Değerli okuyucularım, takipçilerim ve de arkadaşlarım. 54 yıllık gazetecilik meslek hayatımın içinde zirvedeki ulusal medyada 45 yıl bölge temsilciliği yaptım. Gazeteler ve Televizyonlarda etkin olduğum için Türk ve Dünya siyasetine yön verenlerin en tepeden en aşağısına kadar birçoğunu haber, bire bir röportajlar ve özel sohbetler yaptım. Bazıları ile özel ilişkim oldu hatta birlikte Tarım Bakanlığının ( o zamanlar kamplar satılmamıştı. Bireysel düşünce olarak keskin bir muhalefet yapmama rağmen) kamplarında ailece tatil yaptım. Yani anlayacağınız 1968 Eylül ayından 2010 yılına kadar aktif siyasetin içinde yer alan bir gazeteci yazardım. Bunca yıllık birikim ve tecrübem ile diyorum ki HDP’nin eski eş genel başkanı ve 6 yıldır suçsuz bir şekilde hapiste olan Selahattin Demirtaş Türk siyasi ve de Kürd siyasi hayatına gelmiş geçmiş en iyi siyasetçilerinden biridir. Ne yazık ki Selahattin Demirtaş’ı (Seloyu) siyasetten ne Erdoğan’ın AKP’si ve ne MHP’nin desteği ile siyaset dışına itilmedi. Benim acizane görüş ve düşüncem Kürdler ve partisi HDP buna sebep oldu. Çünkü hak ettiği şekilde ona sahip çıkmadılar. Ve ne yazık ki 31 Mayıs itibarı ile siyaseti bıraktığını açıkladı. Selahattin Demirtaş ile ciddi tanışmışlığım yok. Yıllar önce bir Konya ziyaretinde ayaküstü tanıştırılanlar. O günden sonra diğer liderler gibi onu da bir gazeteci olarak izledim.
Bana göre eğer iktidarda muktedir olanların bekaları için en büyük engel olarak gördükleri Selahattin Demirtaş’a ne kadar haksızlık yaparlarsa yapsınlar Onu seven Kürd ve Türk halkının samimi desteğini HDP ve bileşenleri ile Kürd siyasetçileri ve bir gurup Kürd sahip çıksalardı Demirtaş her şeye rağmen bu gün dışarıdaydı veya en azında 31 Mayıs’ta siyaseti bırakmazdı.
Yazık çok yazık oldu. BU MAKALEYİ NEDEN Mİ YAZDIM. Sanal alemde beni takip eden kadın bir Türk arkadaşımın özelimden bana attığı mesajı bu makaleyi yazmama yol açtı.
İŞTE ARKADAŞIMIN YAZISI. ( Hiç bir kelime ve imlasına dokunmadım.)
“Ben sayın Demirtaş'a katılıyorum. Seçim çalışmaları çok geç başladı. HDP içinden biri olmadığım için onların iç işlerinde neler oluyor bilemem ama Demirtaş'ın pek çok söylediği şey de göz önünde. Ancak anlamadığım bu sosyal medya platformunda arkadaş olup paylaşımlarını gördüğüm arkadaşların milliyetçilik batağına saplanıp Selahattin Demirtaş'ı alabildiğine eleştirmesi, onu ve bazı HDP yönetimlerinin Kürt halkını Kemalizme kanalize ederek asimile etmek istedikleri yazılıp çiziliyor. Buna şiddetle karşı çıkıyorum. Demirtaş’ın hapishanede bu eleştirileri okuyup bunlara cevap verme olanağı yoktur. Bu nedenle bunları yazarak Demirtaş Kürt halkının gözünden düşürülmeye mi çalışılmaktadır. Eğer onarın söylediği doğru ise neden hapishanededir. Yok, söyledikleri doğru değilse milliyetçiliğin batağında Kürt halkını yeni kıyım ve zulümlere götürdüler kaldı ki İran’a Taliban’ın saldırması tehditler savurması, Rojova falan düşünüldüğünde Ortadoğu yeniden şekillendirilmeye mi çalışılıyor. Bu Kürt halkına ölümden öte ne getirebilir.
Demem o ki Selahattin Demirtaş'ın eleştirileri kulak arkası edilmemeli, HDP neden oy kaybı yaşadığının açıkça özeleştirisini yapmalıdır.”