Özel Haber/ Mümin Ağcakaya
TİGRİS HABER - 8. Kitap Fuarı söyleşilerinde yazar Fevzi Karadeniz’in anılarından oluşan ‘Sürgünün Gözyaşları’ kitabında topladığı anılarını konu alan, moderatörlüğünü yazar Şeyhmus Diken’in yaptığı ‘Kültürel Değerler ve Sürgün Olgusu’ konulu söyleşiye katıldı.
Kürt şair Nurettin Zaza’nın sürgün üzerine yazdığı bir şiirle söyleşiye başlayan yazar Şeyhmus Diken; anılarının kitap haline getiren yazar Fevzi Karadeniz’in bu çalışmasının ne kadar değerli olduğuna vurgu yaptığı konuşmasına;
Bir vefa örneği olarak;’Sürgünün Gözyaşları’
“Fevzi bir vefa örneği olarak öte yakaya göç etmiş 135 şahsiyet üzerinden bir metin okuması yapmış. Bu benim açımdan iki açıdan önemli, bizde insanlar yaşarken fazla kıymet vermezler. Sanırlar ki yaşarken bir edebiyatçı bir sanatçıya bir kültür insanına değer verdiklerinde, kendi değerlerinden bir şey kaybederler. Öyle değildir. Siz kendi değerlerinize yaşarken sahip çıktığınızda, bir anlamda kendi kimliğinize, kendi değerlerinize, kendi geçmişinize de sahip çıkıyorsunuzdur.”
‘İnsan öldükten sonra değil, yaşarken de değer görmeli’
“Ama insanlar yaşarken de o değer biçilmeli, toplumda hak ettikleri değere sahip olmalıdır” diye yaptığı konuşmadan sonra; Yazar Fevzi Karadeniz kitabın yazılma serüvenini anlatarak “ Her görüşten her siyasetten insanlar var. Bunlar bütün ömürlerini barış için, demokrasi için, ülkede insan haklarının tesisi için ömürlerini bu yola vermişler. Bunlar ülkelerini boş yere terk etmediler. 12 Eylül ve 12 Mart gibi darbe dönemlerinde yurt dışına gidenlere bir vefa borcu olarak,” kaleme aldığını söyleyerek;
‘Dargın insanları kitap sayfalarında bir araya getirdim’
“Ben istedim ki, bu kitap da dargın olan birbirine uzak duran insanlar bir arada aynı sayfada bir araya gelsinler, biraz da bu amacı güttüm. Çok sayıda insanların hayatlarını kaybedip yurt dışında gömülen insanların mezarlarını ziyaret ettim. Bazılarının vasiyetleri üzerine bedenleri yakıldı. Külleri kiminin Munzur’a kiminin Dicle, kimini ki de İstanbul’da Boğaza savruldu.
“Sürgün her yerde yalnızdır. Milyonların içinde olsa bile bazen yalnızdır. Sürgünlüğün tarihi çok eskidir.” Diye tarihten ve mitolojiden örnekler veren yazar Karadeniz;
‘Hançer yarası geçiyor ama sürgün yarası geçmiyor’
“Hançer yarası ve gönül yarası geçiyor ama sürgün yarası geçmiyor. İnsanın üzerinde o kadar derin izler bırakan bir hayattır sürgün.” Diye duygusal bir konuşma yapan yazar; “Her insan dünyada bir iz bırakır. Tarihini, kültürünü ve değerlerini yaşatır. Bizim görevimiz de bu izleri korumak ve geleceğe aktarmaktır.” Diyerek konuşmasını tamamladı ve okurlarına ‘Sürgünün Gözyaşları’ kitabını imzaladı.