Sanatta insanı sevmenin göstergesi, insana yaraşır düzeyde ürünler verebilmektir. “Sanat sanat içindir” prensibi, sanattaki inceliğin ayrımında olmayı kastediyorsa ve insanı savunan bir duyarlılığı dile getirme ciddiyetindeyse yerindedir. “Sanat toplum içindir” prensibi toplumu, dolayısıyla insanı savunur göründüğü halde sanatı es geçerse insana da yardımı dokunamaz. SANAT İNSANLIK İÇİN, KENDİ İÇİNDE KENDİSİ İÇİNDİR. Bunu isterseniz somut örneklerle pekiştirelim. Dâhi olarak nitelenen ressamlar, heykeltıraşlar, müzisyenler; bütün sanat kuramcıları tarafından üslupçu olarak nitelendirmektedir. Zaten kendi stilini, tarzını bulamayan, sanatsal düzeyde yapıtları kotaramayan insanlar; sanatçı olarak adlandırılamazlar.
SANA TUTULDUM
Örtme yüreğini, kız örtme!
Şiirleri mimlenmiş
Sakıncalı
Ben yaralı şair
Ocağına düştüm!
Beni dinle
Yüreğini esirgemezsin
Kalem erir, yazarken ben erirdim!
Onca acımasız yoklukta, hep yontardım kendimi
Günü geldi, uzak yollar aştım paylaşılmaya
Yüz çevirdi kapılarına vardığım!
Cırcırböceği çıktı karınca bildiğim!
Hayatım yana düştü!
Örtme yüreğini, kız örtme!
Beni ırmaklar bıraktı okyanusuna
Onlardan kaçarken sana tutuldum!
Dalları kesildi!
Yaprakları koparıldı yüreğimin!
Filizleri kaldı!
Yakınsın bana, sevdalım ol!
Sağalt beni!
Köreltmesin duyarlılığımı
Çirkin insanlara yenilmenin korkusu
Örgünleşsin
Versin meyvelerini gönlüm
Yenilirsem
Sana yenileyim!
Serelim yüreklerimizi, orta yere serelim!
Özlemlerimizi katalım
Sevdamızı
Gökyüzü maviliğini de
Su verelim, karalım birbirine
Sevginle buharlaşır acılarım
Aydınlanır, sana yaraşır
Bölüşmesini öğrenelim kız
Büyürüz! (1983) Aydın ALP – YÜREĞİNİZİN KAPILARINI KIRACAĞIM - 2019
Dünya resimde, renklerin uyumuyla taşınır. Heykeltıraşlıkta, malzemenin biçimlendirilmesiyle; müzikte, notaların birleşmesiyle; karikatürde, çizgilerle; filmde, sinema diliyle (görsellik) şiirde, şiir diliyle; romanda, roman üslubuyla… Şimdi bunu örneklerle somutlaştıralım: Nazım Hikmet, Ahmed Arif dünyalarını şiirle yazmamış olsalardı, kim onları ciddiye alırdı? Yılmaz Güney; dünyasını sinema diliyle yansıtmasaydı, ona uluslararası en büyük ödülü verirler miydi? Yaşar Kemal; hayata ilişkin düşündüklerini roman diliyle aktarmasaydı, dünya çapında sanatçı, yazar, romancı olarak adlandırılır mıydı? .(Sürecek)24 Eylül 1999 / ROJA WELAT/ AŞKI OLMAYANIN ŞİİRİ OLMAZ (Gazete ve Edebiyat Dergileri Yazıları 1994-2018) J&J YAYINLARI – 2018
İÇİME DÖKÜLEN GÖZYAŞLARI!
Damlataşı mağaralarına döndü içim
Gözyaşlarımla yıkanıyor yüreğim
Kimsesiz ve yoksul insanlar için
Bir arada ve birbirinden uzak insanlar için
Ah, için için!
Kutuplarda yavrularıyla aç ayılar
Yavru kediler sokaklarda ciyak ciyak
Ateşe verilen ormanlar ve içindekiler!
Dünya açık bir tımarhane
Irkçı ve bağnaz kuduzlar!
Gezegenimizi avuçlarında sıkanlar!
İçleri kömür ocakları kadar kara!
Karanlık ruhlular!
Ciğeri beş para etmez silah tekelleri
Petrol, gıda ve ilaç tekelleri
Uyuşturucu baronları ve insan tacirleri!
Mutlak yok edilmeli! (12 Eylül 2018) Aydın Alp / YÜREĞİNİZİN KAPILARINI KIRACAĞIM(2019)
Bir hafta sonra yazının devamında buluşmak dileğiyle sevgiler, saygılar…
AYDIN ALP