Yeni bir seçimin arifesindeyiz. Seçime sayılı günler kaldı. Partiler seçime girecekleri milletvekili listelerini hazırlıyor. Şimdiye kadar genel olarak erkek ağırlıklı listeler hazırlandı. Fakat kadınlar bu eşitsizliğin ortadan kalkmasını istiyorlar. Özellikle kadına şiddetin yaygınlaştığı, İstanbul Sözleşmesinin kalktığı ve 6284 sayılı kanunun tartışıldığı son süreçlerde kadınlar meclisteki sayısal oranlarından, kurumlardaki karar mekanizmalarına daha fazla yer almayı talep etmektedirler. Toplumsal sistem içerisinde varlıklarının göstermelik olmasından kurtulmasını istiyorlar. Kadınlar, madem toplumun yarısını bizler oluşturuyoruz o zaman temsiliyette neden küçük bir azınlık ve göstermelik olarak varız diyorlar. Bu yüzden seçimlerde ve atanmalarda cinsiyet eşitliğini talep etmektedirler. Erkek yapıyorsa biz neden yapmayalım diyerek bu konudaki taleplerini daha sık dile getirmektedirler.
Kadınlar siyasette ve kurumsal temsiliyete eşitlik talepleri için esasında toplumun büyük kesimi hazır. Fakat tartışmalara ve gelişmelere bakıldığında siyaset kurumlarının buna yeterince hazır olmadıkları anlaşılıyor. Toplumsal kurumlaşmalarda olduğu gibi siyasette de erkek egemen anlayış ayrıcalıklı konumundan taviz vermek istemiyor. Bu yüzden de kadını sürekli öteliyor, statüsünden vazgeçmiyor.
Seçim bloklarının kadın üzerine yürütülen tartışmalarına baktığımızda bir yerde, kadının toplumsal yaşam içinde yer alma durumuna göre de iki ayrı kampa ayrılmış durumdadır. Bu yüzden 15 Mayıs seçimleri kadınlar açısından da özel bir önem kazanmaktadır. Kadınlar seslerini yeterince duyurmak istiyorlar bu yüzden kadın adaylara yer veren partiler daha fazla vekil çıkarma şansları olacaktır.
Kadın hakları ya da toplumsal yapı içerisindeki kadının hakkı, hukuku ileriye mi yoksa geriye mi gidecektir? Elde ettikleri haklardan geriye gitmesini istemeyen kadınlar mecliste kendi cins temsiliyetlerinin daha fazla olmasını talep etmektedirler. Kadınların bu talepleri parti yönetimleri tarafından ne kadar ilgi görecektir. Bu durum listeler ortaya çıktıkça daha iyi anlaşılacaktır. Bir de bu listelerde seçilebilir yerlerde olmaları da meseleye ne kadar gerçekçi yaklaşıldığını ortaya koyacaktır.
Kadınlar artık siyasette var olmak, kendilerini de yakından ilgilendiren ekonomik, siyasal ve sosyal yaşam içindeki karar mekanizmalarında daha fazla temsiliyet gücüne ulaşmak istiyorlar. Kadınlar olmadan demokrasi ve kalkınmanın olmayacağını, erkeklerin tek başlarına sorunların üstesinden gelemeyeceklerini dile getiriyorlar. Kadınlar için de bir kader seçimi olacak 15 Mayısta partiler bu sese kulak vermesi gerekiyor. Kadınların tercihi sonuçlar üzerinde önemli rol oynayacaktır.