BİNGÖL’de henüz 7 yaşındayken, kendisinden 12 yaş büyük akrabasıyla, berdel yöntemiyle nikahı kıyılan 36 yaşındaki Sevda Kesik’in hikayesi yürekleri dağlıyor. 13’ünde evlendirilen, 14’ünde ise anne olan Sevda, biri engelli 6 çocuğu ile yaşam mücadelesi veriyor. Sevda’nın hikayesi yürek burkuyor:
Henüz 7 yaşımdayken amcam, eşimin ailesinden kız aldı. Buna karşılık da beni berdel yaptılar. 7 yaşımda nikahım kıyıldı. 13 yaşında ise evlendirdiler. Evlendirildikten sonra hayatın bütün çilesi, bütün rezaleti başlamış oldu benim için... Çocukluğum sona ermişti. Mutfak yüzünden görmediğim şiddet, temizlik yüzünden işitmediğim hakaret kalmadı. 14 yaşında anne oldum. Hastanede doğum yaptığım için, yaşımın küçük olması nedeniyle karakolluk olduk. Eşimle aramızda sürekli sorunlar yaşıyorduk. Birgün babam gelip, evimi toplayıp, bizi Diyarbakır’a yerleştirdi. Eşimle birlikte 11 yıl orada kaldıktan sonra, tekrar Bingöl’e yerleştik. Buraya geldikten sonra eşim çalışmaya başladı ancak işleri ters gitti. Daha sonra ise cezaevine girince, bu kadar çekilmezliğin üzerine, hayat bir darbe daha vurdu bizlere ve biri engelli 5 çocuğumla ortada kaldık.
“Çocuklarım için direniyorum”
Eşim cezaevinden çıktıktan bir süre sonra ise şiddetli geçimsizlik yüzünden ayrıldık. Yine 5 çocuğum ile ortada kaldım. Kimseye avuç açmamak için, dilenmemek için kendi gücümle çocuklarımı geçindirmeye çalışıyorum. Bir binanın bodrum katında oturuyoruz. Kaldığım apartmanın kalorifer kazanını yakmakla sorumluyum. Yaşadığımız tüm bu sıkıntılar yüzünden bir böbreğim iflas etti... Hastayım daha fazla ayakta duramıyorum. Ben çok büyük sıkıntılar içerisindeyim maddi manevi mağdurum. 5 çocuğumla yalnız yaşıyorum hayatla mücadele etmeye çalışıyorum. Çocuklarım için direniyorum...
Bingöl Valiliği’ne bağlı Sosyal Yardımlaşma Fonları ve çeşitli sivil toplum örgütlerinden yardım da alıyorum. Ancak 6 çocukla geçinmek için bunlar yetmiyor. Hastalığımın ilerlemesi durumunda çocuklarım perişan olacak.
Sağlık güvencemiz de yok. Kızım Sevgi 3 yaşındayken bir hastalık yüzenden felç oldu. 6 ay Dicle Üniversitesi’nde tedavi gördü. Tedaviye cevap verdi. Ayakları düzeldi, ayağı kalktı. Ama kulağı ve dili açılmadı bir türlü. Şu an sağır ve dilsiz. Dönemin Valisi İrfan Balkanlıoğlu bize sahip çıkmaya çalıştı maddi manevi olarak kendisi ve eşi yanımızda olmaya çalıştı mağduriyetimizi gidermeye çalıştılar. Kızıma orada sahip çıktılar tedavisini yaptılar. Allah razı olsun kızımı Elazığ’a kadar götürdüler ameliyatını yaptırıp, cihaz taktırdılar. Şu an o cihazın maddi boyutu çok ağır aylık ortalama pil maliyeti 400, 450 lirayı buluyor. Kızım sürekli cihazı kullanamıyor mağdur kalıyor cihazı kullanamadığından dolayı sesi duyamıyor. Pilleri alabilirsem kızım duyar alamaz isem kızım duymaz hiç bir şey konuşamaz ama cihazı takınca çok şükür herkes gibi duyabiliyor herkes gibi konuşabiliyor fakat o cihaz maddi olarak çok ağır geliyor sırtıma. Kızımın cihaz pillerini karşılamak için kalorifer kazanını yakıyorum ama gücüm yetmiyor 50 kiloluk kömür torbalarını kaldırmaya. Torbaları indir kaldır, külü boşalt kazanı temizle. Yaptığım iş karşılığı aldım para ile değil kızımın cihazına pil almak çocuklarımın okul masrafını dahi karşılayamıyorum.