İlyas AKENGİN
Şırnak, Batman, Mardin ve Diyarbakır gibi illerde bulunan yaklaşık 25 bin Ezidi, belediyelerin kurduğu kamplarda kalıyor. Bulaşıcı hastalıkların önüne geçmek için kampları mercek altına alan Diyarbakır Tabipler Odasına bağlı gönüllü doktorlar Ezidilere ücretsiz sağlık hizmeti sunmaya devam ediyor. Ezidilerin kaldığı kamplarda inceleme yapan Diyarbakır Tabipler Odası Başkanı Cengiz Günay, Türkiye’de bulunan Suriyelilerin Afat üzerinden tedavilerinin ücretsiz bir şekilde yapıldığını, ancak Irak’tan gelen Ezidilerden kolaylık sağlanmadığı gibi tedavilerinin ücretli yapıldığını söyledi.
IŞİD saldırıları nedeniyle yurtlarını terk etmek zorunda kalan binlerce Ezidinin değişik bölgelerdeki yaşam savaşları sürüyor. Saldırılar sonrası Türkiye’ye gelen yaklaşık 25 bin Ezidi belediye binaları, Park, okul ve otogar ve halı saha gibi mekanlarda yürütülen kampanyalarla temel ihtiyaçları karşılanmaya çalışılıyor. Uzun vadede kışa girilirken barınma sorunlarının nasıl giderileceği, üretime nasıl dahil edilecekleri ve çocukların eğitimlerinin nasıl verileceğine ilişkin somut bir plan yada proje ortaya konmuş değil. Ancak, sınırı aşıp bölgeye gelen Ezidilerin büyük bir bölümüne belediyeler kucak açmış durumda. Ezidilerin büyük bölümü Şırnak, Mardin, Batman ve Diyarbakır gibi illerde kalıyor. Belediyelerin kurduğu kamplarda kalan Ezidilerin temel ihtiyaçları yerel yönetimler ve kampanyalarla giderilmeye çalışılıyor.
Ekiplerimiz tüm kamplarda sağlık taraması yapıyor
Tabipler Odası Diyarbakır Şube Başkanı Cengiz Günay ise, “Belediyelerin desteği ile göç eden Ezidilerin sağlık taraması kontrollü bir şekilde devam ediyor. Bizde Tabipler Odası olarak her gün düzenli olarak kamplarda sağlık taraması yapıyoruz. Kamplarda çocuk ve yaşlılarda ishal ve gribal enfeksiyonlar mevcut. Halk Sağlığı ve İl Sağlık Müdürlükleri ile görüşmeler yaptık ve ortak çalışma teklifinde bulunduk. Binlerce kişiye Kızamık ve polyo aşısı yaptık. Gebelere de kızamık aşısı uyguladık. Aşılar devam ediyor. Üst solunum enfeksiyonu var, ancak toplumu rahatsız edecek bir boyutta değil. Su ve gıdalara dikkat edilmeli. Yine tuvalet ve banyolardaki hijyen koşullarına çok dikkat edilmeli. Çöplerin günlük toplanması lazım. Bunlar sağlanırsa enfeksiyonların önüne geçilmiş olur. Bizler rutin bir şekilde sağlık taramamızı sürdürüyoruz. Odamıza üye hekimlerden oluşan heyetlerimiz çalışmalarını sürdürüyor. Günlük olarak ekiplerimiz kamp kamp dolaşarak sağlık taraması yapıyor. Bu sadece Diyarbakır’da değil, bölgedeki tüm illerde kalan diğer Ezidilere de aynı şekilde bakılıyor” dedi.
Suriyelilere ücretsiz, Şengalilere ücretli
Suriyeli vatandaşların Afat üzerinden tedavi edildiğini belirten Günay, “Ancak Irak’tan gelen Ezidiler bu sağlık koşullarından yararlanamıyor. Hastaneler ücret istiyorlar, ücret karşılığında tedavi ediyorlar. Bu hukuksuzluğun giderilmesi lazım. Aynı haklarından onların da yararlanması lazım. Bakanlık ve Valilik, acil vakkaları Afat üzerinden kabul ediyor. Ayrıca ilaç yardımı yapmak isteyen vatandaşlarımız tarihi geçmemiş ilaçlarla ile yardımda bulunabilirler. Bu ilaçları da eczacılar odasına bırakmalarını istiyoruz. Ancak ilaçtan çok nakdi yardımların daha uygun olduğunu söyleyebiliriz” diye konuştu.
Sıkıntıların giderilmesi için çalışmalarımız sürüyor
Ezidilerin yaşadığı sorunların giderilmesi için çalışmalar yürüttüklerini belirten HDP Şırnak Milletvekili Selma Irmak, “IŞİD zulmünden kaçan 25 bin Ezidi Türkiye’ye göç etmiş durumda. Göç eden Ezidiler, Diyarbakır, Mardin ve Batman’da belediyelerin kurduğu kamplarda kalıyor. Neredeyse tüm ihtiyaçlarını yerel yönetimler karşılıyor, zaman zamanda halkın yardımları ile ihtiyaçlar gideriliyor. Bu konuda hükümet ne yazık ki gerekli desteği vermiş değil. Pasaportu olmayan insanların kaçak yollarla Uludere kırsalından gelmek zorunda olduğunu biliyoruz. Pasaportu olmayan Ezdilerin de Habur Sınır Kapısı’ndan alınması gerekir. Buradaki belediyelerimiz ve bölge halkı Ezdilere kucak açmış durumda. Halkımız ve belediyelerimiz elinden gelene bütün imkanları seferber etmiş durumda, ancak eksiklerin giderilmesi için devletin desteğine ihtiyaç vardır. Bizler bu sıkıntıların giderilmesi için hem Türkiye’de hem uluslar arası boyutta çalışmalarımız sürdürüyoruz. Kış öncesi bu soruna bir çözüm bulmak zorundayız” dedi.