Uzun çok uzun bir zamandan sonra tekrar yazıya merhaba diyelim istedik.
Diyelim demesine içimiz dişimiz sabah akşam yat kalk siyaset.
Bilen bilmeyen, anlayan anlamayan, ki artık anlamayan yok nerdeyse herkes herşeyi biliyor.
Herkes derken benden başlamak üzere tee Orta Doğu’nun öbür ucunda dağ başında mezrada, yaylada ve dahi uzayda varsa bizden birisi herşeyi biliyor.
Şekil ve şablon desem?
Ne alaka demeyin,
bu günlerde herkes elinde bir şablonla gezmekte.
Şekline şüphe ettiğine, dur bakalım bir test edelim, senin şeklinde şemalinde bu şablon üzerine tutulunca tutacak mı şeklin, tutmayacak mı göreceğiz gibi abuk subuk, insanları arkadaşlarından, kardeşinden, akrabasından soğutan, nerdeyse düşman eden korkunç bir vaziyette durum seyrediyor, biz de içimize kapandık olanı biteni aynı derecede seyre koyulduk.
Sonuç?
Sonuç vahim!
Bütün politize olmuşluğumuzdan sıyrılıp, herşeyden uzak size bizim oralardan meşhur bir dolma tarifi yazayım bari.
Yazar çizer geçiniyoruz güya, yazmak ne kelime, korku sindirme, atlamaya hazır çakallar ortalıkta gezerken bir tür kamufle bizimkisi.
Neyse,
dolma deyip de geçmemeniz lazım.
Öyle her benim diyen kadın dolma yapamaz demiyorum.
Ancak lezzeti tutturmak tutturabilmek?
Çorba zannetmeyin mesela dolmayı.
Özenle hazırlamak gerekir.
Hele siz gene çayları demleyin.
Dostlara, kim var kim yok bizi okuyana tek tek herkese ikram edilsin.
Evde dört kişiyseniz bile ben dört kişilik dolma tarifi bilmem, mutlaka büyükçe bir tencereniz olsun.
Kalanı biraz komşulara, ertesi gün canı isteyene sunulmak üzere, hatta bakarsınız çat kapı tanrı misafiri, yemede yanında yat misali, üzerine bir de çay ve muhabbet eklenirse...
Öncelikle malzeme,
kışın genelde beyaz lahana, kurutulmuş biber ve patlıcan, yazın taze yeşil ve kırmızı biber, patlıcan, kabak ve domates doldurulabilir.
Benim hazırlayacağım malzeme genelde hepsi içindir.
Çok küçük farklılıklar vardır.
Mesela taze sebzelerin özellikle patlıcanın tuzlu sudan geçirilmesi gibi.
Kurutulmuş dolmalık sebzenin özellikle usulunce haşlanması, ne fazla ne eksik, öncesinde patlıcanların, sonrasında da biberlerin haşlanması,.
Beyaz lahanada biraz özenli sumak kullanılması gibi.
En önemlisi de kuyruk yağı, yine özellikle kış dolmasında olmazsa olmazlardan biri.
Terbiyeli dolma dedik ya!
İşte bu küçük tüyolar bu dolmanın terbiyesini belirliyor.
Yemek yapmak başlı başına bir sanat biliyorsunuz.
Sanatın terbiyelisi, renklisi ve lezzetlisi bir nevi bu tarif.
Geniş bir tepsiye hazırlayacağınız malzeme, on oniki kişiye yaptığımızı varsayarak, üç veya iki kuru soğan, bir maydonoz, yeşil biber, domates küçük küp şeklinde doğranarak tepsiye konur, yıkanmış pirinç doğradığınız malzemeden biraz fazla, kıyma veya çok küçük elde kıyılmış kuzu eti.
Etin ölçüsü pirinçten az olmalı.
Karabiber tuz, domates salçası ve zeytin yağı en önemlisi içine toz çekilmiş sumak, kaynadıktan sonra ocaktan almaya az bir süre kala yine üzerine dökülecek bir kasede önceden ıslatılmış taze sumak.
Devamını yazmama sanırım gerek yok, kadınlar bu malzemeyi ne yapacağını gayet iyi bilir.
Gurmeyseniz ve maharetli, zaten alasını yapıyorsunuz demektir.
Değilseniz, zor bir soru sordum galiba.
Hepinizin gurme olduğunu saydım.
Işıklar içinde uyusunlar, benim annemin yaptığı dolma bir yana karşı komşumuzun yaptığı en çok beğendiğim yerken lezzetine doyamadığım lezzetlerden bir tanesiydi.
Özellikle kışın kurutulmuş patlıcan ve biberden yapılmış dolmanın kokusu ta sokağın başında hissedilirdi, eve geldiğim zaman buharı üzerinde henüz tüten bir tabak dolma beni bekliyor olurdu.
Selime teyze, onu hep o lezzetle hatırladım yıllarca.
Dostlukla ve sevgiyle