TİGRİS HABER - Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nce, çatışmalardan dolayı Sur İlçesindeki 6 Mahallede yapılan Lüks evlerin ısınması için doğalgaz çekilirken, yığma evlerde ise halen odun ve kömür sobaları yakılıyor.
2016 yılından sonra iki farklı yaşamın ortaya çıktığı Sur ilçesinde halen birçok yapı onarımı bekliyor. Yüzlerce tescilli evin onarımının beklendiği ilçede, yoksul ve dar gelirli vatandaşlar, harabe halindeki evlerin taşlarının üzerlerine düşmesinden endişe ediyor.
Yerli ve yabancı turistlerin ağırlıklı olarak ziyaret ettiği Sur ilçesi, Diyarbakır gibi iki farklı yaşamı en açık biçimiyle yaşıyor. Sur, son 7-8 yıldır bölünmüş yapısıyla bir tarafta yoksulluğu ve sefaleti en acımasız şekilde yaşarken, diğer yanda ise lüks ve sefahati en ihtişamlı şekilde sergiliyor. Böylece ilçenin sur içi kısmı, bütünlüklü bir yapıdan ziyade, parçalı ve ikili bir yapı görünümü sergiliyor.
Yoksulluk ve zenginlik temsillerinin uç noktalarda yaşandığı kentin bir tarafında açlık sınırının altında hayatta kalmaya çalışan yoksullar, bir tarafında ise ekonomik sermayesinin bütün araçlarını en ihtişamlı şekilde kullanmaya çalışan zenginler bulunuyor. Alipaşa Mahallesi’ndeki yeni yapılan Villaların hemen karşısındaki gecekondu ve yığma evlerin yan yana bulunduğu Alipaşa ve diğer mahalleler, kentin gerçek yüzünü de ortaya koyuyor.
Diyarbakır’ın gerçek yüzü olan mahallelerde yoksulluk diz boyu
Nazife Gürhan tarafından Diyarbakır Kent Algısı üzerine yapılan bir araştırmada, Kentin gerçek yüzü olan Suriçi’nin yanı sıra, Şehitlik, Ben u Sen, Alipaşa, Mardinkapı, Aziziye, Seyrantepe, Fiskaya, Bağlar, Fatihpaşa, İskenderpaşa, Melikahmet, Saraykapı, Yenikapı, Balıkçılarbaşı, Çifthavuzlar, Yanıkköşk, Yeniköy ve onlarca mahalle. Bu mahallelerin tamamı yoksulluk haritasında Diyarbakır’ın en yoksul mahalleleri olarak görülüyor.
Alınan bilgiye göre, bu mahallerin sakinlerinin yüzde 90’ı günde tek öğün yemekle karnını doyururken, yüzde 90’ı kahvaltıyı tek çeşit ürünle yapıyor. (sadece zeytin, sadece peynir gibi) %90’ının evine giren gelir, gayri safi milli hasılanın çok altında bulunuyor.
Yüzde 90 işsizlik oranının hâkim olduğu bu mahallelerde sakinlerin yüzde 90’ının internet gibi bilişim alanından haberi yok. Mahallelerdeki geçim kaynağı neredeyse “hırsızlık ve uyuşturucu satışı” üzerinden gelişiyor.
Yoksulluğun ve suçun yoğunlaştığı semtler: Suriçi ve Bağlar
Araştırmada, “Bağlar, Suriçi’nden ibaret eski kentin hemen kıyısında konumlanan Yenişehir’den farklı olarak, biraz daha düşük bir kaliteyle vücut bulmuştur. Sur içi gibi labirentimsi bir kent dokusu bulunan Bağlarda, Suriçi’ndeki sıkışıklık tuğla, briket ve betonarmeyle üretilmiştir. Bu nedenle Diyarbakır’ın sıkışık yapısı, eski evleri, dar sokaklarıyla varoş diye tabir edilebilecek bir semtidir. Bağlar semti zorunlu göç döneminde göç eden kitlenin ilk duraklarındandır. 1970’lerin sonlarından başlayıp, 1980’ler boyunca süren ve 1990’larda “bölge”de yaşanan savaşın büyüttüğü göçlerin ardından zirve yapan yap-sat trendinde, Bağlarda gecekondu ve kaçak yapıların çoğu aynı altlık üzerinden çok katlı olarak yükselmiştir” denildi.