Kendimle hesaplaştığım, konuştuğum çok anlarım vardır.
Dün de düşünürken dedim ki;
‘kentte, yani Diyarbakır’da ne çok korsan türemiş.’
Hani o filmlerde gördüğümüz tek gözü bantla kapalı korsanlar var ya, işte o çeşitlerden.
Sonra, Karayip korsanları filmi aklıma düştü. Hani o her türlü numarayı yapan, her türlü belaya bulaşan, sonra hepsinin içinden tereyağı-kıl meselesi sıyrılan, kazancından başka hiçbir şey umurunda olmayan tip var ya, (Johnny Depp’in canlandırdığı kaptan Jack Sparrow) işte ondan dolmuş, kentin her tarafına dağılmışlar.
Kimin eli kimin cebinde hiç belli değil.
Kimse kimsenin camına taş atmıyor.
Kendi camına taş gelmesin diye.
Sahte gülüyorlar birbirlerine.
Ancak, herkes ‘adaletli’!
Tek gözlü korsan terimini bu nedenle kullandım.
Hesaplarına nasıl geliyorsa öyle görmek için.
Gördüm ya da görmedim.
İkisi içinde gerekçedir, tek gözlü korsan olmak.
*
‘Dünya hırsız elitler dünyası’ mı, nedir?
Geri de dönemiyoruz, böyle bir şansımız yok.
Kaldık korsanların arasında.
Onlara benzemesek bari.
*
Belediyelerden başlayayım.
Adamlar kura ile işçi alımı yapıyorlar.
Buraya kadar, iyi güzel, hoş, olmasına da..
Sonra kuradan kazananlara mülakat diyorlar.
Ferit Aslan’ın Twitter’den sorduğu gibi sorayım;
Kura ile alacaksan mülakata ne gerek var.
Mülakatla alacaksan kuraya ne gerek var.
Adam mı seçiyorsunuz, adam mı kandırıyorsunuz.
Bunlar hepten korsan.
**
Dershane, özel okul meselesi tartışılıyor.
Yok, velilerden senet sepet almışlar, icraya vermişler. Öğretmenler den de senet imzalayanların olduğu söyleniyor. Şikâyetler yapılmış, inceleme soruşturma falan filan derken, ortalık fena karıştı da, sonrası ne olur bilemiyorum.
Dedim ya; korsanlar her alanda.
**
Giden Vali döneminde, döviz, dolar, altın, rüşvet, faiz gibi konuların üst düzey bürokratlara uzanmış soruşturma hallerini gördük, ortalık karıştı, kıyamet kopacakmış gibi oldu. Sonra, kim ne götürdü, karanlık vicdanlarda kayboldu.
**
Adalet herkes için.
Korsanların da bir gün adalete ihtiyacı olacaktır.
Bir gün mutlaka.