Komşuda pişer bize de düşer.
2011 yılında komşumuz Suriye'de pişen iç çatışmalar, on ikinci yılını tamamlamışken, bu gün itibari ile bize düşenlere bakalım.
- Memleketimizin muhtelif köy, kasaba, şehir ve metropollerine yerleşmiş ve ülkelerine dönme niyetinde olmayan milyonlarca Suriyeli mülteci,
- Suriye topraklarında beslediğimiz on binlerce silahlı muhalif,
- Suriye topraklarında bulundurduğumuz askerlerimiz,
- İdlip'te mevzilenmiş,dünyanın terörist olarak gördüğü örgütler,
- Türkiye'de ne kadarının mevzilendiğini bilmediğimiz IŞİD’li teröristler,
- Kuzey ve doğu Suriye bölgesindeki yapılanmaya Türkiye’nin bakışı,
- Ve deştikçe gün yüzüne çıkan daha bir çok sorun.
Bu sorunların ilelebet sürmesi mümkün değildir.
Sorunların çözümü uzadıkça muhatabı ülkeler olan Suriye ve Türkiye'ye verdiği zararlar da artmaktadır.
Bunun böyle olduğunu hep beraber görüyor ve yaşıyoruz.
Suriye ile sorunlarımızın çözümünde muhataplarımız Astana süreçleri ile belli olmuştur.
Rusya, İran ve Suriye.
Bir de geri planda görünen ve lazım oldukça ortaya çıkan Amerika Birleşik Devletleri(ABD).
Fiziki olamasa dahi, Suriye'ye yerleşen ABD, Rusya ve İran güney komşularımız olmuşlardır.
Devletler arası sorunlar kavga ile başlamış olsalar da, nihayette çözüm daima diplomasi ile olmuştur.
Diplomasi nedir:Uluslar arası ilişkileri düzenleyen antlaşmalar bütünüdür.
Ülkeler adına Diplomasiyi yürüten ve dış politikada ülkeleri temsil etmekle görevli kişilere de diplomat denir.
Diplomatlar yetişme aşamasında genel olarak, işlerine dış işlerinde memur olarak başlar ve yaşadıkları deneyimler ile olgunlaşırlar.
İşlerinde tecrübe kazandıkça, ülkelerin dış temsilciliklerinde, elçilik ve konsolosluklarda, Birleşmiş Milletler gibi büyük organizasyonlarda, ülkelerini temsil görevleri alırlar. Deneyimli bir diplomat olduklaarında,siyasi irade uygun görür ise dış işleri bakanı olarak görev alırlar.
Diplomaside deneyim çok önemlidir.
Suriye ile sorunlarımızın çözümünde, muhatabımız ülkelerin dış işleri bakanlarının,diplomatik deneyimlerine bakalım.
Rusya Dış İşleri Bakanı:SergeyLavrov, diplomaside 51 yıllık deneyimi vardır.
ABD Dış İşleri Bakanı: AntonyBlinken, diplomaside 30 yıllık deneyimi vardır.
İran Dış İşleri Bakanı:Hüseyin Emirabdullahiyan, diplomaside 29 yıllık deneyimi vardır.
Suriye Dış İşleri Bakanı: Faysal Mikdad, diplomaside 28 yıllık deneyimi vardır.
Türkiye Dış İşleri Bakanı: Hakan Fidan, Bürokrat ve akademisyenlik deneyimi vardır. Diplomat olarak, sadece Başbakanlık dış politika ve güvenlik konularından sorumlu Müsteşar Yardımcısı olarak 1 yıl görev almıştır.
Görülen o ki, Suriye ile sorunların çözümünde, Sayın Hakan Fidan kurtlar sofrasında yer alacaktır.
Bürokrasideki hatalar bir veya bir kaç vatandaşın zarar görmesi sonucunu doğurur ve telafisi mümkündür.
Ama diplomasideki hatalardan bütün millet zarar görür ve telafisi için ağır bedeller ödenir.
Bir örnek:
Cezayir’in Fransa’ya karşı bağımsızlık savaşında, diplomatik hata yapılıp, Fransa’nın yanında yer almamız, Cezayir halkı ve Müslüman ülkeleri yaralamıştır. Bu hatanınbize faturası, Müslüman ülkelerinKıbrıs meselesi dahil, uluslararası ilişkilerde yıllarca aleyhimize oy kullanmaları şeklinde ağır olmuştur.
Rahmetli Özal’ın,bu diplomatik hatamızdan 27 yıl sonraki Cezayir ziyaretinde, yapılan hatadan dolayı Cezayir halkından özür dilemesi, ilişkileri yumuşatmış ama tamamen telafi etmemiştir.
“Şam’daki Emevi Camisi’nde namaz kılacağız” deyip başlayan Suriye macerasında, geldiğimiz noktada ödediğimiz bedeller her kesin malumudur.Komşuda pişen maraz için, daha ne kadar bedel ödeyeceğimizi de Allah bilir.
Sayın Dış İşleri Bakanımıza diplomaside önerimiz, özellikle Suriye meselesinde, kendisine deneyimli ve çözüm odaklı güçlü bir kadro kurmasıdır.
Saygılar.