Uzay İstasyonu

Ayşe Sökülmez

Uluslar arası uzay istasyonunu takip ediyorum.
Evde küçük bir telsiz ve radyo kanalıyla bunlarla iletişim kurmaya çalışıyorum.
Fantastik bir dünya.
Orası dünya değil atmosfer.
Yeryüzünde birbirini yiyip içtenlerden uzaklar.
Tek amaçları bilime katkı ve bilim araştırmaları yapıp 24/ 7 tepemizde durmadan dönüp duruyor.
İçinde bulunan astronotlar bizler gibi yiyip içip uçup uyuyorlar.
Uykularını uyuduktan sonra
işe gidiyorlarmış gibi uyanıp hazırlanıyor ve işlerinin başına koyuluyorlar.
O sırada dünya etrafında kaçıncı defa döndüklerinin hesabını çok iyi biliyorlar.
Biz değil.
Bizde nizamsız hesapsız kitapsız pusulasız yörüngesiz ya hani herşey..
Tek nizamımız ben.
Pusulamız ben.
Hesabımız ben.
Kitabımız ben.
Ben, ben ,ben , ben,...
Bu ben' i uzay da hayal edemiyorum.
Bir çok ülkeden ortak astronotlar bilim insanı çalışıyor burda hiç biri öbürüyle didişmiyor, ötekileştirmiyor da.
Çok ciddi mühendislik harikası birşey yarattıkları ve milyon dolar harcanılan bu ortam içinde altı ay geçirdikleri zaman diliminde aralarında muhteşem bir anlaşma var.
Ortak tek dilleri var.
Aidat duyguları yok.
Benleri yok bizim gibi.
Yok..
Orda yok..!
Bir tek orda yok...
Bu güne kadar hayal edilip "hayalin" gerçekleştiği en muhteşem projesi.
Uzayın derinliklerine yolculuk yapan bu devin içinde gelecekte başka gezegenlere yerleşme ve yaşama planları projeleri yapılıyor.
Bana sorarsanız fantastik bir hayal
kesinlikle.
Sıfır noktasındasınız ve
hayal kuruyorsunuz.
Dünyayaya baktığınız zaman seyrettiğiniz ve üzerinden hızlıca geçtiğiniz zaman hiç..
altınızdan akıp giden dünyaya koca bir hiç..
Ya da gözünüzü kırpın.
Yeryüzünde bir toz taneciği olduğunuzu görün ve buna inanın..
Ne bileyim..?
Siz de bilmeyin.

Sevgiyle Kalın.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.