30 Mart yerel seçim çalışmaları için partiler hazırlıklarını tamamladılar. Kılıçlar çekildi. Partiler kazanırlarsa yapacaklarına ilişkin vaadlerini ilan ediyorlar.
Bu seçim öncekilerden daha farklı geçeceğe benziyor. Özellikle AKP ve BDP seçime yüklediği misyondan dolayı önem kazanmaktadır.
AKP için ; seçim bir güven tazeleme niteliği taşımaktadır. Eğer seçim sonucunda oy kaybı olursa; erken genel seçimlerin gündeme gelmesi kaçınılmaz olacaktır. AKP’nin uzun süredir iktidar olmasının yarattığı yıpranma ve son süreç de yaşanan gelişmeler halk da belli bir güven kaybına yol açtı.
Cemaat çatışmasıyla ortaya çıkan yolsuzluk, suistimal iddialarının yarattığı depremden sonra ekonomik dalgalanmalar, iktidarı ciddi anlamda zora sokmuştur. Faiz,dolar,altın,borsa dalgalanmaları kontrol edilemiyor. Ekonomik bunalım derinleşerek yoksul emekçi kesimlerin yaşamına yansıması her geçen gün kaygıları derinleştiyor. Zamlar her sabah insanları kara kara düşündürüyor. Yoksul, dar gelirlililerin yaşam kaygıları artıyor.
Dış politikada da ,durum hiç parlak değil. Arap baharı dalgasıyla ABD ve Batı Avrupa’nın yanında yer alması Arap dünyasındaki ilşkilerini zayıflattı.Bu gelişmelerin devamı olarak Mısır,İran ve Suriye politikalarında ABD,İsrail ve Batı Avrupa ülkeleriyle ters düşmesi iktidarı ciddi sıkıntıya soktu.Müslüman kardeşler ve El Kaide bağlantılı grupları desteklemesi kaygıları artırdı.
Ayrıca barış ve demokrasi sürecini ağırdan alması Kürt kamuoyundaki kuşkuların ve güvensizliğin devam etmesine yol açtı.
İç ve dış politikada yaşanan sıkıntılar ve buna dönük muhalefet partilerinin sert eleştirileri karşısında iktidar ciddi olarak zorlanmaktadır. Bu nedenlerden dolayı 30 Mart yerel seçimi iktidar için adeta bir referandum özelliği taşımaktadır. Kısacası; seçim sonuçları iktidarın kaderini de belirleyecektir.
‘’ Öz Yönetimle Özgür Kimliğe’’ sloganıyla seçime giren BDP açısından daha farklı bir önemi vardır.Hem alacağı yerel yönetim sayısını artırarak daha fazla güçlenerek Türkiyenin ana muhalefet partisi olmak istiyor. Hem de demokratik özerklikle Kürt sorununu ve Türkiye’nin demokratikleşme sorununun çözümünü hızlandırmak istiyor. BDP açısından da bir referandum referandum özelliği taşıyor.
Seçime giren diğer partiler için zevahiri kurtarmanın dışında bir şey ifade etmiyor.
Birde eteğinde bir şey olmayanlar var. Bunların halk da ciddi bir karşılığı yok.