tehdit olduğuna vurgu yaptı. Taş ocaklarının malzeme çıkarma işlemi bittikten sonra bitkisel toprak ile doldurularak ağaçlandırılması gerektiğine işaret eden Bakır, konuya dair yapılan sözleşmelere rağmen hiçbir firmanın bunları dikkate almadığını söyledi. Taş ocaklarının denetim altına alınmaması durumunda çevre ve doğanın dengesinin hızla değişeceğinin altını çizen Bakır, oluşacak tahribatların önüne geçmek için mevcut taş ocaklarının belediyeler tarafından denetlenmesi gerektiğine vurgu yaptı.
“Sularının kalitesini ve miktarını düşürüyor”
Bakır, Van'da yaşanan deprem sonucunda, kullanılan kumun kalitesizliğinin ortaya çıktığını ve bu yüzden kum ocaklarının inşaat sektörü için yasaklandığını dile getiren Bakır, bu yasağa rağmen hala kum ocaklarının faaliyet yürüttüğü bilgisini verdi. Bakır, kentte inşaat sektöründeki büyümeye paralel olarak, sektör için temel gereç olan kum, çakıl, stabilize gibi malzemelere olan ihtiyacın derelerden karşılanmaya çalışıldığını belirtti. Akarsu yataklarında yeni ocak açma, mevcut ocakları genişletme ve derinleştirme faaliyetlerinde de artış görüldüğü tespitini paylaşan Bakır, bu çalışmaların akarsu yataklarında bulunan regülatör, köprü gibi her türlü yapıyı tehdit ettiğini söyledi. Yeraltı ve yerüstü sularının miktar ve kalite yönünden olumsuz etkilenmesine yol açan kum ocaklarının, verimli tarım alanlarının elden çıkmasına neden olduğuna da dikkat çeken Bakır, ekolojik dengeyi bozan söz konusu alanların dere yataklarında ve derelerin aktığı göl ve denizlerde de birçok canlının ölümüne neden olduğunu dile getirdi.
Van merkez ve ilçelerinde yaklaşık 47 adet 2A Grubu (Kalker-Mıcır) malzeme ocağının bulunduğunu belirten Bakır, bu ocakların Van Büyükşehir Belediyesi tarafından sıkı bir denetime tabi tutulması gerektiğine vurgu yaptı. (diha)