Öğretmenimiz hanım hanımcık bir öğretmendi. Dersinde de çok başarılıydı. Ve dünyalar iyisi bir kadındı. Derse her zaman beyaz önlüğüyle gelir, ceplerinde tebeşirleri ve silgisi hazır bulunurdu. Yoksulluk içinde büyüdüğünü saklamayan, asil ruhlu bir kadındı.
ONLARDAN GELİRSE
Ben büyük bir geçmişin maviliğini taşıyorum
Sahi söylemedim mi size?
Sık sık sular olurum
Silkelenirim sonra
Güvercinler havalanır dünyada
Ve en önce Diyarbakır’da
Bana ölüm onlardan gelirse hep yaşarım!
YÜREĞİNİZİN KAPILARINI KIRACAĞIM – J J YAYINLARI- 2019
Sınıfımıza taşradan hastalık kertesinde iri yarı ve sonrasında yaşayarak öğrendiğimiz, o ölçüde de kültürsüz ve ahlâksız bir çocuk geldi. Öğretmenimiz tahtaya işlemleri yazarken, çocuğun ne yaptığını söylemeye bile ne dilim döner ne ahlâkım el verir! Pislik bir tipti, gözlerim kızgınlıktan alev almıştı, saçlarım havada! Ne olur öğretmen görmesin de incinmesin diyordum. Bir an evvel ders zili çalsın istiyordum.
KUŞATMADA
Yoksulluk ve zulüm
Nasıl da kötü!
Ben
Gökyüzünü taşıdığım yıllarımı
Anlatacağım
Yaşamayanlar incinmesin
Hiçbir kartalın kanatları böyle vuramazdı
Onurlu
Güzel
Ve zorlu…
Yaşanan onca kamaşmadan sonra
Bir koyu karanlık mı bu?
Anılar, gözleri hüzünlüdür!
Ah, unutulmaya nasıl gömülür?
Düşer kalkarız, insanızdır!
Bu kuşatma da yarılır!
YÜREĞİNİZİN KAPILARINI KIRACAĞIM – J J YAYINLARI- 2019
Zil çaldı, öğretmen her zaman olduğu gibi, başı önünde ve saygıyla sınıftan ayrıldı. Çocuğun üzerine atılmam bir oldu. Araya girdiler, onu okulun dışına çağırdım. Ben hızla dışarı çıktım. O hayvani tip, şaşkın ve sersem, salına salına geliyordu. Benim onu dışarıya çağırmam, onu şoke etmişti! Buna inanamıyordu! Bana biraz yaklaşır gibi olunca bütün öfkemle koştum ve suratına yumrukları ölümüne indirmeye başladım! Yüzü kanlar içinde kaldı! Çevremiz kalabalıklaştı. O arada pislik; fırsattan istifade, ağzıma bir yumruk isabet ettirebildi! Dudağım patladı! Benim de ağzım kanamıştı. Sonra o aşağılık çocuk, sınıfın kuzusu oldu! Kuzu mu kuzu, uslu mu uslu, çıt çıkarmayan bir tip! Kısa bir süre sonra da sınıfını değiştirdi zaten.
ALINTERİMİZİN SULARINDA
…………………………………………………
…………………………………………………..
Onlar ki
Mülkiyetleri ve hırsları boyunca
Adları bir nilüferle bitişmemiştir
Özlem ki
Âşkların kaynağıdır
Onların kitaplarında dizginsiz bir vahşet
Ve zorbalık hükmüdür!
Yakıtı kanlarımızdan bir filo ki
Alın terimizin sularında yüzer
Mutlak batırılmalıdır!
YÜREĞİNİZİN KAPILARINI KIRACAĞIM – J J YAYINLARI- 2019
Ve yıllar yıllar sonra evimize Batı’dan misafirler gelmişti. Onları alıp bizimkilerle birlikte Japon Pasajı’na gitmiştik. Kadınlar, hararetle dükkânlara girip çıkıyorlardı. Ben de bir vitrine öylesine dalmıştım. Sonra bir şey dikkatimi çekti. İşyerinin içinde, iş yerine zor sığan insan azmanı bir tip, sanki yüzünü gizlemeye çalışıyor. Dikkatim ister istemez o tipe yöneldi. Vay anasına! Öğretmene o ahlâksız, çirkin, aşağılık hareketlerde bulunan o sapık çocuk! Hani suratını dağıttığım o sapık çocuk! Benim de dudaklarım patlamıştı; ama çocuk, sayemde adam olmuştu(! ) Vay be! Beni tanımıştı. Utancından yüzünü gizliyordu!
Demek ki adamın utanma duygusu vardı! Ben, buna bile sevinmiştim.
(BAĞLAR GÜNEŞİ ÇOCUKLARI – PİJAHMO/ ROMAN) (J&J YAYINLARI - 2017)
*Şiirler, bu yazı için eklenmiştir.
Lise 1’de yaşadığım bir olay bu! Zaten “BAĞLAR GÜNEŞİ ÇOCUKLARI – PİJAHMO” otobiyografik romanım, lise 2’ye kadarki yaşananları kapsıyor. Diyarbakır Lisesi 3. sınıfını, 1 yıl sonra mezun olduğumda gireceğim Diyarbakır Eğitim Enstitüsünün karşısındaki yeni binada okuduk. O yıl devrimci uyanışın, mitinglerin, yürüyüşlerin olduğu yıldı ve çocukluk, çocuksuluk bitmiş ve yeni bir dönem başlamıştı!
“Çocukluğumuzun adım izleri, geleceğimizi haber veriyordu! Sonrası gençliğimizdi; bedeli ölüm olan dev adımlara, yüksek sesli şarkılara dönüştü! Sonrası tsunamilerin de olduğu bir tufandı.”
Bir ömre çağlar sığar m? Çağlar eskitmiş gibi hissediyorum kendimi. Taşlar halen de yerine oturmamış, bu alt üst oluş halen de sürüyor! Bir de pandemi! Toplum olarak çıldırma sürecine girdik! 2021’in adına yaraşır nitelikte, yeni bir yıl olmasını diliyorum. Ayrımcılığın olmadığı, eşit, özgür ve adil bir üretim toplumu olmak dileğiyle sevgiler, saygılarımla…
Aydın ALP