Ülke meseleleri, hükümet, muhalefet, ekonomik kriz, seçim derken, zaman, zaman çoklu soruların muhatabı oluruz. Gündemi takip eden var, etmeyen var. Hayata, düz, sıradan bakanlar da var, hiçbir şeyle ilgilenmeyen, analiz etme gereği duymayan, hatta kader-kısmet deyip gelmişini geçmişini, geleceğini Allah’a havale ederek işin içinden çıkan yurttaş profilimiz mevcut.
Bunlar için diyeceğim bir şey yok. Ben ve benim gibileri yakalayınca, ‘Ee ne olacak bu ülkenin, bu milletin hali. Seçim olur mu olmaz mı, bu adam gider mi gitmez mi?’ gibi sorular sorarlar.
Bu yurttaş profiline kızmıyorum, dinliyorum, sohbet ediyorum.
Bir de her şeyi bilen, ticaretle, siyasetle, hatta her şeyle ilgilenen tipler var ki, onlar da aynı soruyu soruyor. En fazla kızdığım bu ‘Sahtekâr’ tipler. Böylelerine sık denk geliyorum. Yine denk geldim yakın zamanda. Eskiden nezaket ve insana saygı çerçevesine bağlı bir konumda sohbet ediyordum, ancak son zamanlarda etmiyorum artık.
Öyle birine, ‘Arkadaş, bana ne soruyorsun. Hem siyaset hem de ticaret sizin işiniz, ülkenin analizi de size kaldı, ne diye bana soruyorsun, ben düz bir gazeteciyim, ne siyasette ne de ticarette başarım yok, bunun ışığında analiz ve öngörümün sana ne faydası olur’ dedim, duruma netlik kazandırdım.
Ciddi bir mesaj değil mi, en azından bu konumda olan, yani ‘Ticaret ve siyaset’ işini birlikte yürütenler, ülkenin gidişatı ve geleceği ile ilgili bizim üzerimizden analiz ve bilgi edinme haklarından vazgeçerler, bizim de yakamızdan düşerler.
Ticaret ve siyaseti buluşturacak kadar ‘yetenekli’ olanın bizim bilgimize niye ihtiyacı olsun ki.
Eğer var ise, hala ısrarlı ise, o zaman bilgisizliği ve kültürsüzlüğü ile ne işi var siyaset sahnelerinde. Ticaret ile rant ile buluşturmak için ise, ülkenin geldiği noktanın bu nedenle olduğunu da hatırlatmak bizim görevimiz olsun.
Ticaret, siyaset, rant, mafya, devlet, hükümet ilişkisinin sonucuna tanık ediyoruz.
Geldiğimiz bu noktadır, tam da içinde bulunduğumuz durumdur.
İşte ülke, işte ülke yönetimi, işte iktidar, işte muhalefet
Ve de kapıda savaş var…
Ortalık hamaset kokuyor.
Nedeni çok net, ticaret-siyaset-rant üçlüsünün hakimiyeti.
Daha nasıl anlatalım?