Bir dostumla konuşuyoruz; politika, ülke yönetimi, mevcut ve gelecek yönetimler konusunda analizler yapıyoruz. Mevcutla ilgili analizler elbette ki iç açıcı değil, hem toplumsal hem de bireysel manada ülkeyi içine soktukları girdap artık hepimizin sorunu.
Hep birlikte bu girdabın içinden kendimizi nasıl kurtarırız?
Tek sınav
Tek soru
İşimiz kolay aslında.
Bir sandık
Bir oy
İşlem tamam.
Sonuç; haramiler yolcu.
Galiba bunları sıklıkla konuşmamız gerekecek, seçim kararı alınıncaya kadar bu egzersizi yapmamız yaşam biçimimize de anlam kazandıracaktır. Egzersizleri periyodik olarak yapmak lazım ki, bu haramilerin iktidarına son verildiğinde, yerine gelecek olanlar bu ‘İbret’ dönemin ülkeye verdiği zararı net görmeli, ayrıca kendi iktidarında bunların yaptıklarının yanından dahi geçmemeli.
Artık Devlet hanesinde de Millet hanesinde de liyakatin şart olduğu bir döneme girmemiz gerektiği inanç ve kararlılığını şimdiden ortaya koymalıyız ki, gelecek için umutlar da şimdiden yeşermeye başlasın.
Tam da bu noktada sohbet ettiğim dostumun aktardığı, benimde katıldığım, şimdiki siyaset kurumlarının bulaştığı, bir türlü kurtulamadığı durumun da tersine dönmesi gerektiği meselesine gelelim.
*
Cumhuriyetin ikinci yüzyılında geçerli olması gereken durumu şöyle özetledik; ‘Siyaset para ve kişisel kariyer yapmak için değil, topluma, insana, insanlığa katkı yapmak için yapılmalıdır.’
Bu özet, siyasetle birlikte sivil kesim ve bürokrasinin de sağlıklı bir yapıya kavuşturmanın yolunu açıyor. Dolayısıyla Devlette liyakatin şart olduğu gerçeğine de ulaşmış ve bulaşmış olacağız.
Hırsızlığa, adam kandırmaya, devleti ve milleti soymaya bulaşacağımıza, liyakatli günlere bulaşmak daha evladır, diyoruz…
Evet. Siyaset kurumu, para ve kariyer aracı bir kurum olmaktan kurtarılmalı.
Belki birileri ‘Ne alakası var, siyaset kurumu böyle değil’ dese de, biz bu düşüncemizden vazgeçmeyeceğiz, çünkü öyle kullanılıyor siyaset kurumu. Öyle olmasa şu an yaşadığımız sıkıntıları ne diye yaşayalım?
Ayrıca, bu dönem para ve kişisel kariyer konusunda siyaset kurumlarına tavan yaptırıldı, zirveden inmiyor. Bir de liyakatsizlik var ki, bunların da ötesinde bir zirvede asılı duruyor. Evet, asıl onu o direkten indirmek şart oldu.