Adalet Bakanlığınca hazırlanıp Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan tarafından açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesi, başta hukukçular ve muhalefetin eleştirilerine rağmen hayata geçiriliyor.
'Teknik manada bir strateji belgesi olmaktan daha çok bir politika belgesi' olarak nitelendirilen Yargı Reformu Strateji Belgesi'ne yönelik eleştirilere yanıt veren Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, yaptığı açıklamada belgenin detaylarını paylaşırken, "Yargı reformu AK Parti'nin, Adalet Bakanlığı'nın reform belgesi değildir. Türk milletinin, 82 milyonun yargı reform belgesidir" dedi.
Adalet Bakanı: Tutuklama infaz şeklinde uygulanamaz
Yeni bir insan hakları eylem planı çalışması başlattıklarını açıklayan Adalet Bakanı, "Tutuklamayı infaz gibi gören uygulamalar asla kabul edebileceğimiz bir durum değil. Çünkü tutuklama istisnai bir tedbirdir, aslolan özgürlüktür" dedi.
“Yargı hiç kimseye ait olamaz”
Bakan Gül'ün Yargı Reformu Strateji Belgesi'ne yönelik eleştirilere karşı yaptığı açıklamaların öne çıkan başlıkları şöyle:
"Türkiye'de bugün söz söylemek isteyen herkesi çağırdık. Yargı reform belgesi için hassasiyetimiz sürdüreceğiz. Bu 82 milyonun bir yargı reformu belgesidir. Yargı hiç kimseye ait olamaz. Hiçbir zümreye hiçbir organize yapıya teslim edilemez. Bu süreçte çok olumlu tepkiler geldi. Hem içeriden hem dışarıdan. Biz buna inandığımız için reform haline getirdik. Elbette eleştiriler oldu. Bu konudaki eleştirileri parlamento da dikkate alacak biz de gerekeni yapacağız."
“Hukuk mesleğine giriş sınavı getiriyoruz”
"Tutuklamayı infaz gibi gören uygulamalar bizlerin asla kabul edeceği bir durum değil. Tutuklulukta azami bir süreç üzerinde çalışıyoruz. Güven veren ve erişebilir bir anlayışla bu belgeyi hazırladık. Özellikle yeni bir insan hakları çalışması başlatacağız. Devlet olarak insan hakları konusunda şunları taahüt ediyoruz diye bir çalışmayı ayrıca yapacağız. Hukuk mesleğine giriş sınavı getiriyoruz. Hakim ve savcı yardımcılığı konusunu çok önemsiyoruz. Hakim yardımcılığından sonra bir sınava girip tüm bu süreçlerden sonra cüppeyi giyip bu mesleği yapacak. Yeni ihtisas mahkemeleri kuracağız. Hukuk hakimi olarak başladıysa hukuk davasına bakacak.
1 Ocak 2019 tarihinden beri vatandaşa davasının ne zaman sonuçlanacağına ilişkin belge veriliyor. Bu süreyi aşanlar niçin uzamış, biz bu süreleri daha öne çekmek için değerlendirme yapacağız. 9 milyon hakim ve savcılarımızın önünden geçen dosyadır. Bu adli yılın daha verimli geçeceğine inanıyoruz."